Kariyenizi İlerletmenin Altı Yolu

Bu gelişme birçok insanın kariyerini değişik şekillendirmesine yol açmıştır. Dallas’lı danışman Price Pritchett; “Kariyer kelimesi çok sınırlı bir mesaj verir. Bugünün iş hayatı anlayışında, görüş açınızı yeni ilişkiler kurarak, daha çok deneyim ve özellik kazanarak genişletebilirsiniz.” demektedir. Harley Davidson İnsan Kaynakları Yöneticisi Bill Gray ise, “Kariyerin hiyerarşik anlamda yukarıya yükselme değil, etki alanını genişletmek olduğunu çalışanlara öğretmek istiyoruz.” diyor.

Siz hala merdiven çıkıyorsanız ve diğerleri görüş açılarını ve etki alanlarını genişletiyorlarsa, etrafınızda tehlike çanları çalıyordur. Büyük ihtimalle onlar ‘terfi’ ediyorlar; diğer bir deyişle daha çok para kazanıyorlar, daha heyecanlı projelerde ve daha dinamik bir ekiple çalışıyorlar. Onlar için ünvan değil, aldıkları para ve iş kalitesi önemli.

Eskiden çok elemanı yönetmek ödül demekti. Sadece oturup, iyi bir işadamı olup, her sene yeni bir ünvan alabilirdiniz. Büyük firmalar bunu yapabiliyordu, çünkü büyüyorlardı. Fakat daha sonraki yeni yapılanmalarla harcama kısıntıları, dış kaynaklardan yararlanma, endüstrilerin birleşmesi yönetim alanları daraldı ve klasik terfiler ortadan kalktı.
Günümüzde insanlar, projeden projeye, takımdan takıma geçiyorlar. İş açıklamaları anlamsız, ünvanlar önemsiz oldu. Önemli olan ne bildiğiniz, bildiklerinizi işe nasıl uyguladığınız ve ne kadar para kazandığınız. Bu oyunu iyi oynayanlar iyi bir şirkette o güzel işlerden birine sahip oluyorlar.

Eğer siz de bu işlerden birinin başında olmak istiyorsanız, işte bu altı önemli noktaya dikkat etmelisiniz:

Yaptığınız işi sevmenin önemi şudur: Eğer işinizi sevmiyorsanız, sevenler kadar iyi olamazsınız. Drake Beam Morin’in danışmanı Phyllis Woods, “Tutkulu olanlar, bir km. daha gidebilecek, ekstra işi yapabilecek daha taze ve iyi fikirlerle gelebilecek olanlardır.” demektedir. O zaman şu an düşünmeniz gereken, “Ne için tutkulu olmalıyım?” sorusudur.

İnsan Kaynakları Danışmanı Harold Weinstein şöyle diyor; “Sosyal, sempatik, kendine güvenen, ikna edici bir kişilikte misin? O zaman niçin bilgisayar analistisin? Sadece okulda bilgisayarda iyi olduğun için mi? Bunu unut, sen bilgisayar satıyor olmalısın, programlıyor değil.” Eğer ne sevdiğini biliyorsan, o işi yap şimdiki iş yerinde veya başka bir yerde.

Diyelim ki işiniz sizi yeterince tatmin ediyor, fakat hala gözde olamıyorsunuz.
Belki önemli olan kim olduğunuz değil, ne bildiğiniz veya bilmediğinizdir. Önemli işlere giden yoldaki özellikler hemen her sene değişmektedir. Örneğin, 1989’da Korn/Ferry’nin yaptığı ankette, yolun finans departmanından geçtiği belirlenmişti. Uluslararası tecrübe zorunlu değilken, pazarlamanın adı bile geçmiyordu. Korn/Ferry’nin bu sene tekrarladığı ankette, pazarlama birinci, uluslararası tecrübe ikinci sırayı alırken, finans büyük bir farkla üçüncü sırada yer aldı.

Uluslararası tecrübenin ikinci sırada yer alması sizi yanıltmasın. Calvin Reynolds tarafından yapılan bir analizde, Amerika’daki 20 büyük şirketin üst düzey yöneticilerinin onda dokuzunun yurtdışı tecrübesi olduğu saptanmıştır.

Korn/Ferry’nin de dediği gibi, rekabetin altın anahtarı, mümkün olduğunca çok uluslararası tecrübedir. Intel’in Uluslararası Pazarlama ve Satış Müdürü Paul Otellini, insanın uluslararası tecrübeyle birlikte evinde ufkunu açabileceğine inananlardan. Otellini, “Amerikan iş hayatının en büyük yanlışı, diğer ülkelerin de bizim gibi olduğunu düşünmesidir.” diyor ve ekliyor; “Eğer diğer ülkelerin ekonomilerini anlamak istiyorsanız, orada bulunmaktan başka çareniz yok.” Evinizi satıp, çocuklarınızı okuldan almanıza gerek yok. Artık birçok şirket, yöneticilerini yurtdışına, üç aydan bir seneye kadar süren projeler için gönderiyorlar.

Şirketiniz içinde yeni iş olanakları bulmaya çalışmak bir diğer önemli nokta. Siz sadece kuralları uygulayıp, işinizi iyi yapıp, terfi için beklerseniz, uzun süre beklemek zorunda kalabilirsiniz. Bunun yerine, terfi için neden kendinize yardım etmiyorsunuz; yeni bir iş kolu yaratarak, şirketinizi yeni bir servisle tanıştırarak veya gelişmelere önayak olarak. Bu şekilde, büyüme aynı zamanda yükselme imkanı doğacaktır.

International Paper Eğitim ve Geliştirme Müdürü P. J. Smooth’un yaptığı da aynen böyleydi. International Paper’a 1980’de katıldığında finans departmanındaydı. “Kariyer gelişimi ve eğitim konusunda boşluklar vardı; bu boşluğu bir şekilde doldurmayı düşündüm.” diyor Smooth.

Bunun sonunda insan kaynakları departmanına yazıyla başvuran Smooth, fikirlerinin çok beğenilmesiyle projesini gerçekleştirebilmiş. 18 aylık bir atama şeklinde başayan proje, daha sonra uluslarası bir eğitim programına dönüşmüş. Projeyi yürüten Smooth, sadece eksikliği görebildiği ve bunu hayata geçirebildiği için altı kere terfi almış.
Smooth şu an ilk işe girdiğine oranla daha çok para kazanmasına rağmen, rapor aldığı sadece iki kişi var. Hakimiyetinin büyümesiyle değil, şirkette olan önemiyle ödüllendirilmiş. Buna ‘broadbanding’ deniliyor. Broadbanding, eski kariyer basamaklarını, daha geniş ve esnek iş kategorileriyle değiştiriyor. Örneğin, Harley Davidson, yönetici seviyelerini kaldırmış (Müdür Yardımcısı dahil) ve şimdi çalışanlar kartvizitlerle değil işe yaptıkları katkı oranında ödüllendiriliyorlar.

İnsan Kaynakları şefi Gray, yeni sistemin, eski terfi ve şatafatlı isimleri sevenleri rahatsız ettiğini söylüyor. “Fakat şu an maaş kategorilerimiz 55,000$ ile 100,000$ arasında değişiyor ve bir kategoriden diğerine geçiş sadece çalışanın elinde. Kazancınızın limiti yok, daha çok öğren, daha çok kazan.”

Değişmeyen en önemli şeylerden biri de şu: Eğer gerçekten ilerlemek istiyorsan, şu an yaptığın işte en iyi ol. Gerry Roche “Herkes o sihirli kurşunu arıyor ama kimse öyle birşeyin olmadığını bilmiyor.”

Thomas Edison’a göre başarının %1’i ilhamken, %99’u çalışma. Her ofiste bulunması gereken bir söz vardır: “Eğer bugünün başarılıysa, yarının kendi kendine bakabilir.”
Siz de zaten bunu yapıyorsunuz değil mi?

Kaynak: Fortune, 13 Ocak ‘97

Çeviri: Ozan Çağım ŞİVE Paylaş: