Dışbank 34. yılını Kutluyor
Dışbank’ın vizyonu ve faaliyetleri...
Dışbank, çağdaş otomasyon olanaklarının ve yüksek niteliklere sahip personelinin katkılarıyla; kurumsal ve bireysel müşterilerine çağdaş endüstriyel ve ticari faaliyetlerin gerektirdiği tüm finansal hizmetlerin yanısıra, tüketici kesimin ihtiyaç duyduğu finansman hizmetlerini de sunuyor. Banka’nın yakın ilişkiler içerisinde bulunduğu yabancı muhabir banka ağı, söz konusu hizmetlerin global bazda sunulmasını mümkün kılıyor.
Türk bankacılık sektörünün orta ölçekli bankaları kategorisinin ön sıralarında yer alan Dışbank, son yıllarda başlangıç döneminde temel uzmanlık alanı olarak benimsediği dış ticaret faaliyetlerine, sermaye piyasaları, yatırım bankacılığı ve bireysel bankacılık gibi çağdaş finansal etkinlikleri ilave ederek sunduğu hizmetlere çeşitlilik kazandırmış, uzmanlık alanlarını genişletmiştir.
Özkaynak getirimizi reel bazda %25’e yükseltmek, kısa dönemde gerçekleştirmeyi düşündüğümüz temel hedeflerin başında yer alıyor. Bir banka olarak biz hizmet sektörünün içerisinde bulunuyor ve dolayısıyla da hizmet satıyoruz. Rekabet ortamı içerisinde tercih edilmemiz için, en iyi hizmeti ucuz maliyetle üretmeli, müşteri tabanımıza yönelik artı değer yaratmalıyız. Bu müşteri tabanı oluşturulurken yüksek nitelikli, orta ölçekli ticari ve sınai kuruluşlar hedefleniyor.
Bankamızda halen sürmekte olan yeniden yapılanma süreci çerçevesinde benimsenen misyonun temel unsurları; müşterilere yönelik artı değeri gerekli kılarken, karlılığı mevcut kaynaklar çerçevesinde en üst düzeye yükseltmeyi; sağlıklı ve istikrarlı bir büyüme temposu sağlarken, uzun dönemde kalıcı rekabet üstünlüklerine sahip olmayı ve gerek yurtiçi, gerekse yurtdışı piyasalarda yüksek saygınlığını korumayı içeriyor. Bu hususların gerçekleştirilebilmesi, bir yandan kaliteli işgücüne, diğer taraftan finansal teknolojiye yönelik yatırımlarda son dönemde yakalanan ivmenin istikrarlı bir şekilde sürdürülmesi ile yakından ilişkili bulunuyor.
Dışbank’ta halen yürütülmekte olan yeniden yapılanma süreci, önümüzdeki dönemlerde ilk sonuçlarını gösterecektir. Bu bağlamda, bankanın uzun dönemli misyonu belirgin bir çerçeve içerisinde tanımlanırken; bu misyonun gerektirdiği çağdaş organizasyon yapıları ve yönetim biçimleri Dışbank’a entegre ediliyor. Böylelikle, kuruluşundan bugüne kadar geçen 34 yıllık süre içerisinde yurt içinde olduğu kadar, uluslararası piyasalarda da yüksek saygınlığını koruyan Dışbank; ekonomi ve finans dünyasının günümüzde yaşamakta olduğu globalleşme eğilimi içerisinde yerini alacaktır.
Dışbank bu yıl kuruluşunun 34. yılını kutluyor. Geçen süreyi özellikle yaşadığınız değişim ve gelişim yönünden değerlendirebilir misiniz?
Dışbank, 1964 yılında Türkiye’nin en büyük özel sermayeli ticari bankası konumundaki Türkiye İş Bankası ile Bank of America’nın ortak girişimi sonucunda “Amerikan Türk Dış Ticaret Bankası” adı altında 10 milyon TL. sermaye ile kurulmuştur.
1982 yılında Bank of America hisselerini T.İş Bankası A.ş.’ne devretmiştir. 1982 1993 yılları arasında T.İş Bankası A.Ş., T.Şişe Cam Fabrikaları A.Ş. ve grup kuruluşları Dışbank’ın sermayedarı olmuştur. Ekim 1994’te banka hisselerinin %65’i Doğan Şirketler Grubu’nun mülkiyetine geçmiştir. Ödenmiş sermayesi 8,5 trilyon TL. olan Dışbank’ın bugünkü sermaye dağılımı: %45 Doğan şirketler Grubu Holding A.ş., %20 Milpa Pazarlama San. ve Tic. A.ş., %17 T.İş Bankası A.ş. ve %18 Diğer Ortaklar (yaklaşık 750 ortak) şeklindedir. Banka’nın kuruluşundan bu yana geçen 34 yıllık süre içerisinde Dışbank; Türkiye ve Dünya ekonomisinin yaşadığı hızlı gelişme ve liberal ekonomiye geçiş doğrultusundaki değişim sürecine istikrarlı bir biçimde ayak uydurmayı başarmış, zaman içerisinde sermaye yapısını sürekli güçlendirmiş; bu suretle de bir taraftan Türk Bankacılık Sektörü içerisindeki payı yükselirken; yurt dışı finansal çevrelerdeki saygınlığı ile güvenilirliği de sürekli artış kaydetmiştir.
Dışbank’ın Türk Bankacılık Sektöründeki 34 yıllık yaşamı, ülkemiz ekonomisinin de yoğun ve tarihsel etkileri açısından son derece önemli bir dönemini oluşturuyor. Özellikle 1980’li yıllar ve sonrasında yaşanan hızlı liberalleşme öncelikle finans kesimini, özellikle de bankacılık sektörünü yoğun biçimde etkilemiştir. Bu süreç içerisinde, bir yandan rekabet yoğunlaşırken, sistem önemli ölçüde derinlik kazanmış ve çağdaş finansman araçları süratle benimsenmiştir. Bu oluşumlar içerisinde Dışbank’ın, ekonomik konjüktürden bağımsız olarak piyasa payını yükseltmesi ve gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında yüksek saygınlığını koruması, Banka’nın “Anayasa” olarak benimsediği ve ödünsüz uyguladığı çağdaş bankacılık ilkelerinin ve modern yönetim ve denetim prensiplerinin başarı derecesini yansıtıyor.
İnsan Kaynaklarının fonksiyonları nelerdir?
İnsan Kaynakları olarak en önemli varoluş nedenimiz geçmiş değerlerimize ve kültürümüze de sahip çıkarak günü yaşarken, geleceğin yaratıcılarından olmak adına değişimin ve gelişimin öncüsü ve destekçisi olmaktır. Dışbank; tüm çalışanlarına görevlerini yerine getirebilmeleri için gerekli bilgiyi, becerilerini geliştirebilmeleri için gerekli eğitim programlarını ve kariyer gelişimleri için gerekli fırsatları sunma sorumluluğunun bilincindedir.
İnsan Kaynakları Yönetimi Dışbank’ta bu bakış açısını gerekli kılıyor. Son birbuçuk yıldır bir şubeleşme faaliyeti sonunda 20 şubeden 49 şubeye çıkmıştır. Şu anda bu büyümeyi içimize sindirmek, personel niteliği, hem de bankanın müşterilere kaliteli hizmet verebilmesi ve standartı düşürmemesi açısından yavaşlattık. Bu yıl Dışbank 49 şubesiyle hizmet vermeyi hedefliyor. Öncelikle Personel Müdürlüğü kavramından insan kaynakları kavramına içerdeki ekibin geçişini sağladık. Çalışanların sadece gelen işi ve günlük operasyonları yapan değil, bu işin bir parçası olduğunu, aksi olmadığını, bankada belirlenen genel iş stratejileri çerçevesinde aktif yer almaları ve bu stratejilerin uygulanması için gerekli olan insan kaynakları politikalarının piyasa koşullarına uygun olarak belirlenip uygulamaları gerektiğini anlattım. Bir kadro oluşumu içerisine girdik.
Bankamızın çağdaş ve gelişen yapısına paralellik sağlayabilmek İnsan Kaynakları Sistemlerimizi geliştirmek ve değişen ihtiyaçlarımıza cevap verecek düzeye getirmek amacıyla çalışıyoruz. Bunun sonucu olarak da biz İnsan Kaynakları Yönetimini Personel İşlemleri ve Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi ve Eğitim olarak üç bölümde topluyoruz. Personel İşlemleri; eleman istihdamı, personel ödemeleri, performans sistemleri, personel kayıtları takibi gibi ana fonksiyonları içerirken, Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi; bankanın stratejileri doğrultusunda İnsan Kaynakları Yönetimi politika ve stratejilerinin belirlenmesi ve uygulanması, kariyer ve işgücü planlamasının yapılması, personelin kişisel gelişiminin sağlanması, performans ve piyasa odaklı ücret, prim, yükselme sistemlerinin oluşturulması,denetlenmesi fonksiyonlarını içeriyor.
Eğitim bölümümüzün işlevi; ihtiyaç analizlerinin yapılması ve gerekli görülen tüm teknik ve uzmanlık eğitimlerinin planlanması ve yürütülmesi, personel kariyer planlama sistemine uygun ve amaca dönük sonuç üreten eğitimleri organize etmektir.
1998 yılında insan yönetimine ilişkin hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
1998 yılında insan yönetimine ilişkin hedeflerimizin başında en iyi hizmeti verebilmek için en iyi elemanları isdihdam ederek personel kalitesini ve verimliliğini en üst düzeyde tutmak geliyor. Bunu gerçekleştirmek içinde her pozisyonun gerektirdiği eğitim ihtiyaçlarının tesbit edilmesi, personelin varsa bu ihtiyaçlar çerçevesinde eğitimlerinin tamamlanması yönünde çalışmalar yapacağız. Eğitim politikamız çerçevesinde 1998’i “insana yatırım yılı” haline getireceğiz. Eğitimlerde bankacılığın gerektirdiği teorik bilginin yanı sıra davranış ve kişilik geliştirme, pazarlama, yönetim teknikleri gibi konulara da yer vereceğiz. Ayrıca insan gücünü yeniden biçimlendirmek, üretken ve katılımcı kişilikler geliştirmek,“lider” nitelikli kişiler yetiştirmek, değişimden yana, çağdaş bir bakış açısı kazandırmak, ekip çalışması anlayışını yerleştirmek de hedeflerimiz arasındadır. Kariyer gelişimi ve geleceğini belirlemede personelimizin kendisininde yer alacağı sistemsel bir alt yapı, dikey ve yatay ilerlemeyi özendirici ve destekleyici sistemler oluşturulacaktır. Böylece Dışbank hem var olan personelin hem de aday personelin çalışmayı istediği en iyi banka olacaktır.
Rekabette “insan” faktörünün rolü ve önemi nedir?
Dışbank bir banka için en değerli aktifin insangücü olduğuna inanır. Teknoloji ve sermaye her büyük kuruluşun sahip olabileceği faktörlerdir. Günümüz standardizasyon çalışmalarını da gözönünde bulundurursak bunların rekabet avantajı yaratması düşünülemez. Standart olmayan ve zaten olması da beklenmeyen tek faktör insan gücüdür. Bu bağlamda en nitelikli personele sahip olan kuruluş rekabet avantajını elde eder, ancak bu avantajın dezavantaj olarak kuruluşa geri dönmemesi için nitelikli personel kavramının altını çizmek gerekir. Nitelikli personel her zaman en iyi eğitimli, en çok yabancı dil bilen, en deneyimli personel değil, var olan pozisyonun tüm gereklerine ve yetkinliklerine en iyi şekilde sahip olan personeldir.
Dışbank olarak bizim tüm personelimizde pozisyonun gereklerine uymanın yanısıra üst görevleri, artan sorumlulukları ve yetkileri hedeflemek, işini sahiplenmek, insiyatif kullanmaya açık olmak, yaratıcı ve kendi hedeflerini belirleyebilmek, kişisel sorumluluk almak ve talimatsız proje başlatan ekip elemanları olabilmek, öneride ve katkıda bulunarak sonuçtan memnun olana kadar çalışmak, yaptığı iyi işle yücelmek istemek, istenen koşulları yaratmak için çaba göstermek, problemleri aktarmak, çözüm önerileri getirmek, sorumluluk ve yetki vermek, ihtiyaç duyulduğunda yardımcı olmak ve astlarının gelişimini tamamlamasına izin veren yöneticiler olmak özellikle aradığımız niteliklerdir.
Dışbank’taki iç ve dış iletişim politikası...
“İletişim” insan kaynakları yönetiminin temelini oluşturmaktadır. Burada Yönetim Kurulu Murahhas üyemiz Dr. Vural A. Akışık’ın aylık olarak yayımlanan Dışbank Dünyası Dergimizin Aralık sayısında bu konu ile ilgili belirttiği ve Bankamızın iletişim felsefesini oluşturan görüşlerini sizinle paylaşmak isterim.
“Bankacılıkta en önemli birim şubeleridir. Genel Müdürlüğün görevi şubelere destek ve hizmet sağlamaktır. Diğer bir ifade ile şubeler savaş meydanlarıdır; savaş orada olur. Genel Müdürlükse onlara levazım hizmeti veren, onlara cephane gönderen destek birimidir. Genel Müdürlük ile şubelerden oluşan bu şube ağı arasında entegrasyonu ve iletişimi sağlamak kolaydır; her üst düzey yönetici ayda 10 şube ziyaret etse, bu iletişim sağlanır. Yöneticiler insanların yanına gitmeli, insanların onlara gelmelerini beklememeli. Çünkü böylelikle yöneticiler ne istediklerini doğrudan doğruya ilgili kişiye anlatır ve yanlış anlamaları önler.”
Bankamız genelinde kurulu olan E mail sistemi sayesinde şubeler ve genel müdürlük arası iletişim hızlı ve etkin bir şekilde sağlanıyor. 3 ayda bir yapılan Verim toplantıları ve 6 ayda bir yapılan Yönetici toplantıları da şubeler ve genel müdürlük arasındaki entegrasyonu ve iletişimi sağlamlaştırırken, durum analizine ve karşılıklı beklentilerin anlaşılmasına olanak sağlıyor. Tüm yöneticilerimizin katılımıyla gerçekleştirilen Arama Konferansı nitelikli toplantılar ile Bankanın vizyonunun ve misyonunun oluşturulması, Dışbank kültürünün analiz edilerek personelinin kimlik esaslarının ortaya çıkarılması, stratejik amaçlarının belirlenmesi gibi konular ele alınıyor. 1998 yılında gerçekleştireceğimiz “Başarı ve Bölüm Prezantasyonları” her bölüm için özendirici nitelikte olup, bölümler arasındaki iletişimi ve bilgi akışını sağlamlaştıracaktır.
Kişilerle iletişimde de temel felsefemiz “birbirimiz hakkında değil, birbirimiz ile konuşalım”dır. Oldukça büyük olan organizasyonumuz içinde kişilerin birbirlerini tanıyabilmeleri, bilgi alışverişinde bulunabilmeleri amacı ile şu ana kadar yöneticiler düzeyinde gerçekleşen çeşitli toplantıların en alt kademeye kadar her çalışanımızı kapsayacak nitelikte olmasını planlıyoruz.
1998 yılı içindeki diğer bir uygulamamız da birlikte çalışacağımız danışmanlık firmasının da desteği ile öncelikle şube/seksiyonlar bazında daha sonra da karma olarak odak gruplar yaratmak ve iletişimi güçlendirmektir.
Adımızdan da anlaşılacağı gibi iletişim politikamızda da muhattabımız sadece Türkiye değil, kurulduğumuzdan beri tüm dünyadır. Bu iletişimde insan ilişkilerine olduğu kadar teknolojik gelişmelere de ihtiyaç duyuyoruz. Son dönemdeki bir uygulamamız olarak da dış dünya ile iletişimimizi internet aracılığı ile pekiştirmekteyiz.
Türk iş dünyasındaki insan kaynakları yönetimine doğru olan değişime bankacılık sektörü ne ölçüde katılıyor?
Bankacılık sektörü İnsan Kaynakları Yönetimine iş dünyasındaki diğer sektörlere göre çeşitli nedenlerle daha geç girmiştir. Ancak bu süre kaybedilmemiş, diğer sektörlerden ve yayınlardan alınan know how’ın etkisiyle gün yakalanmış, hatta gelecek bile şekillendirilmeye başlanmıştır.
Dışbank olarak biz Personel Müdürlüğü anlayışından İnsan Kaynakları’na geçerek “Teba” yöneticisi değil, katma değer yaratan olmayı, Güç/Otorite odağı değil, hizmet elçisi olmayı, Reaktif değil, proaktif olmayı, Destek değil, ortak olmayı, Talep bekleyen değil, ihtiyaca işaret eden olmayı, Prosedür takipçisi değil, soruna yaratıcı çözüm üreten olmayı hedefledik.
Bankanızda İnsan Kaynakları Yönetiminde bankacılığa özgü uygulamalar bulunuyor mu?
Türkiye’de bankacılık sektörü içinde bulunduğu hızlı değişim ve gelişimin doğal sonucu olarak yüksek turn over’la karşı karşıya. İnsan Kaynaklarının buna karşılık etkili stratejiler geliştirmesi gerekmektedir. Herşeyden önce çalışanların hedefleri ile bankanın hedefleri daha uyumlu bir hale getirilmelidir. Bu bağlamda motivasyon anketleri, performans değerlendirme sistemleri, başarı prim sistemi, yoğun teknik ve kişiler arası (inter personal) eğitimler ile bütünleşmiş terfi sistemimiz aracılığı ile varolan personelimizi geliştirerek kalıcılıklarını sağlarken, Dışbank olarak sağladığımız maddi ve sosyal imkanlar ile dış piyasadaki deneyimli bankacılar ve bankacılığa gönül veren gençler içinde özendirici olmaya çalışıyoruz. Ayrıca personelimizin iş ve sosyal güvencesini sağlayabilmek için de bankamızda emekli sandığı ve güvenlik vakıfları hizmet veriyor.
Teşekkürler...
Hazırlayan: Ebru YILDIRIM