Ekonomik Krizin Şirket Politikaları Üzerindeki Etkileri ve İşe Yansımaları


ŞİRKETLER AÇISINDAN BULGULAR

Yücel Atış; şirketlerden özellikle yılda iki kez artış yapanlarda yeni dönemde ücret artışlarının % 0 25 arasında değiştiğini, bu oranın bir grupta % 32 olarak gerçekleştiğini ifade etti. Üst düzeylerdeki ücret artışlarının 0 veya sınırlı tutulurken, alt kadrolarda ücret artışlarının enflasyona yakın tutulmaya çalışıldığına dikkat çekti. Artışlardaki ortalama ise % 12 düzeyinde gerçekleşti. Atış, Türk şirketlerinde ücret artışlarının kriz nedeniyle minimumda tutulurken, çokuluslu olan şirketlerde özellikle krizden az etkilenen sektörlerde enflasyon oranı + performans verildiğini ifade etti. Türk şirketleri arasında zam yapmayanların oranı ise % 30 gibi görünüyor.

Kriz öncesi yönetici ve kilit pozisyonlarda dolar/markla maaş ödemesi yapan şirketlerin % 80’i TL’ye dönmüş gözüküyor. Araştırmaya göre dövizden TL’ye dönüşte şirketlerin kuru, kriz öncesi dolar fiyatını 685 bin TL ile 825 bin TL arasında baz alarak belirlediği görülüyor. Araştırmada çıkan ilginç bir sonuçta kriz öncesi net 10 bin dolar alan bir genel müdür yardımcısının maaşının, kriz sonrasında Ağustos 2001 itibariyle 3.5 milyara indiği, müdür düzeyinde net 5 bin ve 7 bin dolar olan ücret aralığının, kriz sonrası net 2.0 3.0 milyar aralığına yani 1.500 2.000 dolar aralığına gerilediği ve dil bilen yeni mezunların başlangıç ücretinin kriz öncesi net 1.200 1.400 dolar düzeyindeyken, kriz sonrası önerilen rakamın net 300 500 milyon TL olarak gözüktüğü belirlendi.

YARARLARDA NELER DEĞİŞTİ?

Yücel Atış, kriz öncesinde yöneticilere verilen şirket arabası uygulamasının, araştırmaya katılan şirketlerin % 30’unda kaldırılırken, % 40’ının benzin kullanımını sınırlandırma yolunu seçtiğini, pekçok şirketin araba modellerinde sınıf düşürdüğünü, “tüm arabalar havuza” uygulamalarının yaygınlaştığını, şu an sağlık sigortası, cep telefonu gibi yan yararlarda büyük oranda iptal veya dondurma uygulamasının görüldüğünü, sağlık sigortalarında poliçe limitlerini daraltma eğiliminin yaygınlaştığını, şirketlerin kriz öncesi cep telefonu ve notebook’u yönetici pozisyonlara bir yarar olarak verirken, “artık veremiyoruz” diyenlerin oranının % 20 olduğunu ve cep telefonunda özel konuşmaların ödenmediğini ifade etti. Ayrıca şirketlerde “istediğin kadar çay kahve iç” uygulamasının rafa kalktığını, paralı çay kahve makinelerinin yaygınlaştığını belirtti.

EN ÇOK ETKİLENEN SEKTÖRLER

Krizden en çok etkilenen fonksiyonların finansman, muhasebe, insan kaynakları, üretim ile bilgi teknolojileri ve en az etkilenen fonksiyonların ise satış ve pazarlama departmanları olduğunu kaydeden Atış, kriz sebebiyle şirketlerin az eleman, çok iş, az ücret prensibini daha çok tercih eder olduklarını belirtti.

Kriz öncesinde pozisyonlar arasındaki ücret farklılıkları % 30 50 arasında değişirken, kriz sonrası bu oranın % 10 30 aralığına kadar gerilediği görüldü. Bununla birlikte araştırma yüksek ücretlilerin işten çıkartılıp, düşük ücretlileri istihdam etme uygulamalarının olduğunu da gösterdi. Yücel Atış, kriz öncesi ücret bileşenlerindeki dağılımın; baz maaş % 85, performans % 5, yararlar % 10 oranında iken, kriz sonrasındaki dağılımın % 60 baz, % 35 performans, % 5 yararlara dönüşmüş olduğunu ifade etti.

KISITLAMALAR

Araştırma aynı zamanda çalışanların çalışma saatlerine uyumunun arttığını da gösterdi. şirketlerin internet kullanımlarına sınırlamalar getirdiğini, seyahatlerde uçak kullanma tercihinin sınırlandırılıp özellikle business class’tan economy sınıfına dönüş bulunduğunu, dolar bazlı harcırahların düşürülüp, yurtdışı seyahatlerinin azaltıldığını, şirketlerin çoğunda tasarruf genelgelerinin yayınlandığını, şirketlerin yeni bilgisayar, teknoloji ve donanım yatırımlarına girmektense, servis desteği almaya yöneldiklerini ve açık büfe öğle yemeği verenlerin, standart mönüye dönmeye başladıklarını ifade eden Yücel Atış ayrıca; beyaz yakalılara verilen sosyal yardımların azaltıldığını veya kaldırıldığını, beyaz yakalılar ile mavi yakalılar arasındaki ücret farklılıklarının azaldığını, özel şirketlerde çalışanların “keşke devlet memuru olsaydık” düşüncesini taşımaya başladıklarını, tüm yeni yatırımların dondurulduğunu ve şirketlerin önceliklerini değiştirerek temel amaçlarının yaşa mak ve ayakta kalmak olduğunu belirtti.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

İnsan Kaynakları Derneği (İNKADE) Başkanı Yücel Atış önerilerini haftalık çalışma saatlerinin azaltılması, şirketlerin/grupların ortak hizmet verebilecekleri bölümlerin birleştirilmesi, performans bazlı ücretlendirmeye ağırlık ve rilmesi, şirketlerde moral ve motivasyon aktivitelerinin arttırılması ve çalışan ailelerinin de aktivitelere katılması, çalışanlara ücretsiz psikolojik danışmanlık sunulması, insan kaynakları bölümlerinin önceliklerini ve şirket içindeki konumunu yeniden değerlendirmesi gerektiği şeklinde ifade etti.

Hazırlayan: Hande PATIR

(*) Bu araştırma İnkade için Prometheus Danışmanlık tarafından yapılmıştır.

Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)