Ekser Danışmanlık
Ekser Danışmanlık’ı tanıyabilir miyiz?
1984 yılında kurulan Ekser Danışmanlık, Türkiye’deki eğitim ve danışmanlık sektörünün ilk kuruluşlarından birisi olarak, ihtisası olan Yönetim Danışmanlığı ve Yöneticilik Eğitimi konularında yurt içi ve dışında değişik sektörlerden çeşitli firmalara hizmet sunuyor. Ekser Danışmanlık, yönetim, pazarlama/satış ve bireysel gelişme konularında, bugüne kadar değişik kademelerden 10,000’in üzerinde katılımcıya seminer veriyor. Danışmanlık faaliyetlerindeyse, kuruluşundan bu yana Ekser Danışmanlık 200’den fazla projeyi tamamlamıştır. Ekser Danışmanlık, uluslararası standartlarda, en iyi araştırma ve gelişmeleri yansıtan know how’ı müşterilerine sunabilmek amacıyla, çeşitli yurtdışı firmalarıyla ilişki içindedir.
Bu firmalara örnek olarak; GRID Organizasyon Geliştirme Programı’nı sürekli olarak geliştiren ve dünya çapında 35 ülkede uygulayan ABD kökenli Scientific Methods Inc. (SMI), dünyadaki en büyük 3 eğitim firmasından biri olan ve hizmetlerini 50 ülkede, 20 dilde, yılda 300,000’den fazla kişiye ulaştıran, ABD kökenli Wilson Learning Corporation (WLC), merkezi İsviçre’de olup Avrupa’nın çeşitli kentlerinde geniş bir temsilci ağına sahip olan “The Business Manager Yönetim Simulasyonu Semineri”yle temsilciliğini yaptığımız Geneva Management Development (GMD), Toplam Verimli Bakım (Total Productive Maintenance TPM) konusundaki hizmetlerimizde işbirliği yaptığımız İtalya kökenli Efeso Consulenza sayılabilir.
Eğitim alanında dünya çapındaki gelişmeleri Türkiye’ye yansıtan Ekser Danışmanlık bu know how’ını kendi geliştirdiği seminerlerin yanısıra, yönetim stratejilerinin geliştirilmesi, organizasyon/reorganizasyon ve yeniden yapılanma, organizasyonel ölçüm sistemleri, iş ve performans değerlendirme sistemleri, Toplam Verimli Bakım (Total Productive Maintenance TPM), senaryo geliştirme gibi danışmanlık konularında da kullanabiliyor.
Ekser Danışmanlık’ın eğitimlerinin özellikleri ve farklılığı...
Temsilciliğini yaptığımız uluslararası kuruluşlar kanalıyla dünya çapında yapılan araştırmaların sonucunda geliştirilen yeni programları Türkiye’ye adapte edebiliyoruz. Bu yeniliklere örnek olarak Wilson Learning seminerlerinin ölçüm sistemleri, saha ve vak’a çalışmaları ve öğrenilenleri uygulamaya/gerçek hayata geçirmeyi sağlayan hareket planlarından bahsedebiliriz.
Satış ilişkilerini sürdüren kadroların müşteri odaklı hizmet vermeleri konusunda mevcut bilgi ve becerilerini geliştirmelerini amaçlayan Wilson Learning Satış Akademisi seminerleri, Yönlendirici Satıcı, Esnek Satıcı, Signature Service: Ayrıcalıklı Hizmetin Anahtarı ve Evet’e Varmak Müzakere Teknikleri ana başlıklarından oluşuyor.
Bu programların ortak amaçları: “Yeterliliğin bilincinde” satıcılar yetiştirmek, edinilen bilgi ve tecrübeleri hayata geçirmek, satış sürecinde müşterinin bakış açısını anlamak ve müşterinin ihtiyaçları konusunda danışman ve problem çözücü yaklaşım, katılımcılara satıcı müşteri ilişkisini ileriye götürecek ve müşteri memnuniyeti yaratacak beceriler kazandırmak, müşteri ile etkileşimde kontrolü elde tutmak ve müşterileri olumlu/doğru yönlendirmek, proaktif olmak ve müşteri ile yakınlaşmak, katılımcılara esneklik becerileri kazandırmak.
En başta alınmasını önerdiğimiz Yönlendirici Satıcı Semineri’nde katılımcılar satışın felsefesini ve yöntemlerini sorun çözücü bir perspektiften açıklayan, bağımsız fakat bütünlük oluşturan 5 ana konuyu işleyecektir. Programın amacı “yeterliliğin bilincinde” satıcılar yetiştirmektir. Bu satıcı etkili satış becerilerini bilen ve uygulayan kişidir. Bunun sonucunda satıcının başarısını doğrudan etkileyen davranış değişiklikleri gelecektir.
Yönlendirici Satıcı Seminerinin tamamlanmasından 3 4 ay sonra katılabilecekleri iki seminerden birisi olan Esnek Satıcı Semineri katılımcılara müşterilerine satış yaparken davranışlarını müşterilerine göre ayarlamaları için gerekli ilişki ve esneklik becerilerini kazandıracaktır.
Yönlendirici Satıcı Semineri’nden 3 4 ay sonra uygulanabilecek olan diğer seminer Signature Service: Ayrıcalıklı Hizmetin Anahtarı Semineri ise her müşteri durumuna (rahat, öfkeli, kararsız, ısrarcı) başarıyla yaklaşmak, her müşteriyi memnun olduğu düzeye getirmek ve sonra da memnun olduğundan emin olmak için özel yaklaşımlar vermektedir. Seminerin bir diğer özelliği sadece satış kadroları için değil, “iç müşteri” kavramını da işlediği için diğer kadrolara da uygulanabilmesidir. Bu program her seviyede hizmet veren çalışanların müşteri memnuniyeti yaratacak becerileri geliştirmelerine ve uygulamalarına yardımcı olur. Signature Service müşterinin sürekli memnuniyetini sağlayarak, tekrar tekrar gelmeleri için gereken “hevesle yaklaşma” ruhunu yaratmak, geliştirmek ve korumak için bir fırsattır.
İnsanlar hayatlarının çoğunu fikir farklılıklarını müzakere ederek geçirirler. İlişkilerinin çoğunda da istediklerini elde etmek uğruna ilişkiyi bozmak çelişkisini yaşarlar, çünkü alışılmış müzakere yöntemleri insanları yıpratır. Müzakerede taraflar sert yada yumuşak davranır ve görüşmeden galip ya da yenik, çoğunlukla zedelenmiş bir ilişki ile çıkarlar.
Evet’e Varmak Müzakere Teknikleri Semineri ise her iki tarafında kazançlı çıktığı anlaşmalara ulaşmayı sağlayan “ilkelere dayalı müzakere” anlayışını ortaya koymaktadır. Bu seminer katılımcılara “İlkeli Müzakere” stratejisinin beş basamağını bilgi ve uygulama olarak kazandırmaktadır.
Wilson Learning seminerleri sonunda katılımcının iş hayatında uygulaması amacıyla bir hareket planı taslağı sunulmakta, katılımcı bu planı yöneticileri ve çalışma arkadaşlarıyla paylaşarak onların da desteğini alabilmektedir. Seminerlerin bu yapısı sayesinde firmalar geliştirilebilecek yönlerini ve güçlü yönlerini görerek, varolan bilgiler yeni bilgilerle tamamlıyorlar. Seminerlerin interaktif yapısıyla geliştirilebilecek yönler üzerinde çalışmak için oluşan motivasyon, hareket planları sayesinde bu seminerden uzun süre sonra bile günlük iş hayatında devam ediyor ve katılımcılar öğrendiklerini uygulayabiliyorlar.
Wilson Learning’in bir diğer özelliği de seminerlerin yüksek sayıda çalışana uygulanacağı durumlarda firmaların kendi içlerinden seçtikleri eğitimcilerin bir Eğitimci Yetiştirme Programı’ndan geçirilerek o firma içinde eğitimi vermelerinin sağlanabilmesidir.
GRID Organizasyon Geliştirme Programı ise şirketin kültürünü zaman içinde istenen yöne doğru geliştirmek için kullanılıyor. Eğitimci Yetiştirme Programı, GRID Organizasyon Geliştirme Programı için de geçerlidir.
Seminerlerin her kurumun ihtiyaçlarına cevap verebilmesi için seminerin uygulanacağı kadrolarla saha çalışmaları yapıp seminerler “tailor made” hale getiriliyor. Kurumlar hakkında edinilen bu bilgiler gizlilik ilkesi doğrultusundan tamamen o kuruluş için kullanılıyor; ancak Ekser Danışmanlık’ın sektörlere özel birikim ve tecrübelerine katkıda bulunarak müşterilerine daha iyi hizmet sunabilmesini sağlanıyor.
Ayrıca Ekser Danışmanlık, Ürün Yönetimi ve Toplantı Yönetimi gibi seminerleri tamamen firmanın istediği modüller doğrultusunda geliştirebiliyor.
Eğitim programlarının katılımcı hedef kitlesi...
Ekser Danışmanlık, eğitimlerden sadece bilgi transferi değil, becerilerin uygulamaya dönüşmesi yolunda da beklentisi olan, seminerde aktarılanlarla kendisi ve iş dünyası arasında bağlantı kurmak için düşünmeye hazır olan her görev ve kademedeki çalışanlar için seminerler sunuyor. Örneğin, GRID seminerleri arasında yer alan Yöneticilikte GRID Semineri’ne şirketin Genel Müdür ve üst düzey yöneticileri katılırken, Etkili Yönetimin Parçası Olmak Semineri’ne şirketin çalışanlarından eğitimi çok temel düzeyde olanlar katılabiliyor.
Bugüne kadar Ekser Danışmanlık eğitimlerine katılmış olan firmaların veya kişilerin izlenimleri...
Ekser Danışmanlık eğitimlerine katılmış olan firmalar hakkında söylenebilecek en gurur duyduğumuz konu, bizimle bir kere çalışmaya başlayan firmaların diğer eğitim firmalarıyla da çalışmakla beraber mutlaka bizimle de ortak çalışmaya devam etmeleridir. Bizim müşterilerimize gösterdiğimiz sadakat kadar müşterilerimizin bize olan bağlılığı da Ekser Danışmanlık’a güç veren unsurlar arasındadır.
Vurgulamak istediğiniz diğer konular...
Ekser Danışmanlık kendi içinde de eğitime önem veriyor ve çalışanları konuları ile bağlantılı eğitimlere Ekser Danışmanlık içinde ya da dışında katılıyor.
Eğitim ve Danışmanlık çalışmaları ile ilgili öneriler geliştirilirken müşterilerimizin gözünden durumu değerlendirerek yani empati kurarak duruma yaklaşılıyor. Bu yaklaşım her kuruluşun ihtiyacına dönük gerçek çözümlerin üretilmesini sağlıyor.
Eğitimcilerimizin tümü iş dünyasında uzun yıllar çalışmış ve edindikleri tecrübeleri seminerler sırasında paylaşma olanağına sahip kişilerdir. Uzmanlık alanlarına giren konulardaki seminerleri vermek için yurtdışı standartlarına uygun olarak uzun eğitim aşamalarından geçiyorlar.
Müşterilerimizin rekabet ortamında ihtiyaç duydukları veya duyabilecekleri eğitim konuları üzerinde çalışan ve bu çerçevede yeni programları oluşturan Development Departmanımızın müşterilerimize hızlı ve esnek bir şekilde hizmet ulaştırabilmemizde katkısı büyüktür.
Sürekli yeniliğe, değişime önem; değişen rekabet ortamında müşterilerimizin yeni ihtiyaçları ve beklentileri ile oluşuyor. Ekser Danışmanlık olarak bu ihtiyaçları önceden saptamaya çalışıp uygun programları gerek yurtdışından temsilcisi olduğumuz firmalar kanalıyla gerek kendi uzmanlarımızın yaptığı çalışmalarla düzenleyerek müşterilerimizin isteklerine hazırlıklı oluyoruz.
Bu yeniliklere örnek olarak; şirketlerde, kritik konuların tartışılmasına yönelik toplantılar düzenlendiğinde, tüm katılımcıların fikirlerini açıkça ortaya koyması ve grup dinamiği yaratmak amacıyla geliştirilen “The Innovator” sistemiyle katılımcılar, uzaktan kumanda oylama aletleri ve bilgisayar yardımıyla, tartışmalar sırasında belirlenecek konular üzerinde görüşlerini anında iletebiliyorlar. Yeniliklerimize bir diğer örnek, “The Business Manager Yönetim Simulasyonu Semineri” giderek bireylerin daha girişimci olduğu ortamlarda şirketin mali işleriyle ilgili bir sorumluluğu bulunmayan kişilerin de finans konusunda eğlenerek bilgilenebilmeleri için müşterilerimizin talep ettiği bir seminerdir.
Teşekkürler...
Human Resources Dergisi
“Olimpist Yönetici” semineriyle iş dünyasına yeni bir soluk getiriyor !..
“CITIUS ALTIUS FORTIUS”
“DAHA HIZLI DAHA YÜKSEŞE DAHA KUVVETLİ”
Olimpist Sporcular kendi branşlarında zihinsel, ruhsal ve fiziksel olarak içlerindeki yetiyi, düşünsel teknolojileri, uzun çalışmalarla yetenek haline getiren ve deha seviyesine ulaşan, “fair play” ilkesiyle ölümsüzleşen ilahlardır.
Günümüzün modern organizasyonları, acımasız rekabet koşulları içerisinde bir olimpiyat mücadelesinden farksızdır. Ancak süreklilik, güç ve yüksek verimlilik, olimpiyat ruhu içerisinde fair play ilkesiyle takım ruhuna inanmış, içlerindeki olimpik felsefeyi ilke edinen “Olimpist Yöneticiler” ve takım arkadaşları ile mümkün olabiliyor.
“Olimpist Yönetici” ile neyi anlatmaya çalışıyorsunuz?
Olimpist olmak çok yüce bir felsefe, zihin ve ilkeler bütünlüğünü gerektirir. Bunu bir yaşam felsefesi olarak kabul ederek, üstünlüğe ulaşmak isteyen Olimpik Sporcu bu yüce değerlere kendini adayan ve adanmışlık içerisinde davranan kişidir.
Yöneticiye gelince, bildiğiniz gibi Toplam Kalite Yönetimi kaliteye ulaşmayı ve kaliteyi bir yaşam biçimi olarak benimsemeyi öngörüyor.
İş dünyasında da sürekli iyileşmeye ve mükemmelliğe, koşullar ne olursa olsun özellikle olimpik değerler, ilkeler ve felsefeler bilinirse, daha kolay ulaşmak mümkün olmaktadır.
Olimpik Felsefe nedir?
Olimpik Felsefe üç ilkeye dayanır: Daha hızlı, daha uzağa ve daha güçlü. Bugün işletme ve çağdaş organizasyonların hedefi de bu olmalıdır. Rekabette üstün olmak ve süreklilik sağlamak için hızlı olmak zorundasınız. Sonra daha uzağı hedefleyerek vizyonunuzu geniş tutmalı ve daha sonra güçlü olarak bu zirveyi tamamlamalısınız. Dolayısıyla iş dünyasının spor dünyasından öğrenecek çok şeyi var. Özellikle spor dünyası ve olimpiyatlar insanlığın en eski bilinen, hayretle izlenen, insanları büyüleyen muhteşem organizasyonlardır. Eğer bunu sporcular yapabiliyorsa, yöneticiler de yapabilir.
Olimpist sporcu yukarıda belirttiğimiz ilkeler doğrultusunda kendisini fiziksel, zihinsel ve kondisyon olarak hazırlar. Bu eğitim çok üst düzeyde sürekli yapılmaktadır ve buna “Mükemmellik Eğitimi”denir.
Olimpik felsefe insanın dışardan hiçbir güç ve yardım almadan sahip olduğu doğal yetileri yetenek haline getirerek yarışan, ilkeli, ahlaklı, özsaygısı büyük ve vizyonu geniş bireylerden oluşuyor. Olimpik felsefenin temeli “Fair Play” ilkesidir. Bunları iş yaşamına şöyle açıklayabiliriz:
Fair Play; eşitlik içerisinde temel etik değerlerle var olmak demektir. Bunun özü sürekli kendinizi mükemmelliğe adamak ve bu yolda sürekli yeni teknolojilerle kendini yenilemek, müşteriye en iyiyi verme çabası içinde olmak ve bunu yaparken çevreden başlayıp çalışanlara kadar uzanan süreçte herkesin kazanmasını amaçlayan süreçler bütünüdür. Kimseyi kandırmadan, rakiplere saygı duyarak ilkeli rekabet ve bunun sonucunda kazanmak demektir.
NLP’nin ( Neuro Linguistik Programming) bu çalışmada yeri nedir?
NLP, bugün ABD başta olmak üzere Dünyanın önde gelen firmalarında her düzeyde yoğun bir biçimde uygulanıyor. NLP, mükemmelliği yeniden oluşturur ve insanların mükemmelliğe nasıl ulaşacağını gösterir. NLP iletişim ve liderlikte, insanları anlamakta ve yüceltmekte çeşitli teknik ve teknolojiler sunarak başarıya giden yolda insana güç verir.
“Olimpist Yönetici” semineri verdiğim her firmada ve karşılaştığım topluluklarda büyük ilgiyle karşılanıyor. İnanıyorum ki “Olimpik Yönetici” iş dünyamıza yeni bir soluk getirecek ve toplam başarılarımızda büyük rol üstlenecektir.
OLİMPİST YÖNETİCİ SEMİNERİ
Amaç
Seminer yöneticilere sporcuların gizemli dünyasını açarken, onların mükemmelliği yakalamalarındaki uygulamaları, inançları ve disiplinlerini keşfetme olanağı sunacak. 21. Yüzyılın başarı teknolojisi olan NLP dinamiğiyle kişisel ve iş dünyasında mükemmelliğe yolculuğu konusunda ipuçlarını içeriyor.
İÇERİK
* Zaferin saati * Olimpik meşale * Kendini bulmaya yolculuk (Misyon, vizyon ve değerler) * İlahlar iş başında * Zaferin çelengi * Mükemmeli yaratmak * Düşünceyi anlamak * Ustalık sanatı * Engeller, zorluklar ve korkuların anatomisi * Rakipleri anlamak * Zaferin teknolojileri (NLP)
KİMLER KATILABİLİR: Yönetici konumunda çalışan herkes
EĞİTMEN: Dr.Turgay Biçer
TARİH: 28 Nisan, 12 Mayıs, 9 Haziran
YER: Yataş Toplantı ve Eğitim Merkezi
SÜRE: 1 Gün (09:30 17:00)
ÜCRET: 30.000.000. TL.+KDV, 25.000.000 TL. + KDV Human Resources Dergisi abonelerine
KATILIMCI SAYISI: 30 Kişi ile sınırlıdır.
YÜKSEK KONSANTRASYON
* En son ne zaman gerçekten kendinizi tüm benliğinizle işinize verebildiniz ?
* Verimlilik yüzdeniz ne kadar ?
* İçinde bulunduğunuz anda mı yoksa başka zaman boyutlarında mı yaşıyorsunuz ?
* Kendinize ve başkalarına yabancılaşmaya başladınız mı?
* Gittikçe her şey daha mı zorlaşıyor ?
* Zihninizi güçlendirin, kaslarınızı gevşetin ve pozitif enerji ile dolun...
* Hemen şimdi burada ve HERZAMAN..
Human Resources Dergisi, kişinin yukarıdaki sorularına yanıt oluşturabilecek ve çözüm üretmesine yardımcı olacak yöntem ve disiplinleri içeren “Yüksek Konsantrasyon” seminerini sunuyor..
Dr.Turgay Biçer’in “Yüksek Konsantrasyon” ve seminer ile ilgili görüşleri.
İş dünyasında konsantrasyonun önemi...
Konsantrasyon bugüne kadar çok ihmal edilmiştir. Formal eğitimlerde üzerinde durulmayan fakat asıl başarıda insanın sahip olması gereken en önemli becerilerden birisidir. Dolayısıyla konsantrasyon becerisine sahip kişiler daha verimli ve daha üretken olabiliyor.
Kişisel ve örgütsel başarıda konsantrasyonun önemli bir yeri var. Konsantrasyon eksikliği yüzünden bireyler kendilerini işlerine veremiyor, iyi ilişkiler geliştiremiyor ve potansiyel güçlerini yeterince kullanamıyorlar.
Konsantrasyon ile iş verimliliği arasındaki bağlantı...
İşletmelerde üretim ve çalışma arasında kaybolan saatleri düşünün. İnsanlarla çalışıyorsunuz. İş yaşamında insanlar genellikle yoğun bir tempo içindeler. Bu yoğun tempoda yorulur ve dinlenme gereği duyarlar. Belirli zamanlarda insanların dikkatinin yoğunlaşabilmesi güçleşir. Bunun sonucunda konsantrasyon sağlanamadığı için verimlilik düşer.
AMAÇ
Seminer, bireysel ve örgütsel olarak başarıyı hedefleyen, öğrenen bireylerin konsantrasyonlarını geliştirmeyi, korumayı ve istenildiği ölçüde kullanmayı içeren teknik ve disiplinleri içeriyor.
İÇERİK
* Mükemmel güç “BEYİN” * Zihin ve vücut ilişkileri * NLP ve zihni kullanma sanatı * İdeal performans durumu * Konsantrasyon ve Gevşeme Teknolojileri
KİMLER KATILABİLİR:
Şirket bünyesindeki herkes
Seminer şirketlere özel olarak da verilebiliyor.
EĞİTMEN: Dr.Turgay Biçer
TARİH: 7 Mayıs, 21 Mayıs, 4 Haziran, 18 Haziran
YER: Yataş Toplantı ve Eğitim Merkezi
SÜRE: Yarım Gün 13:30 17:00
ÜCRET: 20.000.000. TL.+KDV, 15.000.000 TL. + KDV Human Resources Dergisi abonelerine
KATILIMCI SAYISI: 20 Kişi ile sınırlıdır.
Dr. Turgay Biçer
Dr. Turgay BİÇER, Spor Bilimleri Uzmanı, Yönetim Bilimleri Doktoru, Mentör NLP Practitioner.Biçer, İngiltere ve Amerika’da Yönetim Bilimi ile ilgili çalışmalarının yanı sıra başarının temeli olan zihinsel antrenman ve NLP konularında çalışmalarda bulundu. John Seymour Enstitü’den NLP Practitioner sertifikasını aldı.
Biçer, Türkiye’de sporda zihinsel antrenman konusuna yeni boyut getirdi ve mentörlük konusunda önderlik etti. Biçer halen Marmara Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak çalışmakta, Ümit Milli Futbol takımında mentörlük yapmakta, çeşitli fakültelerde kendisinin organize ettiği kişisel gelişim dersleri vermektedir. Milli düzeyde sporcu ve kulüplere mentörlük ve eğitim seminerleri, Futbol Federasyonu teknik direktörlük ve antrenörlük kurslarında eğitmenlik, çeşitli gazete ve dergilerde yazıları yayınlanmakta ve çeşitli televizyon programlarında konuşmacı olarak yer almasının yanı sıra ; iş dünyasına kişisel gelişim, performans geliştirme, stres yönetimi ve NLP konularında yurt içinde ve yurt dışında seminerler vermektedir.Biçer’in Sistem Yayıncılık tarafından yayınlanmış Doruk Performans kitabı bulunmaktadır.
I. EĞİTİMCİLER ZİRVESİ
Human Resources Dergisi
İlk defa tüm eğitimcileri biraraya getiriyor!
* ORGANİZASYONLARIN HEDEFLERİNE ULAŞMASINDA EĞİTİMİN
ÜSTLENDİĞİ YENİ ROL..
* ŞİRKETLER EĞİTİM ŞİRKETLERİNDEN NE BEKLİYOR?
* EĞİTİM ŞİRKETLERİ, ŞİRKETLERDEN NE BEKLİYOR?
* EĞİTİM İHTİYAÇLARININ BELİRLENMESİNDE YENİ UYGULAMALAR
* ŞİRKETE MAKSİMUM KATKI OLARAK GERİ DÖNEBİLECEK EĞİTİMİN
TASARLANMASI
* EĞİTİM KAYNAKLARI YAKLAŞIMI
* STRATEJİK BİR BİRİM OLARAK “EĞİTİM BÖLÜMLERİ” MALİYET MERKEZİ
OLMAKTAN ÇIKIP KAR MERKEZİNE NASIL DÖNÜŞÜR?
* ÖRNEK ŞİRKET UYGULAMALARI...
konularında uzmanların görüşleri ve deneyimlerini paylaşacağınız
Ana Oturumlar ve Paralel Oturumlar’dan oluşacak
I. Eğitimciler Zirvesi’ne bekliyoruz.
10 11 Haziran 1998 İstanbul
Ayrıntılı bilgi için Hande Patır Tel: 0.216.386 51 37
HUMAN RESOURCES DERGİSİ SÖKE’DE
SÖKE GENÇ İŞ ADAMLARI DERNEĞİ (SÖGİAD)’IN
KONUĞU OLDU...
Human Resources Dergisi SÖGİAD’ın daveti üzerine 14 Mart Cumartesi günü dernek yönetimi ve üyelerine bir sohbet toplantısı düzenledi.
Sohbet toplantısının konuşmacısı İNKADE (İnsan Kaynakları ve Yönetim Derneği) Kurucu Başkanı Yücel Atış oldu. Atış sohbet toplantısında; yönetimde yeni trendler, aile şirketlerinde yönetim, teknoloji yönetim çatışması, profesyonel patron, küreselleşme ve şirketlere etkileri konuları üzerinde durdu.
Yücel Atış, katılımcıların Söke’de kalkınma ve gelişmeyi sağlayacak ne tür yatırımlara yönelebilecekleri sorularına Türkiye’den ve dünyadan örneklerle yanıt verdi.
HUMAN RESOURCES DERGİSİ
ÜNİVERSİTE KONFERANSLAR DİZİSİ MART’98
MARMARA ÜNİVERSİTESİ’NDE YAPILDI.
Human Resources İnsan Kaynakları ve Yönetim Dergisi Üniversite öğrencileri için düzenlediği konferanslar dizisinin üçüncüsünü Marmara Üniversitesi’nde gerçekleştirdi.
“Başarılı Bir Kariyer İçin” konulu konferansın konuşmacısı Texas Instruments İnsan Kaynakları’ndan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Charles (Chuck) Nielson’dı.
Nielson konferansında; başarılı organizasyonlar için insan faktörünün önemi, etkili insan yönetimi, başarılı bir kariyere ulaşmayı sağlayan önemli kriterler ve yapılan işten gurur duymak başlıkları altında deneyimlerini ve bilgisini öğrencilerle paylaştı.
Human Resources Dergisi’nin UPS (Unıted Parcel Servıce), YeniYüzyıl Gazetesi ve Marmara Üniversitesi’nin sponsorluğunda düzenlediği konferans tüm üniversitelerden katılan kalabalık bir öğrenci grubu tarafından izlendi.
Human Resources Dergisi Nisan ayında yine öğrencilerin ilgilerini çekeceği bir konu ve konuşmacıyla Üniversite Konferanslar Dizisi’ne devam edecek.
HUMAN RESOURCES DERGİSİ
1. ULUSLARARASI İSTANBUL KİTAP FUARI’NA KATILDI.
Türkiye Yayıncılar Birliği ve İstanbul Fuarcılık tarafından düzenlenen 1. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı 20 29 Mart tarihleri arasında CNR Dünya Ticaret Merkezi’nde yapıldı. Türkiye’nin Dünya Fuarlar listesine giren bu ilk kitap fuarında Human Resorces Dergisi’de yer aldı. Konserler, paneller, söyleşiler, film gösterimleri ve sergiler gibi bir dizi etkinliğin de gerçekleştirildiği fuarda Human Resorces Dergisi’nin standı ziyaretçiler tarafından oldukça yoğun ilgi gördü.
İNSAN KAYNAKLARI’NIN TEMELİNİ ATMAK
23 Mart 1998
The Marmara İstanbulTexas Instruments’ın İnsan Kaynakları’ndan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Dünya çapında İnsan Kaynakları Faaliyetlerinden Sorumlu Başkanı Charles (Chuck) Nielson şirketlerindeki uygulamaları ve deneyimlerini paylaşmak üzere Human Resources Dergisi’nin düzenlediği konferansın konuk konuşmacısıydı.
Türk HavaYolları, UPS (Unıted Parcel Servıce), YeniYüzyıl ve Sabah Gazeteleri, Budget Rental Car’ın sponsorluğunda gerçekleştirilen konferans iş dünyasında konuyla ilgili yönetici ve uzmanlar tarafından ilgiyle izlendi. Charles Nielson konferansına Texas Instruments’ın Yönetim Kurulu Başkanı Pat Haggerty’nın şu sözleriyle başladı:
“Texas Instruments’da biz, kendisine değerli çabalarda bulunma fırsatı tanıyarak, insan doğasını yücelten koşulların yaratılmasını bir yönetim sorumluluğu olarak kabul ettik. Bunu, TI’daki bireylerimizin bizim en değerli varlıklarımız olduğu inancı ile ve tarih boyunca insanlarını motive eden ve katkılarının en yüksek seviyesini alabilene kadar onları geliştiren kuruluşların hayatta kalabilmiş oldukları bilgisi ile yaptık. Bugün iş dünyasındaki en büyük israf, duyarsız liderler tarafından, enerji ve hırslarını çalıştıkları şirket yararına kullanmaları önlenen istekli çalışanlardır.”
Nielson’ın konferansında; Tarih boyunca yönetim anlayışı, rekabet gücü olan İnsan Organizasyonunu geliştirmek, TI’da İnsan Kaynakları’nın geleneksel destek fonksiyonundan öncelikli fonksiyon durumuna gelmesinde etkili olan uygulamalar, geçmişte ve bugün İnsan Kaynakları’nın odak noktası başlığı altında Eğitim&Geliştirme, İşe Alma, Ücret,Sağlık Yararları,Çalışanların İletişimi, Farklılıklar, İş/Yaşam Programları, İnsan Kaynakları Yönetimi’ndeki değişikliklerin iş sonuçlarını nasıl etkilediği, TI’da İnsan Kaynakları’nın yeniden tanımlanması ve 1998 yılı öncelikleri, alınan sonuçları, bireysel başarıyı etkileyen faktörler olarak değişim, yenilik / yaratıcılık ve sahiplenme duygusu konularını anlattı. Genel değerlendirme ve soru cevap bölümünde katılımcıların sorularını yanıtladı. Konferanstan alıntılar.
Rekabet Gücü Olan İnsan Organizasyonunu Geliştirmek
1.Adım İnsan Kaynakları Stratejisinin oluşturulduğu organizasyon birimini belirlemek
2.Adım Kilit endüstri trendlerini belirlemek
3.Adım Kilit iş stratejilerini belirlemek
4.Adım İdeal İnsan Organizasyonunuzun özelliklerini belirlemek
5.Adım En az ihtiyaç duyduğunuz özellikleri belirlemek
6.Adım Başlıca İnsan Kaynakları girişimlerini ve uygulamalarını geliştirmek
7.Adım Hareket planlarını belirlemek
8.Adım Sonuçları ölçmek
TEXAS INSTRUMENTS’IN 1998 ÖNCELİKLERİ
* Daha kalıcı bir farklılaşma için kalite stratejileri
* Artan Kar Marjı Yüzdesi
* Planlanmış Bireysel GelişimRekabet Stratejileri Konusunda Dünyanın En Radikal ve Etkileyici Düşünürü
GARY HAMEL
“Geleceği Yaratmak”
4 Mayıs 1998
Kurumunuzu sektörünüzün bir numarası haline getirmek istiyorsanız. Eğer şu anda sektör lideriyseniz ve liderliğinizi sürdürmek istiyorsanız. Hangi yeni alanlara yatırım yapalım sorusuna yanıt arıyorsanız. Farklılığı nasıl yaratalım veya nasıl sürdürelim diye düşünüyorsanız. Yaratıcı pazarlama stratejileri geliştirmek istiyorsanız Gary Hamel’in konferansını kaçırmamalısınız. Gary Hamel olağanüstü etkiliyici bir düşünür ve büyüleyen bir konuşmacı. Tom Peters’dan Philip Kotler’e kadar herkes Hamel’in düşüncelerinden yararlanıyor. “Business” dünyasında etkilemediği hiçbir kurum ve hiçbir yazar yok. Hamel konferansında; somut ve canlı örnekler kullanarak dünya lideri olmanın yollarını ve strateji yöntemlerini anlatacak.
Strateji konusunda bir deha olarak kabul edilen Hamel şu anda dünyanın en gözde işletme “guru”su. The Economist kendisini “dünyanın en önemli strateji gurusu” olarak tanımlıyor. Peter Senge “Batı dünyasındaki en etkileyici strateji düşünürü” tanımlamasını yapıyor.
Competing for the Future (Geleceği Kazanmak) adlı kitabı Business Week, The Economist, The Financial Times, The Washington Post ve pek çok diğer önemli yayın kuruluşlarınca 1990’lı yılların en önemli “business” kitabı olarak kabul ediliyor.
Kurumlarda yaygın hale gelen “temel yetenek” (core competences), stratejik niyet ve stratejik mimari gibi çok önemli kavramların yaratıcısı. Hamel, geleceğin şirketi olmak, büyümek ve öncü olmak isteyen her kurumun her seviyedeki yöneticisine inanılmaz ufuklar açabilecek bir düşünür.
Prof. Gary Hamel, İstanbul konferansında geleceği öngörmenin yolları, geleceği inşa etmenin yöntemleri, farkı yaratmanın esasları, stratejik düşünebilme ve yaratıcı stratejileri oluşturma konularını ele alacak. Kurumunuzdan yönetim kurulu üyeleri, genel müdür ve yardımcıları, birim müdürleri, pazarlamacılar, aile şirketlerinde şirket sahipleri bu konferanstan son derece yararlanacaklar.
Fed Training Tel: 0.212.284 42 84
“Duygusal Zeka”nız kaç?
Son yıllarda yapılan araştırmalar, yüksek IQ’ya sahip kişilerin, iş yaşamında yaşadıkları sorunların ve başarısızlıkların nedenini EQ’larının, diğer bir deyişle, “duygusal zeka”larının düşük olmasına bağlıyor.
“Duygusal Zeka” kavramı ilk olarak 90’lı yılların başında Yale Ünversitesi Profesörü Peter Salovey ve New Hampshire Üniversitesi’nden John Mayer tarafından tanımlandı. Bu tanıma göre, “duygusal zeka, kişinin kendi duygularını anlaması, başkalarının duygularına empati beslemesi ve duygularını yaşamı zenginleştirecek biçimde düzenleyebilmesi yetisidir.”
Takım çalışması ve akışkan kariyerler çağında, tek başına IQ’nun artık yeterli olmadığı vurgulanıyor. Bu yüzyılın sonunda işgücünün üçte birini “bilgi işçileri” oluşturacak. Bu tür işçilerin üretkenlikleri, bilgiye kattıkları değerle ölçülür ve bir takımın parçası olma çabalarına dayanır. “Duygusal Zeka”nın önemi işte bu noktada ortaya çıkıyor.
The New York Times’da 1984’ten bu yana davranış ve beyin bilimleri üzerine yazılar yazan Psikolog Daniel Goleman, 1995 yılında yayınlanan Emotional Intelligence EQ (Duygusal Zeka) adlı kitabında, EQ kavramı üzerinde daha detaylı duruyor. Kitabında araştırmalarından örnekler sunan Goleman, iş yaşamında yüksek IQ’lu kişilerin bocaladığı konularda normal IQ’ya sahip kişilerin başarılı olma nedenini, o kişilerin EQ’larının yüksek oluşuna bağlıyor. “Duygusal Zeka”, öz bilinç ve tepki kontrolü, kararlılık, heves ve öz motivasyon, empati ve sosyal beceriyi kapsıyor. Bu niteliklere sahip kişilerin yakın ilişkileri meyve verirken, aynı zamanda da işyerinin yıldızı haline geliyorlar. Özveri ve sevecenliği beraberinde getiren duygusal zeka, kişiye toplumsal yaşamda başarıya götürecek temel yetkinlikler kazandırıyor.
Goleman’ın başarıyı IQ’dan çok EQ’nun belirlediğini savunduğu kitabı, bir yıldan fazla bir süre The New York Times Bestseller listesinde kaldı ve tüm dünyada 3.000.000 sattı. Kitabın Türkçesinin Varlık Yayınları tarafından Haziran ayı içinde yayınlanması planlanıyor. Harvard Üniversitesi’nden klinik psikoloji, kişilik ve gelişim üzerine master ve doktora dereceleri bulunan Daniel Goleman, 1 Haziran 1998 tarihinde “PDR Konferansları” çerçevesinde düzenlenecek olan, “İşyerinde Duygusal Zeka Konferansı”na konuşmacı olarak katılacak.
PDR International Tel: 0.212.282 11 92