İşgücüne katılım dibe vurdu; kadınlar iş yerlerini terk etti
Büyümenin 2007’de yavaşlaması işgücü göstergelerini negatif etkiliyor. 2007’nin son çeyreğinde mevsimsel düzeltilmiş serilerde tarım dışı büyüme yüzde 0,9’a gerilemiş bulunuyor. Buna paralel olarak aynı çeyrekte tarım dışı istihdam yüzde 1’e yakın düşmüş bulunuyor. Tarım dışı işsizliğin şiddetli yükselişini, işgücüne katılım oranının dibe vurmuş olması engelliyor.
İşgücü piyasasındaki konjonktür kadınları işgücü piyasasının dışına itiyor. 2007 Mayıs’tan sonra kentte kadın işgücüne katılımı hızla azalırken, ev işleri ile meşgul olan kadınların sayısı yüzde 10’u aşkın artış göstererek 12 milyon 494 bine tırmandı. Kadınlar işgücü piyasasını terk edip evlerine kapanıyor.
Yavaşlayan büyüme istihdam üretmiyor
TÜİK, istatistikleri mevsimsellikten arındırmadan yayınladığı için karşılaştırmalar sadece bir yıl önceki döneme kıyasla yapılabiliyor. Son bir yıldaki gelişmeleri böylelikle öğrenmiş oluyoruz ama bu bilgi bizi güncel eğilimler hakkında yeterince aydınlatmıyor. Bu nedenle istatistikleri mevsimsellikten arındırmak önemli... Ancak bu yolla bir miktar hatanın da işin içine girdiğini unutmamak gerekir.
GSYİH serisi için TÜİK’in kısa süre önce yayınladığı 1998 bazlı rakamları kullandık. İşgücü piyasası istatistiklerini ise TÜİK’in Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre revize ettiği 2006(4)-2007(3) döneminin rakamlarından yararlanarak 2000 yılına kadar geriye götürdük.
2007’de büyüme ve işgücü göstergeleri olumlu bir tablo çizmediler. 2007’nin son çeyreğinde mevsimsel düzeltilmiş tarım dışı GSYİH ancak yüzde 0,9’a yükselebildi. Büyümedeki yavaşlamanın işgücü piyasasının üzerine etkilerini ise 2007’nin tamamında gözlemledik. Tarım dışı istihdam verileri 2007’de son çeyreğe kadar ufak artışlar gerçekleştirebilirken son çeyrekte mutlak olarak gerilemeye başladı (Grafik 1).
Tarım dışı istihdam mevsimsellikten arındırılmış seride 2007’nin ilk üç çeyreğinde yüzde 0,5’lik artışlar gösterirken, 2004 Şubat’tan sonra ilk defa 2007’nin 4. çeyreğinde mutlak biçimde yüzde 0,9 geriledi.
Büyüme istihdam yaratmıyor
2000–2006 döneminde her çeyrek ortalama yüzde 1,4 büyüyen tarım dışı GSYİH’ye tarım dışı istihdam yüzde 0,7 artış ile eşlik ediyordu. Tarım dışı büyüme istihdam yaratabiliyordu. Fakat 2007’de büyümenin yavaşlaması ile tarım dışı istihdam yerinde saymaya başladı ve her çeyrekte ortalama ancak yüzde 0,1 yükselebildi. 2007’de tarım dışı GSYİH artışı tarım dışı istihdam artışına sebep olmadı.
İşgücüne katılım düşüyor, kadınlar eve kapanıyor
Mevsimsellikten arındırılmış kent işgücü katılım oranları 2006’nın son çeyreğinden itibaren istikrarlı olarak düşüyor. Buna paralel olarak mevsimsellikten arındırılmış tarım dışı işgücü de 2006 Kasım’dan bu yana dikkate değer bir artış göstermezken 2007’nin son çeyreğinde düşüş sergiliyor.
İşgücüne katılım oranının son dönemde şiddetli aşağı yönlü eğilimi iki önemli noktayı ön plana çıkarıyor. Tarım dışı işsizlik oranı, tarım dışı istihdam yerinde sayarken ve tarım dışı işgücü gerilerken 2007 Mayıs’ta tırmandığı yüzde 12,7 seviyesinden aşağı yüzde 12,2 kaymış bulunuyor. Ancak hesaplarımıza göre işgücü artışı 2007 öncesi temposunu 2007’de devam ettirebilseydi, tarım dışı işsizlik yüzde 13,9’a yükselmiş olacaktı .
Bu gelişmelerin doğal sonucu olarak mevcut durumda iş aramayıp çalışmaya hazır olanları da kapsayan geniş tanımlı işsizlik hızla tırmanmaya devam ediyor. İş aramayıp çalışmaya hazır olanlar 2007 Temmuz’dan beri istikrarlı artış göstererek Aralık’ta 1 milyon 750 bin kişiye ulaşmış bulunuyor. Böylece 4 milyon 186 bin kişi geniş tanımlı işsizler kategorisinde yer alıyor.
Kentte kadın işgücü göstergelerine odaklandığımızda Mayıs-Aralık 2007 döneminde ev işleri ile meşgul olduğu için işgücüne katılmayanların yüzde 10.4 oranında arttığı ve 1 milyon 175 bin kişilik muazzam bir sıçrama yaptığı fark ediliyor (https://www.tuik.gov.tr/). Böylece 2007 Mayıs sonrası tarım dışı işsizlikte gerçekleşen sınırlı azalmanın önemli bir nedeninin azalan istihdam olanaklarına paralel olarak kadınların işgücü piyasasını terk etmeleri olduğu anlaşılıyor.
Prof. Dr. Seyfettin Gürsel - BETAM Direktörü
Alper Dinçer – Araştırmacı