İnsan Kaynakları Uygulamalarında Seçme ve Yerleştirme Süreçlerinin Önemi ve
Seçme ve Yerleştirme metodları ve işe alınan elemanın performansı arasındaki korelasyonun incelendiği çalışmalar, bugün pek az firmada yapılabilmektedir. Diğer yandan tüm yöneticiler işe alınan elemanın performans çizgisini ampirik gözlemlere dayanarak, genel anlamda değerlendirebilmek şansına sahiptirler.
Elbette, sürecin gözlemlenmesindeki ve yorumlanmasındaki (diğer İnsan Kaynakları süreçleri ile mukayese edildiğinde) “kolaylık”, aynı zamanda bir “handikap” olarak karşımıza çıkıyor. Bu da tüm sürecin yanlış veya eksik yorumlanabilmesi ya da değerlendirilebilmesi riskidir.
Sözkonusu riski ortadan kaldırmak veya daha gerçekçi bir beklenti ile en aza indirgemek için Seç me ve Yerleştirme sürecini analiz etmek ve bazı kriterleri, ortak bir dil kullanarak tanımlamakta fayda var.
Tüm Seçme ve Yerleştirme süreçleri en temelde bir “uygunluk” modellemesidir (İş ile işi yapacak kişi arasındaki mümkün olan en yakın ve gerçekçi uygunluğun sağlanması.).
Sürecin sağlıklı olarak tanımlanabilmesi için “iş”i oluşturan parametrelerin belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu parametrelerin sayısına veya niteliğine herhangi bir sınır koymak doğru olmayacaktır. Sürecin ne kadar “hassas” olmasını istiyorsak, parametreleri o derece detaylı tanımlamamız müm kün olacaktır. İş tanımı, iş için gerekli yetkinliklerin saptanması, firma kültürü, sektörün gerekli kıldığı kültür, ülke özellikleri, organizasyon yapısı, ideal koşullar ile gerçek koşullar arasındaki farklılıklar... gibi kriterlerin doğru olarak saptanması sürecin ilk ve en önemli aşamasıdır.
Sözkonusu kriterleri mutlak bir doğruluk içerisinde tanımlamanın veya kontrol altında tutmanın zorluğu göz önünde bulundurulduğunda, kriterler en azından bir önem sırasına konulmalı ve “vaz geçilmezler” saptanmalıdır (Adı geçen kriterlerin tespit edilmesi çok farklı bir çalışma olduğu için bu yazıda ele alınmamıştır.).
Hazırlayan: adecco