Şile Çevre Gönüllüleri Derneği

Şile Çevre Gönüllüleri Derneği ne zaman kuruldu?

Birçok konuda olduğu gibi çevre konusunda da Türkiye’de yetersizliklerin olduğu bir gerçek. Buna bağlı olarak şile’deki insanlar çevre konusunda nasıl duyarlı olabilirler diye bir düşünceden doğdu. 1994 yılında şile’de bu konuda duyarlı insanlar bir araya gelerek bu derneği kurduk. 1994 yılından itibaren derneğimiz faal olarak görevlerini yapıyor. Ama sadece şile ile sınırlı kalmayıp İstanbul’da da birçok etkinlik yapıyoruz. Etkinliklerimiz; panel, konferans ve diğer derneklerle ortaklaşa düzenlenen etkinlikler şeklinde sıralanabilir.

Derneğin kuruluş amacı neydi...

Çevre deyince insanların aklına sadece yeşillik, ağaç, bitki ve bunların korunması geliyor. Bunlar çevreciliğin sadece küçük bir bölümü.

Bugün İstanbul’da ve Türkiye genelinde bir “çarpık kentleşme” problemi yaşanıyor. Çarpık kentleşmenin olduğu bir ülkede çevrecilikten sözedemezsiniz. Çarpık kentleşmeyi engelleyecek olan “Kent Planlaması”dır. Türkiye’de eksik olan, kent planlamasının yapılamaması, kent planlaması konusunda üzerine görev düşen insanların bu konuya yaklaşımlarının yetersiz olmasıdır. Eğer oluşumdan önce kentte imar planlaması yapılırsa o zaman çevre dediğimiz olay kendiliğinden gerçekleşir. Planlamanın içinde o beldenin, yörenin veya bölgenin kendine has özellikleri vardır. Eğer bir kentse kente göre, kırsal kentse kırsal kente göre yani; hangi anlamda bir konuma sahipse o şekilde bir yerleşim tarzına sahip olacağından buna uygun bir imar planlaması yapmakla çevreyi korumanın temeli atılmış olacaktır. Türkiye’de bu yapılmadığı sürece kesinlikle çevrecilikten söz edilemez. O zaman şekilcilik ortaya çıkar ve insanlar sadece buraya ağaç diktik, buraya çimen ektik diyerek sadece görsel manada görüntü olarak basit uygulamalarla çevrecilik ortaya koymaya çalışır. Benim anlayışım çevrecilik bir bütündür ve planlamadan kaynaklanır. şile’de ve Türkiye’de gerçek anlamda çevreciliğin sözkonusu olabilmesi için öncelikle merkezi ve yerel yönetimler tarafından planlamanın gerçek anlamda yapılması gerekmektedir. Çevre açısından baktığımızda bu imar planında o yörenin özellikleri korunmalıdır. Tabiat ve kültür varlıkları bir bütün olarak planlama içinde yeralmalıdır.

Dernek çalışmaları...

Paneller; çevre ve insanların merkezi ve yerel yönetimlerle olan ilişkileri ve çevre konusundaki duyarlılıklarını veya izlenmesi gereken yolları ortaya koyan çalışmalar şeklinde gerçekleşiyor. Sadece şile’ye bağlı çalışmalar içinde değiliz. şile’de varsak İstanbul’da da varız. Bu basın ve görsel medyayla da destekleniyor. Türkiye genelindeki insanlarımıza çalışmalarımızı iletmek ve daha da etkin olmak için basın toplantıları da gerçekleştiriyoruz. şile’de uygulanan imar planları konusundaki bazı plan çeşitleri çevresel olumsuz etkiler yapacağı endişesiyle İstanbul’da yapılan bir basın toplantısında, kamuoyuna iletilmiş oldu. Sadece yapmış olduğumuz çalışmalar bir yöne bağlı kalırsa insanlarımızı ne kadar duyarlı hale getirebiliriz. Çevre konusundaki olumsuzlukları giderebilecek anlamda etkili olmak için bazı kaynaklardan da yararlanmak gerekiyor. Bu konuda yaptırım gücü olan çevreleri harekete geçirecek, bu konuda özellikle İstanbul’da yapmış olduğumuz etkinliklerde basının (medyanın) katkısını almaya ve merkezi yönetimde üzerine görev düşen Çevre Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı’na bağlı kuruluşların bu konudaki yetkisinden ve etkisinden yararlanmaya çalışıyoruz.

Geleceğe yönelik hedef ve planlarınız...

Şile Çevre Gönüllüleri Derneği olarak geleceğe dönük hedeflerimiz çok fazla. Nasıl ki biz şile içinde yaşayan insanlarımızı şile’nin ne olduğunu anlatmayla işe başladık. şile bir tabiat varlığıdır. O halde şile’nin geleceği, bu tabiat varlıkları ve kültür varlıklarının yaşaması ve yaşatılması hatta geliştirilmesi ile ilgilidir. Bunlara sahip çıkın demek istiyoruz. Bu önemli bir nokta. Korunması gereken alanların kullanımı bazı insanlar tarafından çıkar sağlıyor. Bunlarla bir mücadele vermekteyiz. Çevre Gönüllüleri olarak görev bize düşüyor. İnsanlarımızın belki hepsi çevre konusunda bilinçleniyor, hatta duyarlı hale gelebiliyor, ama yerel anlamda küçük çevrelerde insanların mutlaka yerel yönetimlere son derece yakın ilişkileri oluyor. Yönetim çevre konusunda yeterli duyarlılığı göstermiyor. Yerel yönetime ters düşmemek, yerel yönetimin kendileri hakkında kötü uygulamalarına veya baskıcı uygulamalarına uğramamak için korkarak çevre konusundaki aktif çalışmalara isteselerde katılmıyorlar. Bizim en büyük sorunumuz çevremizdeki insanların bu konudaki duyarlılığı. O insanları etkin hale getirememe sıkıntısını yaşıyoruz. Bu çok önemli. Bunu bilhassa uygulamak zor oluyor. Çünkü yarın yerel yönetime başvurduğunda kendisinin bir işi, Belediye’yle çözmesi gereken haklı bir isteği varsa bu talepleri Belediye’ce karşılanmıyor. İnsanlara bu şekilde baskı uygulamasıyla çevrecilik anlayışından uzaklaştırma çalışması bir gerçektir.

Bizim çevreci olarak üzerimize büyük bir görev düşüyor. Bahsettiğim etkinliklerle insanlarımızı bilinçlendirmeye ve bu konuda duyarlı hale getirmeye çalışırken hepimiz bir yönetici olarak kendimizde bu cesareti buluyor ve bu konuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yerel yönetimleri direkt ilişkileri veya ekonomik yönden, sosyal yönden birçok özgürlüğe sahip olma nedeniyle birkaç arkadaş ve üyeler biraraya gelerek çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ama mevcut arkadaşların belediye ile bir şekilde bağlantısı olmuş olsa aynı cesareti gösterebileceklerine inanmıyorum. Bu nedenle çevreciyim deyince insanların Türkiye’de ekonomik ve sosyal yönden ve buna benzer konularda özgürlüklerine saygılı olması gerekiyor.şile Çevre Gönüllüleri Derneği

Etkinliklerinden...

20/01/1995 Basın Toplantısı Şile Belediye meclisinin kamu yararına aykırı olan imar plan değişikliklerin kamuoyuna duyurulması

29/04/1995 Şile Sahilköy’de işgal edilmek istenen onbir dönüm alanın ağaçlandırılması

29/05/1995 “İmar ve Çevre” konulu panel

11/06/1997 Piknik ve Orman temizliği

02/09/1995 Çevre Dayanışma Yemeği ve çam fidanı dağıtımı

04/05/1996 Şile Avcıkoru mevkiindeki maden ocaklarının şile Çevre Gönüllüleri Derneği
ormanı olarak ağaçlandırılması

05/05/1996 Habitat II. Kent Zirvesinde “Yerel Yönetimler” konusunda konferans,

03/05/1997 şile Alacalı Köyü Mevkiinde yanmış orman alanının yeniden ağaçlandırılması

27/11/1997 Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in şile Çevre Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulunu kabulü

29/12/1997 Panel “Yerel Yönetimler, Turizm ve Çevre” Turizm Eğitim Merkezi / Yenikapı

Hazırlayan: Nursabah DAŞDELEN Paylaş: