Değişimi yaratanlar: Değişim elçisi İnsan Kaynakları
Yazı dizimizde hep hayal kurmanızı istedik ve yazılarımızda sizi bu hayale giderken yolda destekleyecek konu, görüş ve araçları sunduk. Şimdi kendiniz için bir hayal kurmanızı istiyoruz. Her çalışanı ile kurumda değişimin nedenini anlayan, bu değişime stratejik katkıda bulunan ve değişime adaptasyonu kolaylaştıran uygulamalara liderlik eden İnsan Kaynakları departmanının bir parçası olduğunuzu hayal edin. Uyum yeteneği ile pazarda varolan ve yüksek motivasyonla, şirketine aşık çalışanlara sahip olmanın yolu bu ortamı yaratabilmekten geçiyor. Değişim elçiliği bu mu? Sizlere soruyoruz, değişim elçisi olmaya hazır mısınız? Bunu gerçekten yapmak ve yaptıklarınızın sonuçlarını İnsan Kaynakları olarak sahiplenmek istiyor musunuz? O zaman birlikte bir yolculuğa çıkmaya hazırsınız...
İnsan Kaynağı Yönetimi ve kurum gelişimindeki rolü her geçen gün daha stratejik bir konuma taşınıyor. Yetenek sahibi kişiler ve özellikle genç kuşak bireysel katkılarını gösterebildikleri ve gelişimi destekleyen ortamlarda bulunmayı tercih ediyor. Kurum iklimi yeteneği çekmek, tutmak ve çalışanlarınızın maksimum potansiyelini ortaya çıkarmak için bir ön koşul. Bu iklimin sürekliliğini sağlayacak ve besleyerek geliştirecek bir liderlikle; müşteriye, sonuçlara ve çalışanlarınıza değer katmak ise bunu takip ediyor. İnsan Kaynaları bu iklimi yaratmanın önünü açan en önemli rehber.
Kurumlarımızda değişim elçisi olarak değişimin önündeki engelleri aşmak için yapılacakları sıralamıştı Robert J. Marshak: Değişimin konuşulmayan blokları kaldırmak, gizlenmiş yaratıcılıkları ortaya çıkarmak, bakış açılarını değiştirmek için yapılacak her türlü moderasyona ihtiyaç duyduğunu belirtiyordu.
İnsan Kaynakları Departmanı ve değişim elçisi olarak uygulayacağınız, kurumsal değişimin önündeki engelleri ortadan kaldırabilecek, bu moderasyonu uygulayabilecek ve tüm organizasyonu değişimle bağlayacak kilit adımları aşağıdaki şekilde tanımlıyordu.
Şimdi size hem onları anımsatmak, hem de kendinize, ekibinize, şirket yönetiminize şu soruları sormanızı öneriyoruz.
Kurum içinde güvenli bir ortam yaratmak
İnsan Kaynakları departmanının güvenli ortam yaratmak için üzerine düşen sorumluluklar nelerdir?
Bilgilerin, isteklerin, hedeflerin zamanında ve yerinde paylaşımı için ortam sağlamak İnsan Kaynakları departmanının bilgilerin, isteklerin, hedeflerin zamanında ve yerinde paylaşımı için ortam oluşturmak için üzerine düşen sorumluluklar nelerdir?
Kurum çalışanlarının kendilerini ifade edebildikleri, desteklendiklerini hissettikleri ortamlar sağlamak
İnsan Kaynakları departmanının kurum çalışanlarının kendilerini ifade edebildikleri, desteklendiklerini hissettikleri ortamlar sağlamak için üzerine düşen sorumluluklar nelerdir?
Çalışanların kendi bireysel farkındalıklarını oluşturmalarına destek sağlamak
İnsan Kaynakları departmanının kurum çalışanlarının kendi bireysel farkındalıklarını oluşturmalarına destek sağlamak için üzerine düşen sorumluluklar nelerdir?
Beklentilere gerçekçi ve tutarlı karşılık vermek
İnsan Kaynakları departmanının kurum çalışanlarının kendi bireysel farkındalıklarını oluşturmalarına destek sağlamak için üzerine düşen sorumluluklar nelerdir?
Tüm bu adımların, soruların temelinde İnsan Kaynakları olarak, değişim elçileri olarak kurumunuzda yarattığınız etkiden, o etkinin büyüklüğünden söz ediyoruz. Çünkü ETKİSİ varsa GERÇEKTİR ve gerçekse SONUÇLAR da iyi olacaktır.
Etki Yaratmak ne demek? Bu soruyu sizlere sorduk. İnsan Kaynakları yöneticilerine, iş yaşamlarında kendilerini en etkili hissettikleri anı soruduk. Çok duygulu ve etkili hikayeler dinledik. Bu hikayeler yaptığımız küçük birşey ile aldığımız bir kararla kendi hayatlarımızda nasıl umulmadık değişiklikler, gelişmeler yarattığımızı ve daha fazlası başka insanları dinleyerek, şans vererek, güvenerek onların hayatlarına yaptığımız katkıları anlatıyordu. Etkiyi tanımlamak için en çok kullandığımız kelimeler iz bırakmak, değişim yaşamak, değişim yaşatmak, fark yaratmaktı.
Bu doğrultuda bir bireyin etkisini şöyle tanımladık:
Kendi Sesini Tanımak: Kendi sesine kulan veren, kendi sesini dinleyen insanlar o sesin peşine düşerek kabuklarının dışına çıkabilirler. Kendi sesini tanımanın yollarında ise hissetmek, merak etmek, dinlemek, anlamak, farkındalık, kararlılık, tutarlılık, güven, adalet, inanç, azim var.
Ne İstediğini Bilmek: Ne istediğini bilen ve ifade eden kişiler yılmadan, mücadele ederek, cesaretle ve inisiyatifi ele alarak ulaşmak istedikleri yere gidebilirler.
Başkasının Sesini Tanımasına Yardımcı Olmak: İnsanları bazen sadece dinleyerek, bir şans daha vererek, içindeki cesareti bulmasına yardımcı olarak, olayların ve gerçeklerin ötesine bakarak, farklı bir bakış açısını göstererek, küçük dokunuşlarla destansı etkiler yaratabiliriz.
Tüm bunlarda destek olabilecek iki prensip var aslında: Bakış açısı ve basitleştirebilme becerisi… Yani krizleri, değişim zamanlarını bir fırsat gibi görebilmek ve olayların temeline inerek, anlayarak basitleştirebilmek…
Buradan çıkanlarla insan kaynakları profesyonellerinin değişim elçisi olarak nasıl etki yaratabileceğini tanımladık:
Vizyon sahibi, yarattığı katma değer kendi kurum çalışanları ve müşterilerini aşıyor, etkisi topluma ulaşıyor. Bu etki sürdürülebilir bir etki.
Kişisel bütünlüğe sahip, dürüst, açık, insana inanıyor, insana adanmış.
Dahil ediyor, dinliyor, anlıyor, fark ettiriyor, birlikte belirliyor, farklılıkların etkisine inanıyor.
Dahil oluyor, merak ediyor, insanının yanında, ihtiyaçları iyi analiz ediyor.
Şirket hedefleriyle kişisel hedefleri uyumlu hale getiriyor. Şirketin stratejisi ve hedefleri herkes tarafından aynı şekilde tarif edilebiliyor. Kurum değerleri yaşıyor.
Peki, bireysel etkiyi yarattık; bu etkiyi kurumlarda hangi alanlarda ve nasıl yaratabiliriz? İnsan Kaynakları profesyonelleri olarak katkımız farklı boyutlarda olabilir: Çalışana bireysel etkimiz, kurum içindeki takımlara etkimiz, kurumun bütününe etkimiz, pazara etkimiz, sisteme etkimiz… Gelin bu etki alanlarına birlikte bakalım.
Bireysel Etki
Uygulama alanları: Kişisel gelişim, sosyallik, hedefler, aile, sorumluluk.
Nasıl: Doğru işe doğru adam, iç iletişim ve yakınlık, eğitim ve gelişim.
Ekibe Etki
Uygulama alanları: Sinerji, farklılıkların yönetimi, iletişim, denge, çatışma yönetimi, motivasyon, performans, kariyer, potansiyeli ortaya çıkarma, paylaşım, geliştirme, çalışan bağlılığı yaratma, sorumluluk.
Nasıl: Yeni bir liderlik ve koçluk stili, takdir, motivasyon, ulaşılabilirlik, ikna, empati, açıklık, karar mekanizmalarına dahil etmek, duygusal zeka.
Kuruma Etki
Uygulama alanları: Sürdrürülebilirlik, kârlılık, marka değeri, kurum imajı, vizyon, misyon, kültür, kriz yönetimi, değer üretme, ürünler, süreçler.
Nasıl: Yetenek yönetimi, çalışan gelişimi, ödüllendirme, performans yönetimi, İK sistemleri, İK stratejisi, işe alım.
Pazara Etki
Uygulama alanları: İletişim, tedarikçiler, işin kalitesi.
Nasıl: Yenilikçiliği destekleme, müşteri odaklılık, paydaşların gelişimi, pazara daha yakın olma, yetenekli çalışan için rekabet.
Sisteme Etki
Uygulama alanları: Sürdürülebilirlik, kalkınma, çevre, toplum, ekonomi.
Nasıl: Kurumsal sosyal sorumluluk, model olma
Kurumsal Değişimi Yönetmek için Reçeteniz
Üst yönetimin desteğini almak
Planlanmış ve bütünsel olmayan anlık değişim aktivitelerinden kaçınmak
Çalışanları değişim kararlarına ortak etmek
İletişime yatırım yapmak, tüm paydaşlarla değişimin iletişimini gerçekleştirmek
Değişimi yönetmek için gerekli araç ve teknikleri geliştirmek
Değişim proje takımları oluşturmak ve monitor etmek
Değişim elçisi olmak bu demek. Etki alanınızı belirlemek, bunun farkında olmak ve kurumunuzu değişim için hazırlamak, çalışanlarınızın elinden tutmak...
Bu etkiyi yaratmak istiyor musunuz? Bu etkiyi yaratacağınıza inanıyor musunuz? Yanıtınız evet ise “Değişim yolculuğuna hoş geldiniz ve yolunuz açık olsun.”
DİDEM GÜRCÜOĞLU TEKAY – MCT Projeler Grubu, Uygulama Lideri
BANU ARABACI ENGÜR - MCT Projeler Grubu, Uygulama Lideri