A’dan z’ye e – Learning
enocta, Turkcell, Kavrakoğlu Consulting, Veripark ve Başak Hayat Sigorta gibi kurumların temsilcileri ile akademisyenler, hükümet temsilcileri ve yönetim danışmanlarının deneyim ve önerilerini katılımcılar ile paylaştığı zirvede e-Learning’e yönelmek isteyen firmaların tüm soru, istek ve belirsizlikleri dile getirildi.
Zirvenin ilk konuşmacısı olan enocta Grup Koordinatörü Enis Behar; değişimin hayatımız boyunca varolduğunu ancak bunun hızının çok önemli olduğunu vurguladı. Ekonomik değişikliklerden şirketlerin çok etkilendiğini, bu ekonomik değişimle baş edebilmek için de ekonomiyi bir rekabet avantajı haline getirmesi gerektiğini söyleyen Behar; değişken ekonomide e –Learning kullanımının çok büyük avantajlar yaratacağını dile getirdi.
Örnek uygulama ve ipuçları
“II. e – Learning Zirvesi”nde uluslararası ve ulusal alanda tanınan bir eğitimci, danışman, yazar, girişimci ve iş adamı olan Dr. C. E. Tapie Rohm Jr. da “Başarılı ve Sürdürülebilir e – Learning Stratejilerinin Kurum İçinde Oluşturulması” başlıklı bir konuşma yaptı. e-Learning’in her organizasyonun stratejisi içinde önemli bir parça haline geldiğini söyleyen Rohm, e-Learning uygulamalarında;
• Organizasyonunuzun ihtiyaçlarına yanıt verecek,
• İyi bir strateji oluşturabilmek için kritik faktörlere hizmet edecek,
• Potansiyel sorunları çözebilecek bir e – Learning uygulaması oluşturmanın çok önemli olduğunu söyledi.
e-Learning’e başlarken…
Rohm’un ardından kürsüye çıkan isim enocta Satış Yöneticisi Emrah Başaran oldu. Başaran, yapılan çalışmalar sonucunda e –Learning uygulamalarından verim alınabilmesi için; aşamalı olarak uygulama yapılması, e-Learning’in bir teknoloji değil öğrenme aracı olduğunun bilinmesi gerektiğini söyledi. Başaran; e –Learning uygulamalarında çalışanları dinlemenin de çok önemli olduğunu belirterek bunun tanıtımının ve kuruma sağlayacağı katkının çalışanlara çok iyi anlatılması gerektiğini dile getirdi.
Türkiye’de e-Learning
Zirvede; MEB Müsteşarı Prof. İsmail Bircan, Bilgi Üniversitesi MBA Programları Direktörü Metehan Sekban ve Türkiye Bilişim Vakfı’ndan Aydın Kolat’ın katılımıyla bir panel de düzenlendi. Başkanlığını DTR Genel Yayın Yönetmeni Ali Dölek’in yaptığı panelde e-Learning’in Türkiye’deki kullanım alanları ve gelecek konusundaki öngörülere değinildi. Aydın Kolat; Türkiye’de uzaktan eğitimin gelişmemesinin nedenlerini; standardizasyon eksikliği, markalaşamama ve kurumsallaşamama olarak tanımlarken Prof. Bircan da bakanlık olarak bu konudaki çalışmalarının tüm hızıyla ilerlediğini ve bu konuda öğretmenlere de özel olarak hizmetler sunulduğunu dile getirdi.
İçerik hazırlarken bunlara dikkat..
II. e –Learning Zirvesi sırasında eğitim içeriklerinin hazırlanması konusu da gündeme geldi. Konuyu dile getiren Bahçeşehir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ruhi Kaykayoğlu, öncelikle e – Learning ile verilebilecek eğitim alanlarını;
• İnsan Kaynakları,
• Yönetim,
• Üretim Yönetimi,
• Kalite,
• Ofis Yönetimi,
• Pazarlama Satış,
• Bilgi Teknolojileri,
• Beceri Eğitimleri ve
• Teknik kurslar olarak sıraladı.
Etkin e – Learning’de en önemli eksiklerin zayıf kalitede içerik, zayıf tasarımlı içerik, iş ve öğrenme amaçlarına uygun olmayan içerik olduğunu söyleyen Kaykayoğlu; bu noktada analiz, tasarım, geliştirme, uygulama ve değerlendirme konularına çok dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi. Kaykayoğlu’na göre e – Learning’de başarılı olmanın formülü; istekli olmak, hazır olmak ve yeterli olmaktan geçiyor.
Üst yönetimin desteği şart
Turkcell Organizasyon ve Profesyonel Gelişim Yöneticisi Elgin Karakaşoğlu ise şirketlerde e – Learning’e yönelik üst yönetimin destek ve inancının sağlanması konusuna değindi. Karakaşoğlu; üst yönetime maliyet tasarrufu hakkında bilgi verildiği ve iç müşterinin uygulama konusundaki memnuniyetini dile getirdikçe destek sağlanabileceğini söyleyen Karakaşoğlu; ancak en önemlisinin farklı grupların da desteğini almak olduğunu dile getirdi. Üst yönetimin desteğinin ardından şirket içinde etki alanı yüksek bölüm yöneticilerinin de e –Learning hakkında bilgilendirilmesi gerektiğini söyleyen Karakaşoğlu; e-Learning konusunda bazı önerilerde de bulundu:
• Teknolojiden çok, insana odaklanmak gerekiyor,
• Başkalarının iyi örneklerinin sizin kurumunuzda da tutacağına inanmak yanlış,
• Çalışanları sürece katmak çok önemli,
• En başta mükemmeli aramayın, sürekli iyileştirin,
• e-Learning yatırımının öğrenme kültürünü kökten değiştireceğini varsaymayın.
… Ve akademik e – Learning uygulamaları
Zirvenin konuşmacılarından biri de Ahmet Yesevi Üniversitesi Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Selim Yüceoral oldu. Üniversitedeki; Öğretim Yönetim Sistemi’nin bölümlerini “Öğrenci Bölümü, Baş danışman ve danışman öğretmen bölümü, öğrenci işleri bölümü, bölüm başkanları ve sistem yöneticisi bölümü” olarak sıralayan Yüceoral; uzaktan eğitim programlarının akademik denetiminin de yapıldığını söyledi. Yüceoral, Akademik Denetleme ve Değerlendirme Kurulları (ADK)’nın görev ve yetkilerini şöyle sıraladı:
* Müfredat programlarının hazırlanması,
* Ders verecek hocaların belirlenmesi,
* Ders içeriklerinin onaylanması,
* Web tabanlı sayısal içeriklerin onaylanması,
* Eğitim – öğretim ve yönetimin genel denetimi ve değerlendirilmesi.
Konuşmasında, öğrenci başvuru aşamalarına ve kabul işlemleri ile yarı yıl değerlendirmesine de değinen Yüceoral, hem danışmanların hem de öğrencilerin denetlenip değerlendirildiğine dikkat çekti.
Bir başarı modeli: The MBA Club
II. e –Learning Zirvesi’nde, Kavrakoğlu Consulting Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kavrakoğlu da “Türkiye için Bir Başarı Modeli: MBA Club Deneyimi” başlıklı bir sunum yaptı. Bilgiyi kullanmayı bilmenin çok önemli ve bunun herkesin öğrenebileceği bir hüner olduğunu söyleyen Kavrakoğlu, çağdaş teknolojiyi kullanarak yönetim performansını geliştirmenin temel amaç olması gerektiğini vurguladı. The MBA Club modelinin; danışmanlık bilgisi, yönetici eğitimi ve BT’nin kesişmesiyle ortaya çıktığını söyleyen Kavrakoğlu, buradan hedeflenen faydanın ise executive training’in sanayileşmesi ve uzaktan danışmanlık olduğunu belirtti. MBA Club’ın ekonomi, teknoloji, strateji, pazarlama, finans gibi; küresel yöneticinin gündeminde bulunan 40 farklı dersten oluştuğunu söyleyen Kavrakoğlu yaklaşık 2 yıldır uygulanan MBA Club modelinin uygulama şeklini şöyle sıraladı:
* İhtiyaç belirleme,
* Uygulama planı hazırlama,
* Hangi kişinin, hangi programa gireceğinin hazırlanması,
* Derslerin atanması,
* Hem Kavrakoğlu Consulting hem de firma yetkililerin gelişimi izlemesi,
* Sanal ortamda fikir üretme platformu olan “forum” aşaması,
* Gerçek ortamda fikirlerin ortaya çıkması amacıyla workshop düzenlenmesi,
* Kısmen uzaktan, kısmen gerçek ortamda danışmanlık desteği verilmesi.
MBA Club uygulamalarının sonucunda öğrenme etkinliğinin arttığını ve hızlandığını söyleyen Kavrakoğlu, iş gücü kaybı ve maliyet konusunda da büyük avantajlar sağlandığını dile getirdi. Kavrakoğlu’na göre MBA Club deneyiminin sonucunda performans yönetimine katkı sağlanıyor ve yeni projeler ile şirket performansı artıyor.
Kurumsal firmalar ne diyor?
Zirvede, kurum için doğru Öğrenim Yönetim Sistemi (LMS)’nin seçilmesi ve şirket içinde kullanılması konusu da gündeme geldi. Veripark’tan Özkan Erener LMS seçimi sırasında ihtiyaç listesinin belirlenmesi amacıyla seçim kriterlerinin oluşturulması gerektiğini belirterek hizmet veren şirketlerin değerlendirilmesinin de çok önemli olduğunu dile getirdi.
Erener’in sunumunun ardından kurumsal firmaların e – Learning’e bakışının ve beklentilerinin somutlaştırılması amacıyla bir panel gerçekleştirildi. enocta’dan Ahmet Murat Hançer’in başkanlığında gerçekleştirilen panelin ilk konuşmacısı BÜYEM (Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi) Yürütme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Meltem Özturan oldu. Özturan; e – Learning’in kurumlar için olası tek dezavantajının ekip ruhunun eksikliği ve sınıf ortamında verilen eğitimlerde öğrencinin kendini katılmaya zorunlu hissetmesi ancak bunun e –Learning ile bu kadar kolay sağlamaması olabileceğini söyledi. Özturan; kimi zaman altyapı problemleri de yaşanabildiğini de sözlerine ekledi.
e-Learning neden başarısız olur?
Peki e –Learning uygulamalarını başarısız kılan bazı noktalar var mı? İşte bu sorunun yanıtı da panelde Değerhan Usluer tarafından verildi. LearnLine firmasının kurucusu ve eski Genel Müdürü olan Usluer; “e-Öğrenme ile başarısız olmanın yollarını” şöyle sıraladı:
• En iyi dersleri salt kaydederek binlerce kişiye izlettirmek,
• Hemen bir Öğrenme Yönetim Sistemi kurup, gerisini sona bırakmak,
• Eğitmeni sistemin merkezine yerleştirmek,
• Bizden önce e –Learning konusunda yapılan çalışmaları dikkate almamak,
• Her yerde her zaman öğrenim felsefesini benimsemek…
Panelin son konuşmacısı ise Humanitas Doğuş İnsangücü Yönetimi’nden Erkan Dündar oldu. Konuşmasında Garanti Bankası’nda e – Learning uygulamalarına geçiş sürecinde yaşananlara değinen Dündar; başlangıç aşamasında eğitimlerin tamamının hemen e- Learning’e geçirilmediğini, önce kullanıcının hazır hale gelmesini sağlamak amacıyla Intranet üzerinden eğitim kitapları ve sınav sonuçlarının sunulduğunu belirtti. Zamanla bir call – center ihtiyacının ortaya çıktığını ve katılım düşük olduğunu söyleyen Dündar; bu nedenlerden dolayı e – Learning’in lansmanının çok iyi yapılması gerektiğini dile getirdi.
e- Learning Stratejilerini Oluştururken…
• Zirvenin konuşmacılarından Dr. Tapie Rohm, Jr; kurum içinde başarılı ve sürdürülebilir e-Learning stratejilerinin oluşturulabilmesi için şu sıralamayı yaptı:
• İletişimin e – mailler aracılığıyla yapıldığından emin olun. E- mail, dijital sistemlerin anahtarıdır. Bir güç kaynağı olan bilgi paylaşılmalıdır; ancak bu noktada “kötü haberlerin” de paylaşılması gerektiğini unutmayın.
• Verileri dijital hale getirin ve bunun avantajını yaşayın.
• Her kağıt sürecini dijital sürece dönüştürün. Bir Intranet kullanın.
• Müşteri şikayet ve taleplerine anında yanıt verebilmek için dijital sistemleri kullanın. Müşterileri dinleyin ve memnuniyetsiz müşterilere odaklanın. Teknolojiden; zengin bilgiye ulaşmak ve bilgileri doğru kişilere aktarmak için yararlanın.
• Dijital araçları; müşterilerin kendi sorunlarını çözmeleri için kullanın.
Hedef Satış Ekipleri ise…
• Zirvenin konuşmacılardan biri olan Başak Hayat Sigorta İnsan Kaynakları Yetkilisi İdil Denizciler, satış ekibine yönelik online eğitim içeriklerinin hazırlanması ve sunulması konusuna değindi.
• Sunumu sırasında Başak Hayat Sigorta’daki uygulamaları da katılımcılar ile paylaşan Denizciler; sürekli genişleyen, yaygın lokasyonda bulunan ve güncel bilgilere ihtiyaç duyan satış ekipleri için e – Learning’in mekan, zaman, maliyet ve güncel bilgiye ulaşma avantajı sağladığını dile getirdi.
• Denizciler, satış ekiplerine yönelik bazı eğitim başlıklarını şöyle sıraladı: Ürün eğitimleri, satış teknikleri, sigorta pazarlaması, finans, sigorta mevzuatı, müşteri ilişkileri, makro ekonomi…
• Denizciler’e göre eğitim içeriklerinin anlamlı (örnek hedefler ve hikaye anlatımı gibi…), anlaşılır (kullanımı kolay arabirim, az metin çok görsel gibi…), öğrenmeyi kolaylaştırıcı (simülasyonlar, canlandırmalar gibi..) ve davranışları modelleyici (‘kopyalanabilir davranış modelleri’, ‘en iyi satışçı tavırları’ gibi…) olması gerekiyor.
Ürün ve Hizmet Sağlayıcı Firma Seçerken Bunlara Dikkat!
• e- Learning uygulamalarında ürün ve hizmet sağlayıcı firma seçerken nelere dikkat etmek gerekiyor? Prometheus Danışmanlık Genel Müdürü Yücel Atış, bunları şöyle sıraladı:
• Hizmet ve ürün kalitesinde söz/süreklilik, Fiyat, Referanslar / İmaj, Bilgi derinliği, Bilgiyi yenileme gücü, Anlatma ve paylaşma yeteneği, Yaratıcılık, Hedef kitle ile iletişim gücü, Takım çalışması yeteneği, Esnek kontrat, Kaynaklarının genişliği, Artı katma değer yeteneği, Kültürel uyum, Mevcut ilişkiler, Yer…
• Firma seçiminin dört aşamadan oluştuğunu söyleyen Atış, bunları ise şöyle sıraladı: Analiz ( Research&Needs ), Teklif Oluşturma ( Proposal ), Vendor’lerin Değerlendirilmesi ve Seçimi ( Assess Vendors and Make Selection ), Anlaşma Yapılması ( Contract )
• Atış, bir sistem geliştirerek; organizasyondaki kişilere vendor’u tanıtmak ve uyumunu sağlamanın, vendoru izlemek ve performansını değerlendirmenin, aradaki sorunları önceden belirlemek ve tanımlanın ve performansı sürekli kılmanın da çok önemli olduğunu vurguladı.