“İş hayatı bir tiyatro sahnesi, ideal çalışan ise rolünü en iyi gerçekleştiren profesyoneldir..”
Amerika ve Avrupa’da yıllardır uygulanan bu yöntemi Türkiye’de ilk kez uygulamaya başlayan tiyatro sanatçısı Özgür Ozan ve eğitim sektörünün lider kuruluşlarından Eduplus Eğitim ve Danışmanlık Genel Müdürü Dr. Çağlar Çoroğlu yeni oluşturdukları “Edutainment” markası ve özel programları hakkında bilgi verdi bizlere.
Edutainment kavramı İngilizce’deki “education” (eğitim) ve “entertainment” (eğlence) kelimelerinin birleşiminden meydan geliyor. Eğitim süreci ise şirketlerin vizyonuna ve ihtiyaçlarına göre özel olarak hazırlanmış canlı drama, eğitim filmleri, indoor ve outdoor aktiviteleri kapsıyor. Ozan ve Çağlar yöntemin eğitici niteliğinin yanında ekranlardan veya sahneden görmeye alıştığı sanatçılarla bir şeyler ortaya çıkarmanın çalışan için unutulmaz bir deneyim olduğunu da vurguluyor.
“Eğitim ve eğlence” kavramlarını bir araya getirme fikri nasıl ortaya çıktı?
Özgür Ozan: Eğitim sektöründe büyük konferansları ve şirketlere verdikleri başarılı eğitim programlarıyla tanıdığımız Eduplus’ın Genel Müdürü Çağlar Bey ile üzerinde çok uzun zamandır çalıştığımız bir sistemdi bu... Aramızda bir nevi iş bölümü yaptık ve işin eğitim bölümünü Eduplus üstlenirken, eğlendirme görevini de ben üstlendim. Böylece Edutainment ortaya çıktı.
Edutainment, bugüne kadar uygulanmış yöntemlerin yanında, verilen eğitimleri çok daha eğlenceli, akılda kalıcı ve uygulanabilir kılmaya yönelik bir alternatif olarak yerini almaya başladı. Sistemin içinde eğitim filmleri, canlı dramalar, lansman çalışmaları ve çeşitli aktiviteler yer alıyor.
Günümüz iş hayatı çalışanların gün içerisinde birbirleriyle iletişim halinde olmalarına çok fazla olanak sağlamıyor. Edutainment ile çalışanlar birbirleri ile birlikte bir şeyler paylaşmanın ve gerçekleştirmenin tadına varıyorlar. Yaratıcılıkları gelişiyor, motivasyonları artıyor, iş performanslarında ölçülebilir değişiklikler gözlemleniyor. Böylece hazırlanan özel programlar ile ekip çalışmasını, verimliliği ve çalışanın şirketi sahiplenmesini artırıyor. Bunun da şirkete katma değeri çok daha fazla oluyor. Özellikle satış ve pazarlama departman çalışanları ve şirketin her kademesindeki yöneticilerin gelişimi için büyük fırsatlar sunmaktadır.
Bu eğitimler şirketlere özel olarak mı tasarlanıyor?
Çağlar Çoroğlu: Bugüne kadar “Size özel çözümler sunuyoruz” cümlesini pek çok yerden duymuşsunuzdur. Ama Edutainment “gerçekten” şirkete özel çözümler geliştirmektedir. Şirkete özel senaryolar hazırlayan ve eğitimleri kurgulayan çok başarılı bir ekibimiz var. Çünkü müşterilerin ihtiyaç ve beklentilerini çok net bir şekilde ortaya çıkarmanız ve bunları katılımcıların en iyi şekilde anlayacağı metodlarla sunmanız gerekiyor. Edutainment’ın en iddialı ve farklı olduğunu yön burasıdır.
Bir şirket eğitim talebi ile kapınızı çaldıktan sonra neler yaşanıyor?
Ozan: Süreç şirketle yapılan bir ön görüşme ile başlıyor. Bu görüşmede şirketin ihtiyaçları ve bu ihtiyaçlara uygun üretilebilecek çözümleri belirliyoruz. Çeşitli birimlerle yapılan toplantılarda sorunun kaynağı ya da ihtiyaç duyulan programa karar veriliyor.
Bu aşamadan sonra yaratıcı ekibimiz devreye giriyor ve yapılacak metod örneğin bir eğitim filmi ise senaryosunu, drama ise tekstini hazırlamaya başlıyor. Konseptin ne olacağından, oyuncularına kadar bu aşamada karar veriliyor. Nasıl bir katılımla bu eğitimin verileceği ve akılda kalacak olan tarafı hakkında bir toplantı yapılıyor. Bu süreç uzun süren bir dönemi kapsıyor. Senaryo yazıldıktan sonra oyunun nerede ve kimler tarafından oynanacağı, ilgili birimlere ayrıntılı bir şekilde aktarılıyor.
Eğitimlerde kullanılan oyun ve rollerin gerçek hayata yansıması ne kadar mümkün sizce?
Çoroğlu: Edutainment markamızın ve metodunun iki boyutu var. Bunlardan ilki verilen eğitimlerin tasarımı, ikincisi de bu eğitimlerin iş hayatına uygulanmasıdır.
Bugün zaten hayatın hepimize yüklediği farklı roller var. Bunlar iş hayatının içerisinde tanımlanmış durumda olsa da uygulamada bir takım aksaklıklar yaşanabiliyor. İşte ideal çalışanlar bu rolleri çok iyi tanımlayan kişiler... Edutainment hayatın içerisinde var olan bu rolleri tanımlamayı ve doğru kullanabilmeyi amaçlıyor.
Ozan: Bir örnek vermek gerekirse, iki çeşit yönetici vardır. Biri, sabah gelir odasına girer, akşam çıkar evine gider. Diğeri ise çalışanları ile sürekli iletişim ve paylaşım halindedir. Bu iki yöneticinin ekibinde çalışanların verimlilik ve performansının eşit olmasını beklememiz mümkün olabilir mi? İşte Edutainment ideal rol modellerini; yani “olması ve olmaması gerekenleri” işin içine biraz da mizah katarak çalışanlara kesinlikle öğretiyor.
Bu eğitimler kimlere veriliyor?
Çoroğlu: Edutainment’ın kendine özgü metodları şirketlerin her kademesinde çalışan kişilere yönelik olarak hazırlanabilmektedir.
Hizmet sunacağınız şirketlerde sizin aradığınız özellikler var mı?
Çoroğlu: Genel olarak tüm hizmetlerimizle ilgili; yani eğitimler, eğitim filmleri ve organizasyonlarla ilgili yoğun talepler geliyor. Ancak biz işbirliği içinde olacağımız şirketleri seçerken çok seçici davranıyoruz. Çünkü biz müşterileriyle uzun vadeli iş ortaklıkları kuran ve onların çözüm ortağı gibi çalışan bir şirketiz.
Ozan: İşbirliği içinde bulunacağımız şirketin misyonu, vizyonu, değerleri, kurumsal yapısı bizim için çok önemli. Aynı amaç ve hedefler doğrultusunda bilginin, yaratıcılığın ve ekip çalışmasının gücüne inanan kurumsallığa ve etik değerlere önem veren şirketlerle işbirliği içinde olmayı tercih ediyoruz.
Edutainment programları için www.edutainment.com.tr web sitesini ziyaret edebilirsiniz.