Dagi’de İnsan ve Kültür dönüşümü tam gaz devam ediyor!


Son dönemlerde yeniden yapılandırılan İK organizasyonuyla farklı başarılara imza atan Dagi’de kültürel dönüşüm de yaşanıyor. Gerek kadın istihdamına verdiği önem gerekse insan ve kültürü merkeze alan değişimiyle organizasyonel açıdan yeni bir ivme kazanan Dagi’nin İnsan Kaynakları ve Kültür Direktörü Müge Kılıç ile yenilikçi İK uygulamalarını, projelerini ve ajandalarında neler olduğunu konuştuk. Söyleşimizde hem üretim hem perakende alanında hizmet veren Dagi’de pandemi sürecinden başarıyla nasıl çıktıklarına değinen Kılıç, şirketin gelecek hedeflerini destekleyen, ortak bir kurum kültürünün inşa edilmesine katkı sağlayacak bir işveren markası stratejisi oluşturduklarını da dile getiriyor.
              
Öncelikle sizden Dagi’nin İK yapısı ve uygulamalarını dinlemek isteriz. Nasıl bir organizasyon dahilinde süreçleri yönetiyorsunuz?

Dagi, 40 yıla yakın bir süredir hem mağazacılık hem üretim hem de yönetim birimleri olmak üzere üç ayrı çalışan kitlesiyle birlikte operasyonlarını sürdürüyor. Oldukça farklı dinamikleri aynı anda yürütürken kusursuz bir işleyiş sağlamayı odağımızda tutuyoruz. Yaşatılmasını arzu ettiğimiz değerlerle yaratılmış ve sahiplenilmiş bir şirket kültürü oluşturabilmek için “İnsan ve Kültür” departmanı olarak bünyemizdeki tüm çalışanlarla birlikte ciddi bir dönüşüm sürecine girdik.

Adaylarımızın çalışanlarımıza dönüştüğü, ilk temasımızdan itibaren yaşattığımız tüm deneyimleri özenle kurgulamaya gayret ediyoruz çünkü başarılı bir dönüşüm sürecinin sadece başarılı iş modelleri ile değil, insanı ve kültürü şekillendiren tüm unsurlarla birlikte mümkün olabileceğine inanıyoruz. Yaptığımız anketler, bire bir görüşmeler ve odak grup paylaşımları aracılığıyla ve aldığımız tüm geri bildirimler ışığında insan odaklı bir yönetim vizyonu izliyoruz. Bu hikâyeye son dönemde birçok yenilik kattığımızı mutlulukla gözlemliyoruz. 

Hem üretim hem perakende tarafı olan bir kurum olarak pandemi sürecini üretimde ve sahada nasıl yönettiniz? 

Pandemi tüm dünya için olduğu gibi bizim için de oldukça zor geçen bir süreç oldu. Fakat hızlı karar alabilen bir ekip ile çalışmak zor süreçlerde bile doğru adımlar atmamızı sağladı. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki en hızlı aksiyon alabilen ve çalışanların uzaktan çalışmasına olanak sağlayan ve önceki yıllarda evden çalışma sistemini ön görüp teknolojik alt yapısını kumuş şirketler bu süreçleri daha iyi yönetebildi. Dagi de bunlardan bir tanesi. Bu sistem sayesinde üretim ve perakende kanalında herkesin güvenli ve sağlıklı şartlarda çalışmasını sağlayacak adımlar attık. 

Bu süreçte kapanmalar nedeniyle mağaza alışverişlerinde düşen ivme, online alışverişlerimizdeki artışlarla başarılı bir şekilde dengelendi. Gerek teknik, gerek lojistik olarak pandemi sürecinde tüketicilerimize yaşattığımız başarılı e-ticaret deneyiminden ve tüketici ihtiyaçlarından da feyz alarak kendimizi bu anlamda da ileriye taşımaya devam ediyoruz.  

Çoğunluğu kadınlardan oluşan bir organizasyonda kadın çalışanlara destek olacak yeni projelere imza attınız. Biraz bundan bahsedebilir misiniz?

Kadın işgücünün çalışma hayatına dâhil edilmesinin; ekonomik büyüme, toplumsal kalkınma, cinsiyet eşitliği ve sektöre örnek olarak kolektif bilinç yaratılması açısından önem taşıdığına inanıyoruz. Bu nedenle çalışanlarımız arasında kadın çalışan oranı oldukça yüksek. Yönetim, üst yönetim, mağaza ve fabrika bazında bakıldığında, sektör ortalamasının çok üstünde kadın çalışan oranına sahibiz. Tüm çalışanlarımız içerisinde kadın çalışan oranımız 81 iken, üst yönetim rollerindeki oran ise %70. 

Kadının toplumdaki varlığının güçlendirilmesine odaklandığımız bir dönemdeyiz. Toplumsal kalkınmayı her zaman ilk planda tutan bir marka olarak önümüzdeki günlerde bu alanda fark yaratacak projelere imza atacak olmanın heyecanı içerisindeyiz. 

İçinde bulunduğumuz dönemin önemli konularından biri de hiç kuşkusuz yeni çalışma modelleri oldu. Dagi olarak bu konuda ajandanızda neler var?

Değişen dünya düzeninde paylaşımlı ofis sistemlerinin ve evden çalışma sisteminin nasıl olacağı konuşuluyordu fakat pandemi bize bu sistemin nasıl uygulanacağını da göstermiş oldu. Özellikle artan trafiği ile İstanbul şartları düşünüldüğünde evden çalışma modeli zamandan tasarruf açısından da son derece önemli. 

Çalışanlarımızın iş özel hayat dengelerini ve çalışma deneyimlerini gerçekten önemsiyoruz. Bu nedenle Merkez ofisimizde hibrit düzene geçtik. İşinin doğası gereği ofiste olması gereken çalışanlarımız içinse çalışma saatlerini iyileştirerek yıl içerisinde kullanabilecekleri ekstra izinler tanımladık. 

Takip ettiğimiz kadarıyla İK konusunda birçok yeniliğe imza atmaya devam ediyorsunuz. Bunlardan ve gelecekte hayata geçirmeyi planladığınız İK projelerinizi de paylaşabilir misiniz?

Son 2 senede pandemi, küresel gündemler, Dagi’nin dönüşümüyle beraber iş yapış biçimlerimizden kişisel hayatlarımıza kadar büyük değişimler yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. Şirketin asıl gücünün çalışanlar olduğunun içten şekilde farkında olarak, bu iklimin bize neler hissettirdiğini anlamak için bir araştırma sürecine girdik. Anketler, birebir ve odak grup görüşmeleri üzerinden çalışanlarla bir araya geldik. Objektif olması açısından tüm görüşmeler işveren markası alanında profesyonel, bağımsız danışmanlar tarafından farklı departmanlar ve unvanlardaki çalışanlar ve yöneticilerle yapıldı. 

Burada amacımız; ortak beklentileri ve kültüre yerleşmiş pozitif değerleri, diğer yandan çatışmaya neden olan, uzaklaşmamız gereken negatif değerlerin neler olduğunu tespit etmekti. Bu çalışmalardan da yola çıkarak, şirketin gelecek hedeflerini destekleyen, Dagi’de ortak bir kurum kültürünün inşa edilmesine katkı sağlayacak bir işveren markası stratejisi oluşturduk. Görüşmelerden yapılan tüm alıntılar değerlere göre sınıflandırılırdı.

Kurmayı başardığımız açık iletişim, sektörde ve kendi içimizde gösterdiğimiz cesaret, ürettiğimiz pratik çözümler, yenilikten sürekli beslenmemiz ve hiç kaybetmediğimiz heyecan bizim yani Dagi’nin en büyük farkları olarak karşımıza çıktı. 

Görüşmelerde ortak olarak biz burada mevcut bir çarkı döndürmüyoruz, gelişim odağı ve yenilikler var. Fark yaratan olmak istiyorsan doğru yer burası cümlelerini duyduk. Ve araştırma sonunda fark ettik ki hepimiz başarmak adına oldukça cesur adımlar atabiliyoruz ve potansiyelimizi doğru şekilde doğru yere kanalize edip, farkımızı gösterebiliyoruz. 

Sahne arkasında yaptığımız tüm bu çalışmaların sahneye yansıması olarak da yeni işveren markası söylemiyle “DAGİ İLE VAR Bİ’ FARKIMIZ” diyoruz.

Farkımızı ortaya koymayı amaç edindiğimiz bu yolculukta, yeni vizyonumuz ve değerlerimiz ışığında performans sistemimizi de dönüştürdük. Yeni performans sistemimiz “Farkı Sensin” ile artık ekip ruhumuzu ve değerlerimizi koruyarak hedeflerimize ulaşmak için yepyeni bir dönem başlattık. 

“Farkı Sensin” ile sürekli gelişmeyi hedefliyor, bu süreçte tüm Dagi çalışanlarının kendi farklarını ortaya koyarken bir bütün olarak bu iklime büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bunu şirketin hedeflerini her çalışanın hedefiyle birleştiren, net bir odak noktası oluşturan yeni nesil bir performans yönetim sistemi olan Objectives and Key Results (OKR) ile hayata geçiriyoruz.

Mağaza çalışanlarımızın fikirlerini ve düşüncelerini özgürce ve güven hissi içerisinde paylaşabilmesi için her çeyrekte yaptığımız “pulse check” anketlerinin yanı sıra, dijital bir platform üzerinden günlük “mood board”lar ile değerlendirme yapmalarını istiyoruz. Aldığımız geri bildirimler sayesinde mutlaka, iyileştirme yapmamız gereken alanlarını belirliyor ve üzerine çalışmalarımızı yapıyoruz.

Ayrıca, tüm mağazalarda ortak olarak yaşatmak istediğimiz yaşatmak istediğimiz müşteri deneyiminin temellerini oluşturmak için Dagi’nin gelecek vizyonuna uygun “Müşteri Hizmet ve Satış İlkeleri’ni” satış ekibiyle belirleyerek, workshoplar düzenliyoruz. Yıl boyunca da tüm mağazalarımızı kapsama alarak bu eğitimleri vererek gelişim süreçlerine katkıda bulunduk ve bunu sürdürülebilir kılmak amacıyla eğitim koçluğu yapmak isteyen gönüllü mağaza çalışanlarımızın başvurularını aldık. Değerlendirme merkezi süreçleri sonrasında bu eğitim serileriyle gelişim yolculuğunun sürekliliğini hedefliyoruz.

Bunların yanı sıra; araştırma şirketi tarafından ücret ve yan haklarla ilgili sektörün tüm piyasaların analiz edildiği çalışma neticesinde elde edilen güncel verileri yakından takip ederek; yıl boyunca ücret, prim, yemek, seyahat ve diğer limitler, sağlık sigortası vb. konularda iyileştirmelerle desteklemeye özen gösteriyoruz. 

DERGİ

HRdergi Nisan sayısı çıktı! İyi okumalar

SATIN AL Nisan 2024