e-m@ilimi Aldın mı?

Dostlarımızla, iş çevremizle uzaklık gözetmeksizin en hızlı iletişim sağlayabildiğimiz araçlardan biri haline gelen e maillerimize, günlük iş temposunda ister istemez vaktimizin önemli bir kısmını ayırmak zorunda kalıyoruz.

Şirket bünyesinde bize tahsis edilen bilgisayarlarımıza gün içerisinde ortalama en az 20 25, belki daha fazla sayıda e mail gelmekte. Bu e maillerin bir kısmını ise iş ile ilgili olmayan mesajlar oluşturmaktadır.

Kişisel e mailler içerisine:

• Fıkralar,
• Şiirler,
• Çeşitli resimler (Manzaralar, jpeg dosyalar...),
• Kısa videolar,
• Karikatürler,
• Virüs dosya uyarıları,
• Dostluk mesajları,
• Protesto ve çağrılar,
• Dileklerinizin gerçekleşmesi için iletiler ve daha birçok konu girmektedir.

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki bir e maile ortalama 1 2 dakikamızı ayırmaktayız. Bazı dosyaların da yüklü olmasından dolayı bu süre 5 8 dakikaya çıkmakta. Gün içerisinde 20 30 e maili okumak ve cevaplandırmak için de 1 2 saatimizi ayırmak zorunda kalmaktayız. Bu durumda e mailleri okumak ve cevaplamak oldukça vakit almaktadır. Gün içerisinde gelen keyifli e mailler her ne kadar bizi motive edip, yoğun iş ortamında ufak tebessümlere sebep olsa da kimi zaman gönderilenler arasında boşuna vakit ayırdıklarımız da olmakta. Hatta birçok e mailimizi daha okumadan sildiğimiz zamanlar da bulunmakta. Bu durum bizi rahatsız ettiği gibi, günlük işlerimizde de aksaklıklara neden olmaktadır.

Son zamanlarda bu duruma engel olmak için bazı şirketler, şirketiçi elektronik posta gönderimine belli standartlar getirmeye çalışmaktadırlar. Yurtdışında daha yaygın olarak kullanılan bu yöntemde amaç; şirkette gün içerisinde şahsi gönderimleri minimuma indirmek ve özellikle cinsel ağırlıklı dosyaların yüklenmesine engel olmaktır. Bazı kurallar çerçevesinde işleyen bu standartların getirilmesinin bir başka sebebi ise kişinin işdeki performansının olumsuz yönde etkilenmesi olarak görülmekte.

Sonuç olarak gün içerisinde yoğun iş tempomuzda keyifli bir fıkraya gülmek hepimize iyi gelsede, bazen işimizin arasında bizleri çileden çıkartacak ve vaktimizi alacak birçok gereksiz e maillerle ve mesajlarla da karşılaşabiliyoruz. Bunlara engel olmak için mutlaka kurallar koymak mı gerekli, yoksa bizler biraz daha duyarlı mı olmalıyız diye düşünüyorum...

Ne dersiniz, e mailimi aldınız mı?

Hazırlayan: Gülçin BİRBEN Paylaş: