Vodafone’da “Team Building” denince ilk akla gelen; “Farklı Seslerin Gücü!”
Pınar Kalay - Vodafone Türkiye
İcra Kurulu Başkan Yardımcısı
Vodafone Türkiye olarak, çok önem verdiğimiz takım içi ve takımlar arası ilişkileri ve dinamikleri geliştirmeyi hedefleyen, açık bir iletişim platformu oluşturarak, her bir bireyin kendisini rahatça ifade edebileceği, inisiyatif ve sorumluluk alarak büyük resmi etkileyebileceğini görmesine yardımcı olacak Takım Koçluğu Workshop’larını, değişim ve dönüşüm yolculuğumuzu destekleyen, temel bir gelişim aracı olarak belirledik.
Workshop’lar ile katılımcı organizasyon, Çalışan bağlılığı yaratma, Yetkinlik gelişimini destekleme, Geribildirim kültürü yaratma ve Süreç iyileştirme gibi şirket kültürümüzün olmazsa olmaz unsurlarını geliştirmeyi hedefledik.
• Takımım birbirini yeterince tanımıyor,
• İlişki yönetimi konusunda kendimizi geliştirmeliyiz,
• Neyi yapamayacağımıza değil, neyi yapabiliriz’e odaklanmalıyız,
• Etki alanımızı genişletmeliyiz…
Bu ihtiyaç ve temenniler eminiz iş hayatında hepinize tanıdık geliyordur. Şirketleri başarıya ve hedeflerine götüren de şüphesiz ki bu söylemlerin gerçekleştiğini görmekten geçiyor. Peki, öğrenilmiş çaresizliklerimizi bir kenara bırakıp hayatımızın kontrolünü ele almak, kendi kariyerimizi planlamamız, bireysel gelişim sorumluluğumuzu üstlenmemiz, rolümüzü büyütmemiz ve inisiyatif alarak şirketimizin kaderini belirleyen kahramanlardan biri olmamız hiç mi mümkün değil?
Bireysel farkındalık kazanarak ve içinde bulunduğumuz sistemin tüm seslerini duyarak, dinleyerek ve anlayarak bütün bunları yapmak, evet, mümkün.
Vodafone Türkiye olarak, çok önem verdiğimiz takım içi ve takımlar arası ilişkileri ve dinamikleri geliştirmeyi hedefleyen, açık bir iletişim planı oluşturarak her bir bireyin kendisini rahatça ifade edebileceği, inisiyatif ve sorumluluk alarak büyük resmi etkileyebileceğini görmesine yardımcı olacak Takım Koçluğu Workshop’larını, değişim ve dönüşüm yolculuğumuzu destekleyen, temel bir gelişim aracı olarak belirledik.
ICF’in (International Coaching Federation) akredite ettiği CTI Koçluk Okulu’nun Takım Koçluğu modeli olan ORSC’un (Organization and Relationship Systems Coaching), Türkçe karşılığı ile “İlişki Sistemleri Koçluğu”nun, temel yaklaşımlarını ve araçlarını, kurumsal hayatın dinamikleri ile harmanladık. Kendi ihtiyacımız doğrultusunda tasarladığımız Takım Koçluğu Workshop’larıyla; sağlıklı organizasyon, Çalışan bağlılığı yaratma, Yetkinlik gelişimini destekleme, Geribildirim kültürü yaratma ve Süreç iyileştirme gibi şirket kültürümüzün olmazsa olmaz unsurlarını geliştirmeyi hedefledik.
Birlikte çalışan, varolan grup, takım, ortaklık ve çiftlere koçluk yapmak için oluşturulan, Organizasyon ve İlişki Sistemleri Koçluğu (ORSC) bir ekibi /takımı/ sistemi oluşturan tüm bireylerin sesine kulak veriyor ve bu seslerin tüm sistemin ortak sesi olduğunun altını çiziyor.
“Herkes haklıdır ama kısmen” yaklaşımı ile herkesin kısmen haklı olduğunun altını çiziyor ve sistemdeki tüm seslerin değerli olduğuna işaret ediyor. Bireysel koçluğa farklı bir boyut getirerek bir takıma, sisteme, departmana yapılacak olan takım koçluğunun değişimi daha kolay ve hızlı bir şekilde tetikleyeceğinin altını çiziyor.
Peki, Vodafone’da Takım Koçluğu
Workshop’ları hangi durumlarda etkili bir araç olarak kullanılıyor?
• Takım içinde bireylerin birbirini yakından tanımaya ihtiyacı varsa,
• Takım içinde bir değişim yaşandıysa,
• Değişime bir direnç varsa,
• Bireyler birbirlerine geri bildirim vermekte zorluk yaşıyorlarsa,
• Açık bir iletişim ortamında güven tazeleme ihtiyacı duyuluyorsa,
• Takım içi veya çapraz fonksiyonel ilişkilerin gözden geçirilmesi gerekiyorsa...
Tüm bu ihtiyaçları adresleyen Takım Koçluğu Workshop’ları ile Vodafone Türkiye olarak, “teambuilding” aktivitelerinin ismini koymuş olduk. Teorik ve didaktik yaklaşımdan çok uzak olan bu çalışma ile merkeze katılımcıyı koyup, onlara her türlü konuda görüşlerini ifade edebilme şansı tanıyor, onları düşünmeye yöneltiyor ve çalıştırıyoruz.
ORSC sertifikasyonuna sahip Red Academy iç eğitmenlerimizin ve çalıştığımız gelişim ortaklarımızın fasilitatörlüğünde gerçekleştirdiğimiz workshop’lar ile bugüne kadar 300 Vodafone katılımcısına dokunduk. Birlikte çalıştığımız üçüncü parti iş ortaklarımızı da bu sürece dahil ederek ekosistemimizdeki birey ve takımların da seslerini duyup ideal çalışma ortamını ve iklimini beraber belirledik.
Peki bu gelişim aracını Vodafone’da ne şekilde uyguluyoruz?
Bir günlük Takım Koçluğu Workshop’ları ile çalışanlara dokunduktan sonra, katılımcılar bu workshop’tan takip edecekleri belli başlı aksiyonlar ve ödevlerle ayrılıyorlar. Bu workshop’ı iki ay sonra yarım günlük bir takip toplantısı izliyor. Bu toplantıda artık sözü katılımcılara verip, üzerindeki aksiyonların sonuçlarını kendilerinden dinliyoruz.
Günlük operasyondan sıyrılıp, sağ beyni kullanabilecekleri uygulamalar yaptırıyor, hayal ettikleri vizyonu belli metaforları kullandırarak tarif ettirtiyoruz. Başarı tanımlarını alarak, takım olarak bu başarıya onları götürecek iklimi ve çalışma ortamını paylaşmalarını istiyoruz.
Takım olarak iyi ve zor zamanlarda nasıl aksiyon alabilecekleri üzerine tartışıyor, bu tartışmalar esnasında takım içerisindeki herbir bireyin öne çıkan yönleri doğrultusunda ne yapabileceğini tartışıyoruz.
Fasilitatör konumundaki Red Academy eğitmenleri tüm bunları yönetirken, müdahale etmeden takımın sesini takıma aynalatarak bireylerin hem kendileri hem de takımları ile ilgili farkındalık kazanmalarını sağlıyor. Günün sonunda tüm bireyler takımlarına dair çok ciddi bir malzeme ile ayrılıyorlar.
Eşiklerimizi yani konfor alanımızın dışındakileri birbirimiz ile paylaşarak katılımcıların cesur itiraflarda bulunmalarını sağlıyor ve böylelikle gerçek bir takım olarak hissetmelerini desteklemiş oluyoruz.
ORSC’un temel prensiplerine dayanarak, iyi–kötü, gelişim alanı-kuvvetli alan gibi ibareleri kullanmamaya dikkat gösteriyor ve yapılan her hareketin, sergilenen her davranışın insan doğasında var olduğuna işaret ediyoruz. Bu da katılımcıları daha da cesaretlendirerek açıkça görüşlerini paylaşmaları yönünde tetikliyor.
Günün en can alıcı aşaması da son aşama olan, Takım Koçluğu Workshop’larının, bireye, takıma ve Vodafone’a olan faydası ve kattığı değer olarak tanımlayabileceğimiz, katılımcıların kendi etki alanları dahilinde hayata geçirebilecekleri aksiyon listelerini oluşturmaları oluyor.
İlgi alanından ziyade her bir bireyin kendi etki alanında neleri değiştirebileceğini sorguladığı bu bölümde, elle tutulur somut aksiyonlar grup çalışması ile belirleniyor ve her bir aksiyona birer sorumlu atanıyor. Hayata geçen her türlü iyileştirme aksiyonu da Takım Çalışması Workshop’larının etkisine ve Vodafone’a sağladığı değere işaret ediyor.
Tüm bunları yaparken, eğlenmeyi de hiç ihmal etmiyoruz. Kullandığımız kaynaştırıcı uygulamalar ile katılımcıların o gün oradan ağızlarında güzel bir lezzet ile ayrılmalarını sağlıyoruz.
Kısacası biz Takım Koçluğu Workshop’larını gelişim kataloğumuzun en başına ekleyerek Vodafone’da her bir bireyin sesinin değerli olduğuna inanıyor ve Stephen Covey’in “Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı” kitabında söylediği gibi, proaktif olarak herbir bireyin sorumluluk alarak bir şirketin kaderini değiştirebileceğine inanıyoruz.