Yapay Zekâ Hakkındaki Yanıltıcı Başlıklar Dünyası
David Creelman
Bugünlerde yapay zekâ (AI) hakkında o kadar çok başlıkla karşılaşıyoruz ki, bu başlıklar bizi bilgilendirmekten çok yanlış yönlendirme potansiyeli taşıyor. Özellikle üç tür manşet dikkat çekiyor:
• Bir şirketin yapay zekâ ile “inanılmaz bir şey” başardığı haberleri
• Bir şirketin yapay zekâ ile “feci bir hata” yaptığı haberleri
• Yeni bir yapay zekâ modelinin “şok edici bir atılım” yaptığı haberler
İnanılmaz Bir Şey Yapan Şirketler
Bu tür başlıklara bir örnek, Moderna’nın İK ve BT departmanlarını birleştirerek hangi işlerin insanlar, hangilerinin AI tarafından yapılacağına birlikte karar vermeyi hedeflemesi olabilir. Şirketin 5000 çalışanı olmasına rağmen, 3000’e yakın özel olarak tasarlanmış ChatGPT modeli kullandığını açıklaması gerçekten şaşırtıcıydı.
Bu başlıktan çıkarılacak olumlu ders şu: Kurumların AI yetkinliklerini geliştirmek için yatırım yapması artık kaçınılmaz. Atölye çalışmaları, uzman AI kadroları, bir yapay zekâ yönetişim komitesi… Hepsi bu sürecin doğal bir parçası olmalı. Eğer bu tür haberler, hâlâ yapay zekâ konusuna mesafeli duran şirketleri harekete geçiriyorsa, bu iyi bir şey.
Ancak bu tür haberlerin riskli tarafı, bugünün yapay zekâ araçlarının kapasitesini fazlasıyla abartması ve şirketlerde “geride kalıyoruz” paniği yaratmasıdır. Evet, yapay zekâ bugün reel değer yaratabiliyor, ancak çoğu şirket için hâlâ varlık-yokluk meselesi değil. Asıl mesele, yarım yamalak çözümleri hızla devreye sokmak değil; bilinçli bir şekilde AI kapasitesi inşa etmek.
Bir not daha: Moderna, 2025’in ilk çeyreğinde neredeyse bir milyar dolar zarar açıkladı. Bu nedenle, bu gösterişli AI haberi, yatırımcıların dikkatini şirketin mali durumundan uzaklaştırmak için yapılmış stratejik bir hamle de olabilir.
Feci Hatalar Yapan Şirketler
AI kullanımında yapılan hataların manşetlere çıkması daha da rahatsız edici. Chicago Sun-Times gazetesi, yaz ayları için okuma önerisi hazırlarken yapay zekâyı kullandı. Liste gerçek yazarlara ait gibi görünse de kitapların çoğu aslında hiç var olmamıştı. Bir gazete için oldukça talihsiz bir durum.
Daha ciddi bir örnekse Air Canada’nın AI destekli sohbet botunun bir yolcuya yanlış indirim bilgisi vermesi. Şirket bu indirimi geçerli saymayınca yolcu dava açtı ve davayı kazandı.
Bu olaydan çıkarılacak olumlu ders açık: AI sistemlerini kullanırken ne yaptığınızı çok iyi bilmeniz gerekir. Belki de bu şirketler “AI ile inanılmaz şeyler yapılıyor” tarzındaki manşetlere fazla kapılıp hazırlıksız şekilde bu teknolojiyi kullanmaya başladılar.
Ancak bu tarz haberlerin bir diğer olumsuz etkisi, kurum içindeki yapay zekâ karşıtlarına gereksiz güç vermesidir. Bu kişilerin çözümü tüm AI kullanımını yasaklamak oluyor. Oysa çıkarılması gereken doğru ders şu: Yasaklamak yerine yetkinlik geliştirmeye odaklanmak gerek.
“ŞOK” Eden Yapay Zekâ Gelişmeleri
AI dünyasında tanınan YouTuber’lardan Wes Roth gibi isimler, “OpenAI’nin yeni modeli kaçmaya çalıştı!” gibi sansasyonel başlıklarla bu tür haberlerin bayraktarlığını yapıyor. Elbette bu tarz manşetler yalnızca ona özgü değil; yapay zekâdaki her yeni gelişme sanki bir devrimmiş gibi sunuluyor.
Bu tarz içeriklerden alınabilecek olumlu ders şu: Yapay zekâ gelişmeye devam ediyor. AI hakkında öğrenmeye bir süre ara verebileceğimizi düşünüyorsak, bu tür haberler adeta birer uyarı zili gibi olmalı. Şirketlerin AI’nin her yönünü kapsayacak şekilde kapasite geliştirmesi artık kritik önemde...
Ancak bu tür başlıkların en büyük sorunu, zihinsel olarak yorucu olmaları ve teknik ilerlemelerin pratikteki etkisini olduğundan fazla göstermeleridir. Örneğin, Google yakın zamanda yapay zekâ tarafından üretilen videolara ses eklenmesini sağlayan yeni bir özellik geliştirdi. Teknik olarak bu büyük bir adım. Ama gerçekçi olalım: Bu özellik, kurumların büyük çoğunluğu için hâlâ somut bir fayda yaratmıyor.
Sonuç: Ne Abartalım Ne Küçümseyelim
Yapay zekâyla ilgili manşetlere karşı gösterdiğimiz tepkileri bir doz azaltmamız gerekiyor.
Evet, bazı şirketler AI’yi etkili şekilde kullanıyor — bu yüzden biz de bu teknolojiden fayda sağlamak için kapasite geliştirmeliyiz.
Evet, bazı şirketler AI ile hatalar yapıyor — bu yüzden bizim de bilinçli bir şekilde bu hatalardan kaçınacak bilgiye sahip olmamız gerekiyor.
Evet, AI gelişmeye devam ediyor — bu yüzden henüz “yeterince öğrendik” diyerek duramayız.
Yapay zekâ, kuşkusuz çağımızın en önemli dönüşüm araçlarından biri. Ama hem olumlu hem de olumsuz abartılara fazla kapılırsak, teknolojinin kendisini değil, sadece anlatısını takip etmiş oluruz.