Turkcell “Söz Verdi”
“Turkcell’liyiz Değerliyiz” kapsamında tüm Turkcell yönetim takımı, odak alanları ve stratejilerimizin çalışıldığı toplantıda Turkcell’i bugüne kadar başarıyla taşıyan değerleri, davranışları, Turkcell’i Turkcell yapan özellikleri de değerlendirdiler. Değerlendirme sonucunda Turkcell’in çalışma ilkeleri konusunda tüm üst yönetim takımının katılımıyla bir manifesto oluşturuldu. Bunu çalışanlarımızla paylaşırken yönetim olarak inandığımız ve benimsediğimiz kurumsal ilkelerimize uygun bir iç iletişim planı izledik.
İlk adım tüm birim yöneticilerimizle bu manifestoyu paylaşmak oldu. “Söz Veriyoruz” çalışmasının tüm çalışanlar arasında yaygınlaşması konusunda birim yöneticilerimize sorumluluk verirken hazırladığımız iletişim kitleriyle de onları destekledik. Üst düzey ve orta kademe yöneticilerimiz için ayrı ayrı hazırladığımız iletişim kitleri aynı temel mantıkla oluşturuldu: Yöneticilerimizin, söz verdiğimiz prensipleri hayata geçirirken ve çalışma arkadaşlarına yansıtırken iletişim kitinden yararlanmalarını sağlamak.
İletişim kitinin bir diğer boyutu da yöneticilerimizin ekipleriyle olan iletişimlerini daha da geliştirmek ve oluşabilecek iletişim kazalarında ilkyardım ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli malzemeleri onlar için derlemekti. Bu amaçları da yöneticilerimiz kitlerimizin içine yerleştirdiğimiz notlarla aktardık.
Birim yöneticilerinin desteğini aldıktan sonra tek aşama bu manifetoyu çalışanlarımızla paylaşmaktı...
Toplantımızın gerçekleştiği haftasonunu takip eden ilk iş günü çalışanlarımız masalarında aşağıdaki mektupta yazan manifestoyu buldular.
Bu önemli çalışmanın yayılması ve içselleştirilmesinde, entegre iletişim çözümleri ile şirket- çalışan iletişimini en üst düzeyde sağlamayı hedefledik. Tüm iletişim araçlarımızı bu hedefle sistematik bir şekilde kullandık. Haftalık bir plan dahilinde çalıştık:
* Manifesto Intracell anasayfamızdan yayımlandı.
* Çalışanlarımız manifesto konusunda e-mail ile bilgilendirildi.
* LCD iletişim ekranlarımızda manifesto yayınlandı ve plazalarımızın çeşitli noktalarında poster olarak asıldı.
* Söz Veriyoruz ile ilgili yönetim takımının toplantılarda yapmış oldukları açıklamalar multimedia kanalımız üzerinden çalışanlarımızla paylaşıldı.
* İletişim planımızın son adımını ise haftalık iletişim dergimiz Habercell 52’de yayımlanan bir yazıyla atmış olduk.
Değerli Arkadaşlarım;
Bu hafta içinde çok önemsediğimiz bir çalışmanın, yönetim yaklaşımımızın sonucunu sizlerle paylaştık.
“Söz Veriyoruz” hepimizde değişik duygular yarattı. Bugün, ortak duygular ile gözlemlerimi ve bu çalışma sonrasında bizi bekleyen dünyayı sizlerle paylaşmak istedim.
Ortak duyguların başında bizim de en çok önemsediğimiz “Sonrası?” sorusu vardı.
Bu önemli, çünkü biliyoruz ki “Gelecekte, güçlü pazar konumları yaratmak, güçlü bir karaktere ve şirket ruhuna sahip şirketlere özgü olacaktır.” *
Dolayısı ile bizim ortak duygularımız, ortak ruhumuz bizi ortak başarılarımıza taşıyacaktır. Bunun için sadece söz vermek elbette yeterli olmayacaktır. Bunu benimsemek, buna inanmak, uymak uymadığımız zamanlarda birbirimizi uyarmak ile bu sözleri yaşatmak mümkün olacaktır. Kısacası sözlerimiz eylemlerimiz ile birleştiğinde anlamını bulacaktır.
“Söz uçar yazı kalır” deyimini hepimiz biliriz. Pratik olarak doğru bir söz, yazdıklarınızı unutma olasılığınız azdır. Ancak bizim kültürümüzde “sözünün eri” diye güzel bir deyim de vardır. Sözünün eri olan, her ne şartta olursa olsun sözünü asla unutmaz. Verdiği sözleri tutmayı hayat felsefesi haline getirir. - bu noktada başlığa dönüp bakmak gerekiyor söz, sadece yazıldığında değil eyleme döndüğünde de uçmaz, kalır -
Biz de Turkcell Yönetimi olarak söz verirken bu felsefeden yola çıktık. Kurum kültürümüzü oluşturan değerleri, davranışları, bizi biz yapan özellikleri uzun uzun konuştuk. Ve eğer sözlerimizi okuduğumuzda “Evet biz zaten böyleyiz, böyle olmalıyız” hisleri içimizde uyanıyorsa doğru yoldayız demektir.
Önümüzdeki dönemde odak alanlarımıza uygun olarak, fark yaratana farkını hissettireceğimiz çeşitli uygulamalar ile karşılacak ve bize ait olmayan davranışları bu uygulamalar içinde değiştirecek, geliştireceğiz.
Toplumları ileriye taşıyan ortak hafızalarıdır. Peki kurumları başarıya neler taşıyacak?
“Çok güçlü markaların başarılarının ardında yatan neden hep aynı: Orada “ortak bir kurum ruhu” yaratılmış olması ve bunun korunması. Artık tüketiciler ürünlerini satın aldıkları şirketin değerlerini tanımak istiyorlar. Bu yüzden bir şirketin fiziksel ürünleri kadar, bunlara kattığı manevi değerler de önem kazanmaya başladı.” **
İnanıyorum ki değerlerimizi davranışlarımıza yansıttığımızda kişisel itibarımız kadar kurumsal itibarımız da filizlenecek, çiçek açacak. Bugüne kadar olduğu gibi...
Sevgi ve Saygılarımla,
*** “Jesperkunde Şirket Dini” kitabından alıntıdır.
Selen Kocabaş
Turkcell İş Destekten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı