Hayatın İçinden
Çalışmalarınızda daha çok siyah beyaz mı, yoksa renkli fotoğrafları mı tercih ediyorsunuz?
Gönlüm siyah beyaz olarak yapılmış projelerde de olsa; konu neyi gerektiriyorsa onu uygulamak gerektiğine inanıyorum. Benim için doğallık çok önemli. Kurmaca ve stüdyo çalışmalarımda kılı kırk yararken, belge fotoğraflarında görüntüyü bozan nesnelere bile dokunmam. Açımı değiştirmek ve çarpıcı ânı beklemek dışında fotoğraflarımın doğasına müdahale etmem.
“Film”, “Klasikler / Neo – klasikler”, “Başarmak”, “Güzergâh Edebiyat” sergilerimde siyah beyazı yeğlerken, “Bronz Askerler”, “Aşkküre”, “Seyahatname”, “Otuz Kuş” serilerimde renkli malzemeyi seçtim.
Daha önceki çalışmalarınızda olduğu gibi bu kez de kendinize bir konu belirleyip bu konuya ait fotoğrafları seçmişsiniz. Sizce tek kare fotoğraflar yerine bir konuyu anlatan bir dizi fotoğraf daha mı etkili?
Yaptığım çalışmalarda kesinlikle bir amaç, felsefe ya da konu olmasına dikkat ediyorum. Aralarında organik bağlar olmayan bir fotoğraf seçkisi atomlarına ayrılmaya ve unutulmaya mahkumdur. Sosyal konular da ilgimi çekiyor. Bir çalışma, ya estetiği ya da sosyal çarpıcılığıyla öne çıkmalıdır. Benim bu sergimden önceki çalışmam, yaşamımda da dönüm noktası olan “Başarmak”tır. Albümü de yapılan bu çalışma, Merih Akoğul’un yalnızca fotoğrafçılığını değil, engellilerin dünyasındaki rolüyle ilgili de belirleyici oldu. Bu projemden sonra kendimi, zihinsel ve bedensel engelliler için çalışmaya adadım. Engelli çocuklarla olan çalışmalarım sürüyor. Eğer bir kişi ya da kurum bana sponsor olursa “Başarmak”ın devamı niteliğinde olan ikinci albümü yapacağım.
Bütün fotoğraflar, birbirleriyle akrabadırlar; konuları, teknikleri ve biçemleri ne olursa olsun, bir gün sonsuzda kesişeceklerdir. Stüdyoda çekilmiş bir portre veya savaşta yerle bir olmuş bir şehrin fotoğrafı, filmin yüzeyini aynı "fiziksel" biçimde etkiler ve her yeniden okuma sürecinde, bugünün iki boyutundan, dünün üç boyutuna göndermede bulunur. Buna rağmen, tanık olunan her an özeldir; biriciktir ve tekrarlanma şansı yoktur.
Fotoğraflar, ihtiyaç duyulduğunda belleğin yerini alır ve geçmişi anımsamamızda bize yardımcı olur. Fotoğrafçı, karşı karşıya geldiği ve onu etkileyen anlara "diğerlerini" de ortak etmek için fotoğraf çeker. Sonuçta fotoğraf, fotoğrafçının ve o fotoğrafı izleyenlerin birlikte oluşturdukları "aura"nın adı olur.
Fotoğrafçı ve izleyiciler; Phoenix, Anka, Simurg; adımıza ne derlerse desinler... Kaf Dağı'nın ardındaki fotoğrafı bulmak için yolculuğa çıktığımız, fotoğrafın vadilerinden geçip türlü merhaleler atlattıktan sonra farkına vardığımız "Otuz Kuş" aslında bizdik; başından beri birlikteydik ve sevdiğimiz tüm fotoğraflarda, bir aynaya bakar gibi kendimizi görmüştük.
Yeni projeler neler, ne zaman sergilenecek?
Yeni projelerime son hızla devam ediyorum. Önümüzdeki yıllarda sergisini açacağım ve albümlerini yapmayı düşündüğüm Türkiye ve Avrupa ile ilgili çekim çalışmalarım sürüyor. 1 Mayıs 2004’te “Geçen Yaz Viyana’da” isimli fotoğraf sergimi açıyorum. 2003 yılının yaz ayında çektiğim siyah beyaz Viyana fotoğraflarından bir sergi bu. Renkli de çekmeme rağmen, Viyana bana hep siyah beyaz olarak göründü, her ne kadar “Otuz Kuş”ta yer alan Viyana fotoğrafları renkli de olsa...
Saydam Günleri’nin açılışı için yapacağım bir projenin ön hazırlıklarına başladım. Başarmak projesi önümüzdeki günlerde Selanik’te sergileniyor. Birkaç ülke ve bu ülkelerle ilgili projeleri kabul ettirmeye çalışıyorum. Bu yıl benim için çok yoğun olacak, dört kitabım ve bir albümüm çıkacak. Dergi yazıları ve hocalık da yoğun bir biçimde sürüyor.
Şu an geldiğim nokta “Otuz Kuş” sergisi... Ben sergimde az şeyle, çok şey söylemeye çalıştım. Sıradanın arkasındaki anlamı irdelemek için, izleyicilerimizi fotoğraflar karşısında yoğunlaşmaya davet ediyorum. Onların gördüklerinden, ben de yeni görme deneyimleri edineceğim.
Merih Akoğul hakkında…
1963 yılında İstanbul’da doğdu. M.S.Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Ana Sanat Dalını 1985 yılında bitirdi, "Grup 9" fotoğraf grubunu kurdu. Birçok dia gösterisi gerçekleştirdi, yurtiçi ve yurtdışında (Avusturya, Bulgaristan, Güney Afrika, İngiltere, Fransa, Japonya) çeşitli sergilerde fotoğrafları yer aldı. Fotoğraf sanatı ve kuramı konularında birçok çalışma yaptı. Seminer, sempozyum ve açık oturumlara katıldı, bildiriler sundu, paneller yönetti, seçici kurullarda yer aldı.
Reklam sektöründe tanıtım fotoğrafçısı ve yazar olarak çalıştı. Çeşitli özel kurumlarda eğitmenlik, özel radyolarda kültür ve sanat programları, televizyon programlarında sanat danışmanlığı yaptı. Fotoğrafları; fotoğraf kuramı, plastik sanatlar ve müzik üzerine yazıları ve eleştirileri birçok gazete ve dergide yayımlandı. Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümü'nde öğretim görevlisi olan Akoğul, Fotoğrafevi ve Eyüboğlu Koleji'nde de ders vermektedir.
1992 yılında "Son Dokunuş", 1995 yılında "Kuğunun Ölümü" isimlerim taşıyan iki şiir kitabı; 1999'da "Klasikler", 2001 yılında "Bronz Askerler" ve "Klasikler/Neo-Klasikler", 2002 yılında da "Başarmak" fotoğraf albümleri yayımlanmıştır.
Akoğul'un bugüne kadar "Zamanın Belleği", "Dönüşümler / Sıradan Bir Aşk Hikayesi", "Filim", "Bronz Askerler", "Aşkküre", "Klasikler/Neo-Klasikler", "Seyahatname", "Başarmak", "Güzergâh Edebiyat", "İki Dünya Arasında", "Viyana'nın Renkleri" çalışmaları dia gösterisi ve sergi olarak izleyicilerle buluştu.
FOTOĞRAFEVİ’NDE AYIN ETKİNLİKLERİ
Sergiler
27 Mart - 16 Nisan National Geographic sergisi
17 Nisan - 30 Nisan Selanik FotoĞraf Merkezi sergisi
Dia Gösterileri
06 Nisan Gülnur Sözmen
13 Nisan Serpil Yıldız “Küba’dan İzlenimler”
20 Nisan Sacit Ünlü “ Doğu Anadolu”
27 Nisan Mustafa Özçilingir “Antik Dünya’da Gezinti”
Gezi
4 Nisan Pazar Günübirlik FotoĞraf ve Kültür turu Sülüklügöl
25 Nisan Pazar Günübirlik FotoĞraf ve Kültür turu Menekşe Yaylası
Overland
16 - 30 Nisan İran Özcan Yurdalan ile Sarı otobüs yolculuğu
18 - 26 Nisan Endülüs- İlker Özünlü ile
Seminerler
29 Mart - 25 Nisan Temel Fotoğraf Semineri Hafta içi
03 - 25 Nisan Temel Fotoğraf Semineri Hafta içi
30 Mart Salı Dijital Seminer - Emre İkizler
Ayrıntılı bilgi için: Fotoğrafevi Tütüncü Çıkmazı, No:4 Galatasaray / İstanbul
Tel: 212 249 02 02 / fotografevi@fotografevi.com
Adnan Sokol
adnan@fotografatolyesi.com