Şirketlerin görünmez kahramanları İK’cıların görünmez değerleri


İK profesyonelleri, genellikle yönetime analitik biçimde yaklaşma eğilimi gösterir. Kesinlik ve açıklık elde edebilmek için, biz her bir konuyu parçalara böleriz. Bununla birlikte kimi zaman da, odak noktamızı sağlam aksiyonlar ve ölçülebilir sonuçlardan uzaklaştırarak, görünmez olanın üstünlüğünü dikkate almalıyız. 

“Görünmez olanın üstünlüğü” deyimini, İK alanında çalışmaya başlamadan önce felsefe eğitimi alan bir arkadaşımdan alıntılıyorum.

Psikologlar kendi yaşamımızda en önemli olan neyse onu derinlemesine düşünmeyi öneriyorlar. Sizin için en önemli şeyler kesin ve ölçülebilir mi, yoksa aşk, ruhsallık ve amaç duygusu gibi şeyleri de kapsıyor mu? Pek çok kişi, kendileri için önemli olanların görünmez, kavraması zor ve miktarının belirlenmesi imkansız şeyler olduğunu fark eder. 


Görünmez olanın üstünlüğü, organizasyonlara da uygulanabilir. Bağlılık, marka ve vizyon gibi dokunulmazların hepsi çok önemlidir. Anketler aracılığıyla bu konseptlerle ilgili fikirler edinmeye çalışabiliriz ama burada bir risk de vardır: Dokunulabilir anket sonuçlarına odaklanmak, bağlı bir kültür ya da çetin bir vizyonun gerçek soyut karakteristik özelliklerinden bizi uzaklaştırır. Hiçbir iyi ölçütün olmadığı yerlerde bile yönetmekten korkmamalıyız. 



Dolaylı olarak, 
doğrudan aksiyon almak…
Soyut bir şeyin kritik olduğuna karar verir vermez, onu artırmak için beş aşamalı bir plan ortaya koymak isteyebiliriz. Bu tamamen yanlış değildir ama yine görünmez olanın üstünlüğünü inkar eder. Nasıl güven oluşturacağımız, nasıl daha neşeli bir iş ortamı yaratabileceğimiz ya da bir ilişkiyi düzeltebileceğimiz konusunda beş aşamalı bir plan yapmaya karar verdiğimizde, yanlış yola girme riskini alırız. Doğası nedeniyle, görünmez olan, ender şekilde doğrudan aksiyon ile değiştirilebilir.

Pek çok düşünür, daha mutlu olmak için en kötü yöntemin, mutlu olmak için gerçekten çok çalışmak olduğunu söyler. Mutluluk, yaşamdaki diğer özelliklerin bir yan ürünüdür; ona sadece dolaylı şekilde yaklaşılabilir. Aynı şey, pek çok dokunulmaz için de geçerlidir. 

Eğer tepe yönetim çalışanlar arasında güven yaratmak istiyorsa, güven konusunda bir toplantı yapmak sadece çalışanların daha gergin hale gelmesine sebep olacaktır. Güvene dayalı iş ilişkileri yaratmak için güvenilir, düşünceli, dürüst ve açık olmak konusunda çalışmalısınız. Böyle davranmak güven oluşturur. Bu, açıkça bir yaşam biçimidir; dikkatle planlanmış bir girişim değil… 



İK profesyonellerinin repertuarında bulunması gereken; soyut olanları çevreleyen belirsizlikle ilgili biraz rahatlık hissetmek ve bu yaklaşımların organizasyonun daha güçlü yaşaması için gerekli olduğunu anlamaktır. 



Organizasyondaki önemli görünmez elementlerle başa çıkmak için kullanılabilecek bazı yöntemler, yöneticilerin alışkın olduğunun neredeyse tamamen tersidir. İşte, üç sıra dışı yaklaşım: 



Sessizlik: Sessizlik çoğu zaman uzak durmamız gereken bir şey olarak görülse de, eski keşişlerin buyrukları, sessizliğin, soyut olanı anlamak için değerli bir yaklaşım olduğunu ifade eder. Bir dahaki sefere, işveren markanızın adaylar tarafından nasıl algıladığını anlamak için yaptığınız bir toplantı sırasında sunuma başlamadan önce beş dakika boyunca sessizce oturmayı deneyin. 



Doğruluğu faydanın önüne alın: Eğer güven oluşturmak istiyorsanız, bir aksiyonun güven yaratacağını mı, yoksa güven azaltacağını mı analiz etmek için çok fazla zaman harcamayın. Bunun yerine doğru olduğunu hissettiğiniz şeyi yapın. Bunu, faydalı hedefler ürettiği için değil, doğru olduğu için yapın. Kendiniz gibi davranmayı öğrendiğinizde, güven ve diğer soyut özellikler de gelişecektir. 



Fazla açık olmaktan kaçının: Örneğin bir şirketin vizyonu, farklı yer ve zamanlarda, farklı duygular yaratabilmelidir. Belirsiz ve bulanık olandan korkmayın; anlam belirsizliği soyut olanın içindeki gerçeği, açık olandan daha iyi yakalayabilir. 



Görünmez olanın üstünlüğünü kabul eden bir duruş sergilemek, bir yönetici ve lider olarak yetkinliğinizi artırır. Çoğumuzun çalışma yaşamı, somut şeylerin ayrıntıları üzerine kuruludur ama organizasyonlar için somut olandan fazlası da gereklidir. Eğer soyutları yönetmek konusunda rahatsanız, daha iyi bir yönetici olursunuz. 


Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)