0
Geleceğin lojistik üssü Türkiye olacak
“Rekabet artık firmalar arasında değil,
tedarik zincirleri arasında gerçekleşiyor”
Bugün Türkiye’de lojistik sektöründe gerçekleştirilen en önemli organizasyon olarak nitelendirilen Lojistik Yönetimi Zirvesi’nin sekizincisi HRdergi Genel Müdürü Alper Toper’in yaptığı açılış konuşması ile başladı. Toper’in ardından, kürsüye çıkan ilk isim ünlü tiyatro sanatçısı Ali Poyrazoğlu oldu. “Gönülden Gönüle Lojistik Destek: Yaşam Lojistiği” başlıklı sunumuyla katılımcıların oldukça keyifli bir saat geçirmesini sağlayan Poyrazoğlu’nun ardından kürsüyü INSEAD Fransa Teknoloji ve Operasyonlar Bölüm Başkanı Prof. Enver Yücesan devraldı.
“Tedarik Zincirlerinde Eşgüdüm” konulu sunumuna günümüzde rekabetin firmalar arasında değil tedarik zincirleri arasında gerçekleştiğine dikkat çekerek başlayan Yücesan, konuşmasında tedarik zincirlerinde eşgüdüm eksikliğinin maliyetinin hesaplanması, eşgüdümü özendirici çalışmalar ve eşgüdümü sağlamak için hazırlanabilecek önlemleri katılımcılar ile paylaştı. Yücesan, konuşmasının sonunda iyi bir yöneticinin hem iyi bir mühendis hem de ekonomist gibi düşünmesinin şart olduğunu da sözlerine ekledi.
Zirvenin ilk gününde öğle yemeğinin ardından başlayan paralel oturumlarda Anadolu Oditoryumunda kürsüye çıkan isim “Elektronik sektöründe yeni sorunlar ve yeni fırsatlar: B&O’nun stratejileri” başlıklı sunumu ile Katrine Dreyer Kattenhoej oldu. Bang&Olufsen Operations Kıdemli Yöneticisi Kattenhoej, sunumunda high end (üst uç) perakendecilikteki talepleri karşılamak için oluşturulmuş teknolojik çözümlere dayalı tedarik zinciri yönetimi konsepti üzerine yoğunlaştı.
Kattenhoej, bunların yanı sıra Bang&Olufsen’de karşılaşılan bazı sorunlara bağlı olarak geliştirilen lojistik konseptlerini ve tedarik zinciri takımını nasıl oluşturduklarını katılımcılar ile paylaştı.
Potansiyel bir fırsat alanı: Lojistik
Günün ilk paralel oturumda Marmara Salonu’nda katılımcılar ile buluşan bir isim de Pınar Gıda Grubu Merkezi Planlama ve Lojistik Direktörü Ahmet Viçin oldu. Viçin, “Lojistik Sektöründe Potansiyel Fırsatlar” başlıklı sunumu ile lojistik sektöründe iyileştirmeye açık noktalar, potansiyel fırsatlar ve ana problemlerin yanı sıra Pınar Gıda Grubu’nun tedarik zinciri ve verimlilik yönetimi uygulamaları ve lojistik proje uygulamalarını da katılımcılara aktardı.
“Lojistik sektöründe iş gücü devrinin önüne geçilmeli”
Zirvede, sektördeki insan kaynaklarının durumu konusuna da değinildi. Katılımcılarla deneyimlerini paylaşan İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Murat Erdal, lojistik sektöründe eleman sirkülasyonunun yapılan yatırımın geri dönüşünü oldukça etkilediğini ve bu konuda İnsan Kaynakları departmanlarına da önemli görevler düştüğünü hatırlattı. Erdal, lojistik sektöründe hizmet veren firmaların çoğunun ayrı bir İK departmanına sahip olmadığını belirtirken İnsan Kaynaklarına özel bazı uygulamaların sorumluluğunun en kısa zamanda filo yönetimi birimlerinden alınması gerektiğini de söyledi.
Erdal ayrıca Karayolu Yönetmeliği’nden sonra araç sayısında önemli bir artış yaşandığına dikkat çekerek, geçtiğimiz altı yılda lojistik hizmet üreten firmalar ile beraber gerçekleştirdiği çalışmalardan edindiği bir takım deneyimleri katılımcılara aktardı.
Migros’tan RFID Test Merkezi uygulaması
Son günlerde özellikle perakende sektöründeki lojistik ve tedarik zinciri konularının kilit noktası olarak bilinen RFID konusunu zirvede Migros Türk’ün Lojistik Planlama ve Destek Yöneticisi Sedef Nasuhioğlu anlattı.
Nasuhioğlu, Türkiye’de RFID’nin Migros lojistik süreçlerinde uygulanabilirliğinin test edilmesi ve tedarikçi firmaların kendi ürünleri ve kolileri ile ilgili RFID testleri yapmasına olanak sağlanması amacı ile oluşturulan RFID Test Merkezi’nin kuruluşunu ve işleyişini katılımcılar ile paylaştı.
Nasuhioğlu, RFID ile birlikte satın alımı yapılan ürünlerin en verimli şekilde, sıfır operasyonel hata ile müşterilerin hizmetine sunulduğunu ve ürünlerin Migros dağıtım merkezine girişinden mağaza rafına ulaşıncaya kadar tüm süreçlerinde izlenebilirliğinin ve operasyonel verimliliğinin sağlandığını ifade etti.
Zirvede test sonuçlarını da ürün bazında detaylı olarak anlatan Nasuhioğlu, perakende sektöründe tam kapsamlı RFID etiket kullanımının ancak ürünün üretiminden itibaren tüm süreçlerde RFID teknolojisine odaklı, paylaşımcı çalışmaların artırılması ile mümkün olduğunu vurguladı.
Zirvede görüşlerini aktaran bir diğer akademisyen de Knoxville’deki Tennessee Üniversitesi’nde Lojistik alanında öğretim üyesi olarak görev yapmakta olan Dr. Funda Şahin oldu. “Lojistiğin Sınırlarını Genişletmek: Bir Süreç Yaklaşımı” başlıklı sunumu ile katılımcılar ile buluşan Şahin, sunumunda değer zincirinden öğrenilen dersler, tedarik zinciri yönetiminde gelişen süreç yaklaşımı ve bu sürece ne kadar hazırlıklı olunduğu gibi konularda bir sunum gerçekleştirdi.
Özelleştirmeler gündeme geldi
Birinci günün sonunda gerçekleştirilen panelde ise konu liman özelleştirmelerinde ülke olarak ne kadar başarılı olduğumuzdu. Moderatörlüğünü Marlim Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Gürgeç’in yaptığı panele Altaş Yönetim Kurulu Başkanı Altan Köseoğlu ve Arkas Holding Liman Hizmetleri Grup Başkanı Hakan Genç katıldı.
Türkiye’de liman özelleştirmelerinde gelinen noktanın, bugüne kadar gerçekleştirilen ve yapılması gerekenlerin masaya yatırıldığı panele katılan konuşmacılar Türk limanlarının ithalata ve ihracatına hizmet veren stratejik noktalar olduğunu ifade ederek geçtiğimiz bir yıl içinde yapılması gereken özelleştirmelerin hiç birinin gerçekleştirilmemesinin büyük kayıp olduğunu belirtti.
Panelde ele alınan bir diğer konu da liman özelleştirmelerinin nasıl, neden ve kimler için yapılması gerektiği konusuydu. Hakan Genç bu konuda kaynak ihtiyacının, Türkiye’nin büyüme hedeflerinin iyi bir şekilde belirlenmesi gerektiğini söyledi. Bununla birlikte her bir liman özelleştirmesi için standart bir politika uygulanmasının da doğru olmadığına değinen Genç ve Köseoğlu, Türkiye’deki her bir limanın birbirinden farklı karakteristiklere sahip olduğuna dikkat çekerek, bu limanların her biri için ayrı birer politika belirlenmesi gerektiğini savundu.
Liman özelleştirmelerinde, işe başlamadan önce ciddi bir politika belirlenmesi gerektiğini savunan konuşmacılar bugüne kadar yaşananların mutlaka objektif bir şekilde değerlendirilerek limanları artık birer meta olarak görmekten en kısa zamanda vazgeçilmesi gerektiğini belirtti.
Lojistikte bir uygulama: CIBA Vision
Zirvenin ikinci günü ise zirve başkanı Prof. Enver Yücesan’ın yaptığı ilk gün değerlendirmesi ile başladı. Yücesan’ın yaptığı değerlendirmenin ardından günün ilk sunumunu gerçekleştirmek üzere kürsüye çıkan isim CIBA Vision GmbH Yürütme Kurulu Başkanı Dietrich Fechner oldu.
Merkezi Atlanta’da bulunan, optik ve göz tedavisi konusundaki AR-GE çalışmalarında dünya lideri olan CIBA Vision’ın en büyük dağıtım operasyonu olan Avrupa Kolunu (Eurologistics) temsil eden Fechner, sunumunda her gün 20 ülkeyi ve 31 bin siparişi kapsayan tedarik zinciri sisteminin nasıl sorunsuz, esnek ve güvenilir bir şekilde çalıştığını katılımcılar ile paylaştı. Fechner ayrıca bu sistemin farklı kültür, müşteri ihtiyaçları ve pazar şartlarına nasıl adapte edildiğini de ayrıntıları ile anlattı.
Lojistik sektöründe değerler değişiyor
Fechner’in ardından kürsüyü devralan Borusan Lojistik Genel Müdürü Kaan Gürgenç konuşmasına lojistik sektörünün gelişmesi için ihtiyaç duyulan faktörlere değinerek başladı. Gürgenç, özellikle hızın rekabet gücündeki rolünü vurguladı ve şunları söyledi:
“Artık bilginin hızla yayıldığı, paylaşıldığı; rekabetin giderek globalleştiği bir dünyada yaşıyoruz. Lojistik sektöründe ülkemizde yabancı şirketlerin çalıştığı gibi, bizler de yurtdışında faaliyet gösterebiliyoruz. Rekabet alanımız genişledikçe hızla değişen müşteri beklentilerini hızla karşılamamız önem kazanıyor.
Bize rekabet gücünü kazandıracak hıza ulaşabilmemiz için değişime ayak uydurmamız gerekiyor. Bunun için hedefe, planlamaya; ekipman, prosedür, kontrol ve iyileştirmeye ihtiyacımız var. Lojistik şirketlerini geleceğe taşıyacak vizyon ve stratejilerinin belirsizliklerinden arındırılması ile büyüme yönünde rotamızı koruyabileceğimize inanıyorum.”
Lojistik sektöründe yaşanan hızlı değişime de dikkat çeken Gürgenç konuşmasına şöyle devam etti: “Lojistik sektöründe rekabet gücü için daha önce iyi bir ekip, iyi bir sistem ve iyi varlıklara sahip olunması önem taşıyordu. Şimdi ise varılmak istenen yönün bilinmesi, iyi ekibin, sistemin ve varlıkların hedefe yönlendirilmesi, kaynakları kullanma ve hedeflere ulaşma hızının öneminden söz ediyoruz. Bize, Türk lojistik sektörünü dünyada hak ettiği yere taşımak için değişen değerlerin gereklerini yerine getirmek düşüyor.”
Gerek taşıma gerekse tedarik zinciri alanındaki artışı sayısal verilerle ortaya koyan Gürgenç, bugün her şeyin dünden daha hızlı olduğunu ve iş dünyası için artık değerlerin değiştiğini vurguladı. Gürgenç’in sunumunda en dikkat çeken noktalardan biri “Değer Bazlı Yönetim -VBM” konusuydu. Gürgenç, Schumacher örneği ve renkli görüntüler ile katılımcılara keyifli anlar yaşattı.
Arçelik Lojistik Grup Yöneticisi Benay Öztürk, kendi organizasyonlarındaki lojistik konumlandırmasını ve lojistik maliyet optimizasyonu irdeleyen bir sunumla yer aldı. Öztürk, lojistiğin Arçelik’te satın alma, satış, üretim ve finansmanın tam ortasında merkezi bir konumda bulunduğunu ve toplam lojistik maliyeti yönetimi modelinin uygulandığını belirtti.
Toplam lojistik maliyeti yönetiminin nakliye, depolama ve gümrükleme, fabrika çıkış maliyetleri, personel giderleri ve yatırımları kapsadığını ve bu alandaki iyileşmenin malzeme lojistik maliyetleri optimizasyonu, alternatif navlun proje ve dağıtım merkezi optimizasyonu gibi projeleri içerdiğini ifade etti. Arçelik olarak “kazan-kazan-kazandır” ilkesini benimsediklerini ve verimli bir lojistiğin ancak doğru müşteriye, doğru ürünü, doğru zamanda, doğru adette, doğru yerde, doğru durumda, doğru maliyetle gerçekleşebileceğinin altını çizdi.
3M uygulamaları
3M HighJump Direktörü Stanley Chew, zirvede katılımcılara şirketlerine uygun tedarik zinciri yazılım çözümleri oluşturma konusunda bilgiler ve detaylar sundu. Chew, tedarik zinciri kapasitelerini doğru yönetebilmek için tek kanallı tedarik zincirinin işe yaramadığını, gerekli olan farklı yazılım unsurları gözden geçirmek gerektiğini ve ayrıca mükemmel bir tedarik zincirine ulaşmada bu farklı yazılım unsurlarının ortak bir etkileşim içinde olmalarının gerekliliği vurguladı.
Sunumda 3M’deki uygulamalardan da bahseden Chew, ROI’nın lojistik ve tedarik zincirinde operasyonel süreçleri kolaylaştırdığını ve bunun da lojistiğin rekabette anahtar haline getirdiğini belirtti.
Zirvede dikkat çeken konuşmacılardan biri de uluslararası tedarik zinciri yönetimi üzerine bir sunum gerçekleştiren DHL Uluslararası Tedarik Zinciri Grubu Bölge Yönetim Direktörü Mick Jones oldu. Jones, tüm şirketlerin tedarik zincirini yan bir departman veya iş süreci olarak değil bir değer ve bütün olarak değerlendirmesi gerektiğini belirtti. Global kaynak kullanımına değinirken Türkiye ve Çin arasındaki kalite farklılığına da dikkat çeken Jones Türkiye’nin dünya tedarik zincirinde daha kaliteli, daha yenilenebilir ve daha güvenilir bir kaynak istasyonu olduğunun altını çizdi.
İki gün süren 8. Lojistik Yönetimi Zirvesi, Tedarik Zinciri Yönetimi’nde bir düşünce lideri olarak görülen Kate Vitasek’in “Tedarik Talep Sıralama Uyumsuzluğu ve Çözüm Önerileri” başlıklı sunumu ile sona erdi. Vitasek sunumunda birçok firmanın tedarik ve talepleri eşleştirirken bir takım sabit sorunlar yaşadığına değiniyor. Vitasek bu sorunların başında envanterleri azaltırken aynı zamanda standart stoklarını nasıl azaltılacağının bilinmememsi olduğunu söylüyor. Vitasek ayrıca bireysel ürünlerin hızla yayılması ve bunlara olan taleplerin de doğru orantılı artmasıyla daha da karışık bir hal aldığını sözlerine ekledi.
Bu sorunları çözmek için ise tedarik ve ürün eşleştirilmesi arasında dikkatli bir eşleştime yapılması gerektiğini söyleyen Vitasek, şu an bile çok az sayıda şirketin ürüne en uygun üretim ve dağıtım stratejilerine temel oluşturacak talep sıralaması gerçekleştirdiğini belirtti. Vitasek konuşmasını örnek uygulamalar ile sonlandırdı.
YILIN BULUŞMASINDA 26 KONUŞMACI, 12 OTURUM
8. Lojistik Zirvesi’nde, iki gün boyunca 26 konuşmacı katılımcılar ile buluşarak fikirlerini aktardı. Zirvede kürsüde yer alan diğer isimler şöyle:
• Zirvenin paralel oturumları kapsamında katılımcılarla buluşan ilk isim Avukat Egemen Gürsel Ankaralı oldu. “Yasalar Işığında Lojistik Yönetiminde Son Durum” başlıklı sunumuyla katılımcılar ile buluşan Ankaralı, tedarik zinciri yönetiminde hizmet alan ve hizmet veren tarafların hak ve sorumluluklarını belirleyen çerçevelerin yanı sıra sorumlulukların paylaşımına ilişkin bir takım örnekler ve son bir yılda lojistik mevzuatında yapılan değişiklikler ve yaşanan gelişmeleri katılımcılara aktardı.
• Zirvede paralel oturumlarda görüşlerini aktaran bir diğer isim de Lojistik Yönetimi Danışmanı Atilla Yıldıztekin oldu. “Lojistik Sektöründe Yeni Uygulamalar” başlıklı sunumu ile katılımcılar ile buluşan Yıldıztekin, 21. yüzyılın en hızlı gelişen sektörleri arasında yer alan lojistiğin gelişiminin küreselleşme, bilişim ve yeni teknolojilerin iş yapış süreçlerinde uygulanmasına bağlı olduğunu ifade etti. Yıldıztekin ayrıca, tedarik zinciri içindeki malzemenin ve servis hizmetlerinin doğru yönetimi için uygulanan simülasyon, ABC, mobil iletişim, optimizasyon, benchmarking, CPFR, e-Lojistik gibi uygulamaları aktardığı sunumunda şu anda farklı projelerde kısmen uygulanan bu tekniklerin gelecekte lojistik sektöründeki hizmetlerin vazgeçilmez elemanı olacağını da öngördü.
• İzmir Ekonomi Üniversitesi Lojistik Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tunçtan Baltacıoğlu da Lojistik Yönetimi Zirvesi’nde katılımcılar ile deneyimlerini paylaşan akademisyenlerden biriydi. Baltacıoğlu, özellikle son yıllarda önem kazanan “yalın üretim” bakış açısının ve buna bağlı esasların tedarik zinciri yönetimine adaptasyonunun zincirdeki tüm birimlerin ve faaliyetlerinin etkinliğinin artırılması için büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Baltacıoğlu ayrıca günümüz işletmelerinin rekabetçi avantaj sağlayabilmelerinin yolunun da yalın tedarik zinciri yönetimi ile ulaşılacak lojistik alanındaki başarılardan geçtiğini de ifade etti.
• Prometheus Danışmanlık Genel Müdürü Yücel Atış da Lojistik Sektöründe Rekabet Casusluğu başlıklı sunumuyla katılımcılar ile bir araya geldi. Atış, Amerika ve Avrupa’da artık bir sektör haline gelen rekabet casusluğunun Türkiye’de uygulanışı ve lojistik sektöründe ne şekillerde karşılaşılabileceği ile ilgili bilgi verdi.
• “Stratejik Partnership: Nestlé Bakış Açısı” başlıklı sunumuyla katılımcılar ile buluşan Nestlé Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Emre Üçöz, tedarik zinciri uygulamalarına ilişkin Nestlé uygulamalarını katılımcılara aktardı.
• Filiz Gıda Tedarik Zinciri Direktörü Murat Bozkurt, lojistik sektöründe dış kaynak kullanımı, sorunlar ve çözüm önerilerini aktardığı sunumunda birkaç yıl önce Filiz Gıda’da uygulanmaya çalışılan fakat başarılamayan outsourcing uygulamalarını aktardı ve bu çalışmalar kapsamında “yapılmaması” gerekenleri katılımcılar ile paylaştı.
• L’oreal Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Erhan Tunçbilek ise “Verimli Dağıtım Merkezi Kapasite Planlaması ve Dağıtım Merkezlerinde Güvenlik Uygulamaları”na ilişkin deneyim ve bilgilerini aktardığı sunumunda günümüzde depolama ihtiyacının artması ve bunun yarattığı sonuçların yanı sıra depolama kapasitesi tahmini, uygulanabilecek acil ve dönemsel çözümler, dış kaynak kullanımı, sabit giderleri azaltma, deprem, yangın ve iş güvenliği önlemleri ve dış güvenlik gibi konularda katılımcılara bilgi verdi.
• Philip Morris SA Dağıtım ve Lojistik Müdürü Hamdi Mergen, Network deseni, dağıtım planlaması, stok rotasyonu, olası alan gereksinimlerinin en aza indirgenmesi, olası artan insan gücünün karşılanması ve etkin kullanımı, dağıtım maliyetlerinden kazanımlar, kablosuz depo iletişimi gibi lojistik optimizasyonu uygulamalarını aktardı.
• DHL Exel Supply Chain Sağlık Bölümünde İş Geliştirme Müdürü olarak görev alan Beytullah Özdemir, Sağlık Sektöründeki Tedarik Zinciri Çözümlerini katılımcılar ile paylaştı.
• McDonald’s Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Murat Üngün lojistik yönetiminde dış kaynak kullanımı, sipariş – stok yönetimi ve yüzde yüz müşteri memnuniyeti, soğuk zincir ve gıda güvenliği, izlenebilirlik sistemleri üzerine bilgi verdi.
• Okan Üniversitesi Lojistik Bölüm Başkanı Metin Çancı, Kentsel Lojistik Planlaması ile ilgili uygulamaları katılımcılara aktardı.
tedarik zincirleri arasında gerçekleşiyor”
Bugün Türkiye’de lojistik sektöründe gerçekleştirilen en önemli organizasyon olarak nitelendirilen Lojistik Yönetimi Zirvesi’nin sekizincisi HRdergi Genel Müdürü Alper Toper’in yaptığı açılış konuşması ile başladı. Toper’in ardından, kürsüye çıkan ilk isim ünlü tiyatro sanatçısı Ali Poyrazoğlu oldu. “Gönülden Gönüle Lojistik Destek: Yaşam Lojistiği” başlıklı sunumuyla katılımcıların oldukça keyifli bir saat geçirmesini sağlayan Poyrazoğlu’nun ardından kürsüyü INSEAD Fransa Teknoloji ve Operasyonlar Bölüm Başkanı Prof. Enver Yücesan devraldı.
“Tedarik Zincirlerinde Eşgüdüm” konulu sunumuna günümüzde rekabetin firmalar arasında değil tedarik zincirleri arasında gerçekleştiğine dikkat çekerek başlayan Yücesan, konuşmasında tedarik zincirlerinde eşgüdüm eksikliğinin maliyetinin hesaplanması, eşgüdümü özendirici çalışmalar ve eşgüdümü sağlamak için hazırlanabilecek önlemleri katılımcılar ile paylaştı. Yücesan, konuşmasının sonunda iyi bir yöneticinin hem iyi bir mühendis hem de ekonomist gibi düşünmesinin şart olduğunu da sözlerine ekledi.
Zirvenin ilk gününde öğle yemeğinin ardından başlayan paralel oturumlarda Anadolu Oditoryumunda kürsüye çıkan isim “Elektronik sektöründe yeni sorunlar ve yeni fırsatlar: B&O’nun stratejileri” başlıklı sunumu ile Katrine Dreyer Kattenhoej oldu. Bang&Olufsen Operations Kıdemli Yöneticisi Kattenhoej, sunumunda high end (üst uç) perakendecilikteki talepleri karşılamak için oluşturulmuş teknolojik çözümlere dayalı tedarik zinciri yönetimi konsepti üzerine yoğunlaştı.
Kattenhoej, bunların yanı sıra Bang&Olufsen’de karşılaşılan bazı sorunlara bağlı olarak geliştirilen lojistik konseptlerini ve tedarik zinciri takımını nasıl oluşturduklarını katılımcılar ile paylaştı.
Potansiyel bir fırsat alanı: Lojistik
Günün ilk paralel oturumda Marmara Salonu’nda katılımcılar ile buluşan bir isim de Pınar Gıda Grubu Merkezi Planlama ve Lojistik Direktörü Ahmet Viçin oldu. Viçin, “Lojistik Sektöründe Potansiyel Fırsatlar” başlıklı sunumu ile lojistik sektöründe iyileştirmeye açık noktalar, potansiyel fırsatlar ve ana problemlerin yanı sıra Pınar Gıda Grubu’nun tedarik zinciri ve verimlilik yönetimi uygulamaları ve lojistik proje uygulamalarını da katılımcılara aktardı.
“Lojistik sektöründe iş gücü devrinin önüne geçilmeli”
Zirvede, sektördeki insan kaynaklarının durumu konusuna da değinildi. Katılımcılarla deneyimlerini paylaşan İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Murat Erdal, lojistik sektöründe eleman sirkülasyonunun yapılan yatırımın geri dönüşünü oldukça etkilediğini ve bu konuda İnsan Kaynakları departmanlarına da önemli görevler düştüğünü hatırlattı. Erdal, lojistik sektöründe hizmet veren firmaların çoğunun ayrı bir İK departmanına sahip olmadığını belirtirken İnsan Kaynaklarına özel bazı uygulamaların sorumluluğunun en kısa zamanda filo yönetimi birimlerinden alınması gerektiğini de söyledi.
Erdal ayrıca Karayolu Yönetmeliği’nden sonra araç sayısında önemli bir artış yaşandığına dikkat çekerek, geçtiğimiz altı yılda lojistik hizmet üreten firmalar ile beraber gerçekleştirdiği çalışmalardan edindiği bir takım deneyimleri katılımcılara aktardı.
Migros’tan RFID Test Merkezi uygulaması
Son günlerde özellikle perakende sektöründeki lojistik ve tedarik zinciri konularının kilit noktası olarak bilinen RFID konusunu zirvede Migros Türk’ün Lojistik Planlama ve Destek Yöneticisi Sedef Nasuhioğlu anlattı.
Nasuhioğlu, Türkiye’de RFID’nin Migros lojistik süreçlerinde uygulanabilirliğinin test edilmesi ve tedarikçi firmaların kendi ürünleri ve kolileri ile ilgili RFID testleri yapmasına olanak sağlanması amacı ile oluşturulan RFID Test Merkezi’nin kuruluşunu ve işleyişini katılımcılar ile paylaştı.
Nasuhioğlu, RFID ile birlikte satın alımı yapılan ürünlerin en verimli şekilde, sıfır operasyonel hata ile müşterilerin hizmetine sunulduğunu ve ürünlerin Migros dağıtım merkezine girişinden mağaza rafına ulaşıncaya kadar tüm süreçlerinde izlenebilirliğinin ve operasyonel verimliliğinin sağlandığını ifade etti.
Zirvede test sonuçlarını da ürün bazında detaylı olarak anlatan Nasuhioğlu, perakende sektöründe tam kapsamlı RFID etiket kullanımının ancak ürünün üretiminden itibaren tüm süreçlerde RFID teknolojisine odaklı, paylaşımcı çalışmaların artırılması ile mümkün olduğunu vurguladı.
Zirvede görüşlerini aktaran bir diğer akademisyen de Knoxville’deki Tennessee Üniversitesi’nde Lojistik alanında öğretim üyesi olarak görev yapmakta olan Dr. Funda Şahin oldu. “Lojistiğin Sınırlarını Genişletmek: Bir Süreç Yaklaşımı” başlıklı sunumu ile katılımcılar ile buluşan Şahin, sunumunda değer zincirinden öğrenilen dersler, tedarik zinciri yönetiminde gelişen süreç yaklaşımı ve bu sürece ne kadar hazırlıklı olunduğu gibi konularda bir sunum gerçekleştirdi.
Özelleştirmeler gündeme geldi
Birinci günün sonunda gerçekleştirilen panelde ise konu liman özelleştirmelerinde ülke olarak ne kadar başarılı olduğumuzdu. Moderatörlüğünü Marlim Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Gürgeç’in yaptığı panele Altaş Yönetim Kurulu Başkanı Altan Köseoğlu ve Arkas Holding Liman Hizmetleri Grup Başkanı Hakan Genç katıldı.
Türkiye’de liman özelleştirmelerinde gelinen noktanın, bugüne kadar gerçekleştirilen ve yapılması gerekenlerin masaya yatırıldığı panele katılan konuşmacılar Türk limanlarının ithalata ve ihracatına hizmet veren stratejik noktalar olduğunu ifade ederek geçtiğimiz bir yıl içinde yapılması gereken özelleştirmelerin hiç birinin gerçekleştirilmemesinin büyük kayıp olduğunu belirtti.
Panelde ele alınan bir diğer konu da liman özelleştirmelerinin nasıl, neden ve kimler için yapılması gerektiği konusuydu. Hakan Genç bu konuda kaynak ihtiyacının, Türkiye’nin büyüme hedeflerinin iyi bir şekilde belirlenmesi gerektiğini söyledi. Bununla birlikte her bir liman özelleştirmesi için standart bir politika uygulanmasının da doğru olmadığına değinen Genç ve Köseoğlu, Türkiye’deki her bir limanın birbirinden farklı karakteristiklere sahip olduğuna dikkat çekerek, bu limanların her biri için ayrı birer politika belirlenmesi gerektiğini savundu.
Liman özelleştirmelerinde, işe başlamadan önce ciddi bir politika belirlenmesi gerektiğini savunan konuşmacılar bugüne kadar yaşananların mutlaka objektif bir şekilde değerlendirilerek limanları artık birer meta olarak görmekten en kısa zamanda vazgeçilmesi gerektiğini belirtti.
Lojistikte bir uygulama: CIBA Vision
Zirvenin ikinci günü ise zirve başkanı Prof. Enver Yücesan’ın yaptığı ilk gün değerlendirmesi ile başladı. Yücesan’ın yaptığı değerlendirmenin ardından günün ilk sunumunu gerçekleştirmek üzere kürsüye çıkan isim CIBA Vision GmbH Yürütme Kurulu Başkanı Dietrich Fechner oldu.
Merkezi Atlanta’da bulunan, optik ve göz tedavisi konusundaki AR-GE çalışmalarında dünya lideri olan CIBA Vision’ın en büyük dağıtım operasyonu olan Avrupa Kolunu (Eurologistics) temsil eden Fechner, sunumunda her gün 20 ülkeyi ve 31 bin siparişi kapsayan tedarik zinciri sisteminin nasıl sorunsuz, esnek ve güvenilir bir şekilde çalıştığını katılımcılar ile paylaştı. Fechner ayrıca bu sistemin farklı kültür, müşteri ihtiyaçları ve pazar şartlarına nasıl adapte edildiğini de ayrıntıları ile anlattı.
Lojistik sektöründe değerler değişiyor
Fechner’in ardından kürsüyü devralan Borusan Lojistik Genel Müdürü Kaan Gürgenç konuşmasına lojistik sektörünün gelişmesi için ihtiyaç duyulan faktörlere değinerek başladı. Gürgenç, özellikle hızın rekabet gücündeki rolünü vurguladı ve şunları söyledi:
“Artık bilginin hızla yayıldığı, paylaşıldığı; rekabetin giderek globalleştiği bir dünyada yaşıyoruz. Lojistik sektöründe ülkemizde yabancı şirketlerin çalıştığı gibi, bizler de yurtdışında faaliyet gösterebiliyoruz. Rekabet alanımız genişledikçe hızla değişen müşteri beklentilerini hızla karşılamamız önem kazanıyor.
Bize rekabet gücünü kazandıracak hıza ulaşabilmemiz için değişime ayak uydurmamız gerekiyor. Bunun için hedefe, planlamaya; ekipman, prosedür, kontrol ve iyileştirmeye ihtiyacımız var. Lojistik şirketlerini geleceğe taşıyacak vizyon ve stratejilerinin belirsizliklerinden arındırılması ile büyüme yönünde rotamızı koruyabileceğimize inanıyorum.”
Lojistik sektöründe yaşanan hızlı değişime de dikkat çeken Gürgenç konuşmasına şöyle devam etti: “Lojistik sektöründe rekabet gücü için daha önce iyi bir ekip, iyi bir sistem ve iyi varlıklara sahip olunması önem taşıyordu. Şimdi ise varılmak istenen yönün bilinmesi, iyi ekibin, sistemin ve varlıkların hedefe yönlendirilmesi, kaynakları kullanma ve hedeflere ulaşma hızının öneminden söz ediyoruz. Bize, Türk lojistik sektörünü dünyada hak ettiği yere taşımak için değişen değerlerin gereklerini yerine getirmek düşüyor.”
Gerek taşıma gerekse tedarik zinciri alanındaki artışı sayısal verilerle ortaya koyan Gürgenç, bugün her şeyin dünden daha hızlı olduğunu ve iş dünyası için artık değerlerin değiştiğini vurguladı. Gürgenç’in sunumunda en dikkat çeken noktalardan biri “Değer Bazlı Yönetim -VBM” konusuydu. Gürgenç, Schumacher örneği ve renkli görüntüler ile katılımcılara keyifli anlar yaşattı.
Arçelik Lojistik Grup Yöneticisi Benay Öztürk, kendi organizasyonlarındaki lojistik konumlandırmasını ve lojistik maliyet optimizasyonu irdeleyen bir sunumla yer aldı. Öztürk, lojistiğin Arçelik’te satın alma, satış, üretim ve finansmanın tam ortasında merkezi bir konumda bulunduğunu ve toplam lojistik maliyeti yönetimi modelinin uygulandığını belirtti.
Toplam lojistik maliyeti yönetiminin nakliye, depolama ve gümrükleme, fabrika çıkış maliyetleri, personel giderleri ve yatırımları kapsadığını ve bu alandaki iyileşmenin malzeme lojistik maliyetleri optimizasyonu, alternatif navlun proje ve dağıtım merkezi optimizasyonu gibi projeleri içerdiğini ifade etti. Arçelik olarak “kazan-kazan-kazandır” ilkesini benimsediklerini ve verimli bir lojistiğin ancak doğru müşteriye, doğru ürünü, doğru zamanda, doğru adette, doğru yerde, doğru durumda, doğru maliyetle gerçekleşebileceğinin altını çizdi.
3M uygulamaları
3M HighJump Direktörü Stanley Chew, zirvede katılımcılara şirketlerine uygun tedarik zinciri yazılım çözümleri oluşturma konusunda bilgiler ve detaylar sundu. Chew, tedarik zinciri kapasitelerini doğru yönetebilmek için tek kanallı tedarik zincirinin işe yaramadığını, gerekli olan farklı yazılım unsurları gözden geçirmek gerektiğini ve ayrıca mükemmel bir tedarik zincirine ulaşmada bu farklı yazılım unsurlarının ortak bir etkileşim içinde olmalarının gerekliliği vurguladı.
Sunumda 3M’deki uygulamalardan da bahseden Chew, ROI’nın lojistik ve tedarik zincirinde operasyonel süreçleri kolaylaştırdığını ve bunun da lojistiğin rekabette anahtar haline getirdiğini belirtti.
Zirvede dikkat çeken konuşmacılardan biri de uluslararası tedarik zinciri yönetimi üzerine bir sunum gerçekleştiren DHL Uluslararası Tedarik Zinciri Grubu Bölge Yönetim Direktörü Mick Jones oldu. Jones, tüm şirketlerin tedarik zincirini yan bir departman veya iş süreci olarak değil bir değer ve bütün olarak değerlendirmesi gerektiğini belirtti. Global kaynak kullanımına değinirken Türkiye ve Çin arasındaki kalite farklılığına da dikkat çeken Jones Türkiye’nin dünya tedarik zincirinde daha kaliteli, daha yenilenebilir ve daha güvenilir bir kaynak istasyonu olduğunun altını çizdi.
İki gün süren 8. Lojistik Yönetimi Zirvesi, Tedarik Zinciri Yönetimi’nde bir düşünce lideri olarak görülen Kate Vitasek’in “Tedarik Talep Sıralama Uyumsuzluğu ve Çözüm Önerileri” başlıklı sunumu ile sona erdi. Vitasek sunumunda birçok firmanın tedarik ve talepleri eşleştirirken bir takım sabit sorunlar yaşadığına değiniyor. Vitasek bu sorunların başında envanterleri azaltırken aynı zamanda standart stoklarını nasıl azaltılacağının bilinmememsi olduğunu söylüyor. Vitasek ayrıca bireysel ürünlerin hızla yayılması ve bunlara olan taleplerin de doğru orantılı artmasıyla daha da karışık bir hal aldığını sözlerine ekledi.
Bu sorunları çözmek için ise tedarik ve ürün eşleştirilmesi arasında dikkatli bir eşleştime yapılması gerektiğini söyleyen Vitasek, şu an bile çok az sayıda şirketin ürüne en uygun üretim ve dağıtım stratejilerine temel oluşturacak talep sıralaması gerçekleştirdiğini belirtti. Vitasek konuşmasını örnek uygulamalar ile sonlandırdı.
YILIN BULUŞMASINDA 26 KONUŞMACI, 12 OTURUM
8. Lojistik Zirvesi’nde, iki gün boyunca 26 konuşmacı katılımcılar ile buluşarak fikirlerini aktardı. Zirvede kürsüde yer alan diğer isimler şöyle:
• Zirvenin paralel oturumları kapsamında katılımcılarla buluşan ilk isim Avukat Egemen Gürsel Ankaralı oldu. “Yasalar Işığında Lojistik Yönetiminde Son Durum” başlıklı sunumuyla katılımcılar ile buluşan Ankaralı, tedarik zinciri yönetiminde hizmet alan ve hizmet veren tarafların hak ve sorumluluklarını belirleyen çerçevelerin yanı sıra sorumlulukların paylaşımına ilişkin bir takım örnekler ve son bir yılda lojistik mevzuatında yapılan değişiklikler ve yaşanan gelişmeleri katılımcılara aktardı.
• Zirvede paralel oturumlarda görüşlerini aktaran bir diğer isim de Lojistik Yönetimi Danışmanı Atilla Yıldıztekin oldu. “Lojistik Sektöründe Yeni Uygulamalar” başlıklı sunumu ile katılımcılar ile buluşan Yıldıztekin, 21. yüzyılın en hızlı gelişen sektörleri arasında yer alan lojistiğin gelişiminin küreselleşme, bilişim ve yeni teknolojilerin iş yapış süreçlerinde uygulanmasına bağlı olduğunu ifade etti. Yıldıztekin ayrıca, tedarik zinciri içindeki malzemenin ve servis hizmetlerinin doğru yönetimi için uygulanan simülasyon, ABC, mobil iletişim, optimizasyon, benchmarking, CPFR, e-Lojistik gibi uygulamaları aktardığı sunumunda şu anda farklı projelerde kısmen uygulanan bu tekniklerin gelecekte lojistik sektöründeki hizmetlerin vazgeçilmez elemanı olacağını da öngördü.
• İzmir Ekonomi Üniversitesi Lojistik Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tunçtan Baltacıoğlu da Lojistik Yönetimi Zirvesi’nde katılımcılar ile deneyimlerini paylaşan akademisyenlerden biriydi. Baltacıoğlu, özellikle son yıllarda önem kazanan “yalın üretim” bakış açısının ve buna bağlı esasların tedarik zinciri yönetimine adaptasyonunun zincirdeki tüm birimlerin ve faaliyetlerinin etkinliğinin artırılması için büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Baltacıoğlu ayrıca günümüz işletmelerinin rekabetçi avantaj sağlayabilmelerinin yolunun da yalın tedarik zinciri yönetimi ile ulaşılacak lojistik alanındaki başarılardan geçtiğini de ifade etti.
• Prometheus Danışmanlık Genel Müdürü Yücel Atış da Lojistik Sektöründe Rekabet Casusluğu başlıklı sunumuyla katılımcılar ile bir araya geldi. Atış, Amerika ve Avrupa’da artık bir sektör haline gelen rekabet casusluğunun Türkiye’de uygulanışı ve lojistik sektöründe ne şekillerde karşılaşılabileceği ile ilgili bilgi verdi.
• “Stratejik Partnership: Nestlé Bakış Açısı” başlıklı sunumuyla katılımcılar ile buluşan Nestlé Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Emre Üçöz, tedarik zinciri uygulamalarına ilişkin Nestlé uygulamalarını katılımcılara aktardı.
• Filiz Gıda Tedarik Zinciri Direktörü Murat Bozkurt, lojistik sektöründe dış kaynak kullanımı, sorunlar ve çözüm önerilerini aktardığı sunumunda birkaç yıl önce Filiz Gıda’da uygulanmaya çalışılan fakat başarılamayan outsourcing uygulamalarını aktardı ve bu çalışmalar kapsamında “yapılmaması” gerekenleri katılımcılar ile paylaştı.
• L’oreal Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Erhan Tunçbilek ise “Verimli Dağıtım Merkezi Kapasite Planlaması ve Dağıtım Merkezlerinde Güvenlik Uygulamaları”na ilişkin deneyim ve bilgilerini aktardığı sunumunda günümüzde depolama ihtiyacının artması ve bunun yarattığı sonuçların yanı sıra depolama kapasitesi tahmini, uygulanabilecek acil ve dönemsel çözümler, dış kaynak kullanımı, sabit giderleri azaltma, deprem, yangın ve iş güvenliği önlemleri ve dış güvenlik gibi konularda katılımcılara bilgi verdi.
• Philip Morris SA Dağıtım ve Lojistik Müdürü Hamdi Mergen, Network deseni, dağıtım planlaması, stok rotasyonu, olası alan gereksinimlerinin en aza indirgenmesi, olası artan insan gücünün karşılanması ve etkin kullanımı, dağıtım maliyetlerinden kazanımlar, kablosuz depo iletişimi gibi lojistik optimizasyonu uygulamalarını aktardı.
• DHL Exel Supply Chain Sağlık Bölümünde İş Geliştirme Müdürü olarak görev alan Beytullah Özdemir, Sağlık Sektöründeki Tedarik Zinciri Çözümlerini katılımcılar ile paylaştı.
• McDonald’s Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Murat Üngün lojistik yönetiminde dış kaynak kullanımı, sipariş – stok yönetimi ve yüzde yüz müşteri memnuniyeti, soğuk zincir ve gıda güvenliği, izlenebilirlik sistemleri üzerine bilgi verdi.
• Okan Üniversitesi Lojistik Bölüm Başkanı Metin Çancı, Kentsel Lojistik Planlaması ile ilgili uygulamaları katılımcılara aktardı.
