Eğitimciler 14. kez bir araya geldiler...
HRdergi tarafından kesintisiz düzenlenen 13 yılın sonunda
bir marka haline gelen ve kurumsal eğitim yöneticilerinin buluştuğu
tek etkinlik olan “14. Eğitimciler Zirvesi” bu yıl da büyük bir katılıma imza attı. 4-5 Mayıs tarihlerinde
The Green Park Hotel&Convention Center’da gerçekleşen zirvenin
Ana Sponsorluğu’nu Masters Training International, Resmi Sponsorluğu’nu Enocta ve HumanGroup,
Destek Sponsorluğu’nu ise Avea üstlendi.
Muhteşem zihinleri başarıya ulaştıran stratejiler
HRdergi Genel Müdürü Alper Toper’in açılış konuşmasıyla başlayan zirvede sözü ilk alan isim Harvard Tıp Okulu’nda Psikolog olarak görev alan ve tüm dünyada büyük ilgi toplayan ‘The Winner’s Brain’ adlı kitabın eşyazarı Dr. Jeff Brown oldu. Dr. Jeff Brown ‘Kazanan Beyin: Muhteşem zihinlerin başarıya ulaşmak için kullandığı stratejiler’ başlıklı sunumu paylaştı.
Oturum sırasında başarıya ulaşmak için gerekli olan beş faktörü aktaran Dr. Jeff Brown insan beyninin en yüksek seviyede performans göstermesi için öneriler sundu. Brown, ayrıca Beyin Gücü unsurlarını destekleyen sekiz stratejiye değindi ve bunlara dair örnek uygulamalar paylaştı.
Başarı faktörünü etkileyen davranışların neler olduğunu anlatan Dr. Jeff Brown başarılı bir kariyer yaratmanın temel yolunun; ‘kendinizi, yetkinliklerini, yeteneklerinizi ve geleceğinizi nasıl görüyor ve algılıyorsunuz’ sorusuyla açıklanabileceğinin altını çizdi. ‘Başarılı bir kariyer oluştururken, başarı ve başarısızlığın aynı derecede üstesinden geliyor olmanız; sıkı çalışma ve geribildirimi de aynı potada eritmeniz gerekiyor’ diyen Brown sözlerine şöyle devam etti: ‘Kazanan bir beyne sahip olanlar başarıyla sürekli karşılaşan insanlardır.
Kazanan bir beyne sahip olmanız demek, milyon dolar servete sahip veya ün yapmış olmanız demek değildir. Aksine, başarıyı deneyimleyen ve bunu hayata katabilen biri olmanız demektir. Kendiniz için hayatı daha yaşanabilir kılmanız demektir.
Beyin fonksiyonlarının desteklediği başarı kriterlerini hayatınıza uyarlamanın birçok yolu vardır. Duygusal denge, direnç, odaklanma, dikkat ve beyninize iyi bakmak başarıyı destekleyen ve yönlendiren en temel stratejilerdir.’
Ayna ayna söyle bana…
HumanGroup’ta eğitmen olarak görev alan Aile Terapisti, Psikodramatist ve Uzman Klinik Psikolog Cafer Çataloluk zirvede ‘Ayna ayna söyle bana…’ başlıklı oldukça ilgi çekici bir sunum gerçekleştirdi. Sunumunda liderlik olgusunun üzerine odaklanan Çataloluk, liderin kendisi ve dış dünyayla kurduğu ilişki arasındaki doğrusal bağın altını çizdi. Kişilerin liderlik başarısının gerek iş hayatında gerekse özel hayatta ilişkilerini yönetme becerisine ve gücüne bağlı olduğunu belirten Cafer Çataloluk, kişilerin öncelikle kendileriyle, aileleriyle, iş ve özel çevreleriyle kurduğu sağlıklı ilişkilerin yetkinliklerini ve potansiyellerini ortaya çıkarma konusunda ana faktör olduğuna dikkat çekti. İş dünyasındaki liderlik kavramı konusundaki çelişkilere bir psikolog ve psikodramatist gözüyle bakan Çataloluk liderin gelişim sürecindeki iletişim süreçlerini, kırılma noktalarını ve deneyimleme sorunlarına da ışık tuttu.
Global öğrenme ve akreditasyon deneyimi
Zirvede söz alan isimlerden Alcatel-Lucent Üniversitesi Teknoloji Eğitim Müdürü Doğan Özmen de Alcatel-Lucent Üniversitesi ve teknolojik vizyon uygulamalarına dair bir sunum gerçekleştirdi. Alcatel-Lucent Üniversiteleri’nin iş ortaklarına ve çalışanlarına teknik veya teknik olmayan konularda global sertifikasyon süreçlerinden geçmiş eğitimler verdiğini ifade eden Doğan Özmen, ALUniv İstanbul’un ise 2009 Eylül ayında akredite olduğunu sözlerine ekledi. Sınıf ve laboratuvar eğitimlerine odaklandıklarını söyleyen Özmen özellikle laboratuvar eğitimlerini erişim teknolojileri, transmisyon teknolojileri, ses sistemleri ve IP&OptikTeknolojileri olarak sınıflandırdıklarını belirtti. Doğan Özmen ayrıca ALUniv olarak hayata geçirdikleri Going Green projesinin de detaylarını aktardı. Going Green Projesi ile eğitim aktivitelerinde basılı dokumanı azalttıklarına dikkat çeken Özmen bu projenin de katılımcılardan da büyük destek gördüğünü ifade etti. Doğan Özmen sunumunda, ALUniv telekomünikasyon teknolojileri ve teknolojik vizyon uygulamalarına dair bilgiler de aktardı.
Geçmişten geleceğe, bir kurumsal üniversite deneyimi
Türkiye’nin en büyük finans kuruluşlarından biri olan Yapı Kredi Bankası’nın büyük bir başarıyla hayata geçirdiği Yapı Kredi Bankacılık Akademisi’nin hikayesi de bu zirvedeydi. Yapı Kredi Bankacılık Akademisi GM ve İştirakler Eğitim Tasarım ve Geliştirme Müdürü Tuba Sürücü Caner ve Şube Ağı Eğitim Tasarım ve Geliştirme Müdürü Deniz Hasanbaş bu başarı hikayesini paylaşan isimler oldu. Tuba Sürücü Caner ve Deniz Hasanbaş, 2008 Mayıs ayından bu yana faaliyetlerini sürdüren Yapı Kredi Bankacılık Akademisi’nin bu faaliyetlerini Bankacılık, Kişisel Gelişim, Liderlik ve Sosyal Sorumluluk olmak üzere 4 ana dalda gerçekleştirdiğini belirttiler. Özellikle mimarisi ve ergonomik kullanım alanlarıyla oldukça ilgi gören Akademi’nin sınıf eğitimleri ve online eğitimleri birarada kullanarak çalışanlara büyük kolaylıkları sağladığının da altını çizen Caner ve Hasanbaş, çalışanların Akademi’ye gösterdikleri ilginin de bu başarıda etkili olduğunu dikkat çektiler. Verdikleri, teknik ve kişisel gelişim eğitimleriyle çalışanları bütünsel anlamda yüksek performanslı bir takım üyesi haline getirmeyi hedeflediklerini ifade eden Tuba Sürücü Caner ve Deniz Hasanbaş ayrıca Akademi olarak aldıkları uluslararası ödüllere değindiler.
Eğitimde ve gelişimde yeni trendler neler?
Eğitimde ve gelişiminde yeni trendleri ve uygulamaları paylaşan isimler; Enocta Genel Müdürü Ahmet Murat Hançer, Abdi İbrahim İlaç İnsan Kaynakları Uzmanı Nil Bilge Gürcan ve Deniz Akademi Eğitim&Gelişim Bölüm Müdürü Sevda Çimagil oldu. Enocta Genel Müdürü Ahmet Murat Hançer ‘öğrenme nereye gidiyor?’ sorusuyla başladığı konuşmasında eğitim konusunda dün, bugün ve geleceğe dair değerlendirmelerini ve öngörülerini paylaştı. Özellikle teknoloji, sosyal medya ve Y kuşağı arasındaki vazgeçilmez ilişkinin bugün ve gelecekteki trendleri belirlediğine dikkat çeken Hançer, Enocta olarak bu trendler doğrultusunda gerçekleştirdikleri uygulamalara dair bilgiler de aktardı. Nil Bilge Gürcan; Abdi İbrahim İlaç’taki e-öğrenme uygulamalarını paylaştı. E-öğrenme uygulamalarıyla birlikte zaman ve maliyet konusund % 83 tasarruf sağladıklarını ifade eden Gürcan aynı zaman eğitim ve gelişim konusunda hız ve prestij kazandıklarına da dikkat çekti. Sevda Çimagil ise, Deniz Akademi’de farklılık yaratan tutundurma çalışmanlarını paylaştı. Çalışanların gelişimi ve çalışan bağlılığı sürdürülebilir kılmak için Deniz Akademi olarak hayata geçirdikleri eğitim ve bilgilendirme televizyonu Deniz TV ve e-Deniz Akademi’ye dair uygulamaları aktaran Sevda Çimagil bu uygulamaların çalışanlara ve kuruma yarattığı katma değeri de anlattı.
‘Eyvah! Patron Oldum’
Masters Training International Eğitmenlerinden Fırat Çapkın global ve lokal şirketlerden yönetici deneyimlerini ‘Eyvah! Patron Oldum’ başlıklı ilginç ve renkli sunumuyla gerçekleştirdi. Kendi profesyonel yönetici deneyimleri ve gözlemleriyle sunumunu detaylandıran Çapkın, özellikle kurum kültürü ve liderlik arasındaki ilişkiyi irdeledi. Fırat Çapkın, özellikle gelişmekte ve kurumsallaşmakta olan şirketlerde sıkça karşılaşılan ‘Bu bölümün patronu sensin’ durumu ve beraberindeki gelişmelerin püf noktalarını katılımcılarla paylaştı. Çapkın, sunumun sonunda akerdeonuyla çaldığı ezgiyle katılımcılara hoş dakikalar yaşattı.
Avea Cep Mektep Uygulaması
Telekomünikasyon devlerinden Avea’nın Cep Mektep uygulamasını paylaşan isim Avea Uzaktan Öğrenme ve Projeler Müdürü Selçuk Alimdar oldu. Avea Cep Mektep’i bir mobil öğrenme çözümü olarak hayata geçirdiklerini belirten Alimdar, artan teknoloji, mobilite ve zaman kısıtlamasının hem kurumları hem bireyleri eğitim konusunda yeni arayışlara yönlendirdiğine dikkat çekti. Dünyada ve Türkiye’de en yoğun kullanılan teknolojinin mobil iletişim araçlar olduğunu ifade eden Selçuk Alimdar, bu doğrultuda Avea olarak Cep Mektep uygulamasını hayata geçirdiklerini söyledi. Cep Mektep uygulamasının hedef kitlesi olarak Avea çalışanları ve iş ortakları olduğuna vurgu yapan Alimdar, bu uygulamanın içeriği ve süreciyle ilgili de detaylı bilgiler aktardı. Selçuk Alimdar sunumunda ayrıca Cep Mektep uygulamasına da dair örnek uygulamalar da paylaştı.
Y kuşağını yönetecek Y kuşağı yöneticiler...
Türkiye tekstil perakende mağazacılığının lider isimlerinden Tema Mağazacılık da Y kuşağına dair eğitim uygulamalarıyla zirvedeydi. Mağazacılık Sorumlu ve Yönetici Personel Eğitim Müdürü Tolga Akkalay Tema Mağazacılık adına bu uygulamaları paylaşan isim oldu. Tema Mağazacılık olarak son 5 yılda ortalama % 42,5 büyüdüklerini ve bunun da nitelikli ve genç insan kaynağına daha fazla ihtiyaç doğurduğunu belirten Akkalay, bu ihtiyaç doğrultusunda Y kuşağı üzerine odaklandıklarını ifade etti. Akkalay, Y kuşağının şirketlerden sürekli öğrenme ve gelişme şansı, heyecanlandıran ve yetenekleriyle uyumlu işler ve mentor’lük istediklerinin altını çizdi. Y kuşağının eğitim beklenti ve ihtiyaçlarını sıralayan Tolga Akkalay Tema Mağazacılık Yönetici Adayı Programı’nın detaylarını ve Y kuşağı yönetim sürecini aktardı. Y kuşağına dair gerçekleştirdikleri program ve süreçle birlikte Tema Mağazacılık olarak elde etttikleri kazanımları da paylaşan Tolga Akkalay Y kuşağının şirkete yetenek, kendine güven, hedef ve başarı odaklılık, çeşitlilik yönetimi ve sivil fikirler kazandırdığının altını çizdi.
Bir liderlik profili deneyimi
Yıldız Holding Eğitim ve Gelişim Müdürü Erkan Dündar, Yıldız Holding liderlik ve yöneticilik programlarını anlatan bir sunumla zirvedeki yerini aldı. Yıldız Holding Liderlik Mutfağı adını verdikleri Liderlik Gelişim programlarına dair bilgiler bilgiler aktaran Dündar özellikle Insead ile birlikte geliştirdikleri program gibi yüksek maliyetli bir projeye nasıl imza attıklarını anlattı. Erkan Dündar küresel hedefler doğrultusunda dünya koşullarına ve değişime ayak uydurmak, liderlerini yeni rekabet koşullarının gerektirdiği, bilgi ve yetkinliklerle donatarak yarınlar için daha da güçlendirmek ve sürekli yenilenmek amacıyla bir Yıldız Holding Liderlik Modeli oluşturduklarına dikkat çekti.
Bu liderlik gelişim programına ilk aşamada Grup Başkanları, Başkan Yardımcıları ve Genel Müdürlerden oluşan üst düzey yöneticilerin katıldığını belirten Dündar Yıldız Holding olarak bu programı dört motto dahilinde belirlediklerini söyledi ve bu dört mottoyu sıraladı:
İştahlı Ol (Feel the hunger): Atak ol, fırsatları gör ve hızlı değerlendir.
Hamuru Yoğur (Mix it up): Doğru insanları biraraya getir, farklılıkları benimse.
Doğru Pişir (Bake it right): Oyunu kuralına göre oyna.
Mutlu Et (Bring a smile): Aslında bu Ülker’in ana felsefesine de çok uygun. Sabri
Eğitim, performans ve kariyer yönetimi entegrasyonu
Türkiye’nin önde gelen İK ve yönetim danışmanı Prometheus Genel Müdür Yücel Atış da ‘Eğitim, performans ve kariyer yönetimi entegrasyonu ve bir örnek çalışma’ başlıklı sunumuyla zirvedeydi. Bir kariyer haritasıyla birlikte şekillendirdiği sunumunda Yücel Atış, eğitimin kariyer yönetimi ve performansın ‘olmazsa olmaz’ faktörlerinin başında geldiğini ifade etti. Atış paylaştığı şirket uygulamasında görevlendirme, yeterlilikler, İK uygulamaları ve eğitimler arasındaki korelasyona dair çarpıcı veriler aktardı.
Y kuşağının ‘YENİ’ markası
Zirvenin birinci gün kapanışını DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurumsal Eğitmen ve Proje Yöneticisi Uzman Psikolog Burcu Çanacık ‘Y kuşağının yeni markası: Potansiyelden Performansa P2P Yönetimi’ başlıklı sunumuyla gerçekleştirdi.P2P yönetiminde geleneksel yetenek yönetimi ve eğitim anlayışının dışına çıkılarak bireysel yeteneklerin keşfi, yeteneklerle bağlantılı gelişim ve performansı arttırma adımlarını hayata geçirdiklerini ifade eden Çanacık, bunun artık Y kuşağını yöneten kurumlar için vazgeçilmez bir marka olması gerektiğine dikkat çekti. Bu markanın, kurumlar açısından çalışan performansına katkısına ve sürekli artan Y kuşağı ihtiyaçlarını karşılayabilmeye odaklandıklarını belirten Burcu Çanacık Y kuşağının da bu konuda ısrarcı ve talepkar olduğunun altını çizdi. Peki, bu P2P uygulaması neyi amaçlıyor? ‘Hedef kitlesi bireyler, ekipler veya kurumun tamamı olan DBE’nin P2P projesi, potansiyelin performansa dönüştürülmesi anlamını taşıyan bir kısaltmadan geliyor. Projenin bütünsel yaklaşımı geniş ölçekli gruplarla çalışmaya imkân verirken, P2P diğer yetenek yönetimi modellerinin aksine sadece yeteneği keşfetmeyi ve geliştirmeyi değil, onların gelişimine engel olacak performans bloklarını da ortadan kaldırmayı amaçlıyor.’
Kirkpatrick’in ötesinde: Analiz ve değerlendirmeye yeni bakış
Zirvenin ikinci gün açılışını dünyanın eğitim alanındaki en büyük organizasyonu olan ASTD tarafından 2008 yılında “Legend” (Efsane) olarak tanımlanan Dr. Allison Rossett gerçekleştirdi. San Diego State Üniversitesi’nde Eğitim Teknolojileri Profesörü olarak görev alan Dr. Allison Rossett ‘’Kirkpatrick’in ötesinde: Analiz ve değerlendirmeye yeni bir bakış’’ başlıklı sunumuyla zirvedeki yerini aldı. Herkesin Kirkpatrick’in dört aşamalı değerlendirme modelini prensipte onurlandırsa da pratikte durumun çok farklı olduğunu söyleyerek sunumuna başlayan Rossettt Kirkpatrick modelinin günümüzün işlerine ve teknolojik gerçeklerine ayak uydurabilecek kadar güncel olmadığına dikkat çekti. Dr. Allison Rossett, eğitim ve çalışan desteğinin online sunulduğu; PDA’lerin, video’ların, mobil telefonların, online bilgi tabanlarının, wiki’lerin, blog’ların, sınıf ortamlarının ve koçluğun yoğun kullanıldığı bugünün dünyasında bir merak duygusu gerektiğinin altını çizdi. Yeni farklı analizleri paylaşan Allison Rossett bu fikirleri İK ve eğitim alanında nasıl kullanılacağına yönelik örnek uygulamalar da paylaştı. Allison Rossett zirvede ayrıca ‘Performans desteği aracılığıyla performans gelişimi’ başlıklı bir workshop da gerçekleştirdi.
Eğitim ve gelişim büyümeyi nasıl destekler?
Tesco Kipa Operasyon İK Müdürü Mehtap Yanmaz Keleş ‘Eğitim ve gelişim büyümeyi nasıl destekler?’ başlıklı sunumuyla zirvedeydi. Keleş sunum başlığı olarak kullandığı sorununun yanıtının eğitim ihtiyaçlarını doğru saptamak ve anlamakla başladığına dikkat çekti ve Tesco Kipa olarak eğitim sürecini bu doğrultuda gerçekleştirdiklerini altını çizdi. Gelişim sürecindeki uygulamaları paylaşan Keleş 360 derece geribildirim ve kişisel gelişim planı üzerine de bilgiler aktardı. Çalışanlara verilen eğitimleri On the Job ve Off Job olarak ikiye ayırdıklarını ifade eden Mehtap Yanmaz Keleş bu iki farklı eğitimi de şöyle kategorilendirdi:
On the Job Eğitimler Off the Job Eğitimler
•Opsiyonlu Program •Shadowing
•Yeni Mezun Programı •Koçluk
•Usta Okulu •Mentörlük
•Buddy •İş rotasyonu
Bu yıl doğanlar neleri hiç bilmeyecekler?
Ürünleriyle yeni kuşağın vazgeçilmezi olan Mavi Jeans adına zirvede konuşan isim Eğitim Danışmanı Gülberk Özbaşaran oldu. ‘Ben nesli’ olarak tanımladığı gelecek yeni nesle dair sosyal veriler paylaşan Özbaşaran bu nesli iş hayatında bekleyen gerçekleri ve onlara dair yapılması gerekenleri sıraladı. Gülberk Özbaşaran, teknolojinin tam merkezinde hayatları kurgulanan, özgüvenleri yüksek ama kaygıları da bir o kadar yüksek olan ‘Ben’ nesli ve eğitimci arasındaki iletişimin de nasıl olması gerektiğine dair önerilerini de paylaştı:
•Sorgulama hakkı, “ben” değil “sen” dili… Ulaşılabilir rol modeller, somut hedefler
•“Finansal” düşünce tarzı… “Değer”e ortak etmek
•“Onlardan biri” olmak, aynı dili konuşmak… Katılımcı, eğlenceli, rekabetçi eğitim
Satış ekipleri için Etkin Portföy Yönetimi Eğitimi
T. İş Bankası Satış Akademisi ve İş Birimleri Eğitimlerinden Sorumlu Yönetici Zerrin Kocuk da T. İş Bankası olarak geliştirdikleri Etkin Portföy Yönetimi Eğitimi’ne dair paylaşımlarda bulundu. Bu eğitimdeki hedef kitlenin satış ekibi olduğunu ifade eden Kocuk bu bu programın tasarım ve danışman firma ile gerçekleştirdikleri ihtiyaç analiz süreciyle ilgili bilgiler aktardı. 2010 Eylül’ünde pilot eğitimlere, 2010 Ekim’inde de sistematik eğitimlere başladıklarını belirten Zerrin Kocuk bu eğitime dahil olan satış ekiplerinin raporlama yaptığı yöneticilerin de bilgilendirilmesini sağladıklarının altını çizdi. Bu süreçte bölge müdür yardımcıları ile odak grup çalışmaları gerçekleştirdiklerini söyleyen Kocuk tüm eğitim sürecinde ve sonrasında geliştirdikleri takip sistematiği ve geribildirim konusunda da katılımcılara bilgiler sundu. Zerrin Kocuk, bu eğitimlerin neden başarılı olduğuna dair de şunları söyledi: ‘Eğitim kurgusunu işin ihtiyaçlarıyla entegre ettik. Tüm yöneticilerimiz süreci sahiplendi ve eğitim operasyonlarımızı işin ihtiyaçlarının gerektirdiği hız ve esnekliğe kavuşturduk. Ayrıca eğitimin iş başında takibini sağlayacak önlemler aldık.’
En iyi şirket ödülüne giden yol...
Daiichi Sankyo Türkiye İnsan Kaynakları Müdürü Melisa Dener Kurşunoğlu, zirvede Daiichi Sankyo Türkiye’ye en iyi şirket ödülünü getiren uygulamaları paylaşan isim oldu. ‘Başarıya götüren yolda ilk adım çalışanlarımız’ diyen Kurşunoğlu, çalışanların kurumdan beklentilerini ve Daiichi Sankyo’nun çalışanlara sunduğu imkanlardan ve yarattığı katma değerden bahsetti. Sunumunda özellikle çalışan bağlılığına değinen Melisa Dener Kurşunoğlu, çalışan bağlılığındaki büyük bir yanılgıya da dikkat çekti. Mutluluğun çalışan bağlılığıymış gibi algılanmasının İK ve yönetim açısından çok büyük bir tuzak olduğunu vurgulayan Kurşunoğlu çalışan bağlılığının düşük olmasının hem bireylerin hem kurumların geleceği ve sağlığı açısından olumsuz bir etkisi olduğunu belirtti. İşte bu doğrultuda Daiichi Sankyo olarak memnun ve bağlı çalışanlar yarattıklarını ve en iyi şirketlerden biri olmayı başardıklarını ifade eden Melisa Dener Kurşunoğlu, tüm bu uygulamalara dair detayları da katılımcılarla paylaştı.
Liderlik geliştirmede 3. nesil
Zirvede Türk iş dünyası ile deneyimlerini paylaşan isimlerden biri de, kitabı “The Leadership Spectrum Profile” ile 2002’nin En İyi İş Kitabı unvanını kazanan, geliştirdiği “Leadership Spectrum Profile®” En İyi 10 Eğitim Ürünü’nden biri olarak seçilen Dr. Mary Lippitt oldu. Lippitt ayrıca 2009’da Stephen Covey ve Ken Blanchard ile “Discover Your Inner Strengths”i de kaleme alan isim... Günümüz iş dünyasının küresel rekabet, yeni teknolojiler, değişen yasal düzenlemeler, daha yalın hale gelen organizasyonlar ve yeni nesil ile tanımlandığını ifade eden Dr. Mary Lippitt bu koşullar altında liderlik geliştirmede hızlı olmak gerektiğinin altını çizdi. Liderlik geliştirmede 3.neslin doğru kararları, doğru zamanda ve doğru şekilde alınmasını sağladığına vurgu yapan Lippitt, liderlik geliştirmede 3.neslin Peter Drucker anlayışını takip ettiğini söylüyor. Peki, Drucker anlayışı ne diyor? ‘Etkili liderlik, konuşmalar yapmak ya da sevilmek ile ilgili değildir; liderlik özellikler değil sonuçlarla tanımlanır.’ Konuşmasında organizasyonel önceliklere, hedeflere ve aksiyonlara odaklanan 3. nesil liderlik geliştirmenin esnekliği ve sağlam değerlendirmeyi hızla iyileştirdiğinin altını çizen Dr. Mary Lippitt, bu anlayışta liderin ancak ve ancak organizasyondaki herkes sonuçlara odaklandığında sonuç üretebileceğini söyledi.
“Hatalar Masada Kalsın”: Eğitimde Simülasyon
Baltaş Grubu Kurucularından Prof. Dr. Zuhal Baltaş, Baltaş Grubu İş Geliştirme ve Proje Koordinatörü Dr. Zeynep Başar ve Coproline Kurucu Ortağı Başar Başar da zirvede ‘Hatalar masada kalsın: Eğitimde simülasyon’ başıklı sunumu paylaşan isimler oldu.
Simülasyonun risksiz eğlenceli ve bilgiyi özümsemeye uygun bir ortam yarattığını ifade eden konuşmacılar buna karşın salt klasik öğrenme yöntemlerinde sıklıkla karşılaşılan sorunun, eğitmenlerin bir şeyler öğrettiğini sandığı, ancak öğrenenin ne öğrendiğinin bile farkında olmaması olduğunun altını çizdiler. Düşündüğünü düşünen beyin için öğrenmeyi sağlayacak en verimli ortamın kişinin kendi bilgisini kendisinin üretebildiği, süreçleri yaşayarak deneyimlediği simülasyon eğitimleri olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Zuhal Baltaş, simülasyonların maliyetsiz hata yapma fırsatı verdiğine de sözlerine ekledi. Konuşmacılar simülasyonların çalışanların yanlış kararlarının sonuçlarını görerek bu yanlışları iş hayatlarına taşımalarını engellediğini ve böylece hataların masada kalmasını sağladığını vurguladılar. Söz konusu uygulamaların, heyecan verici, şaşırtıcı ve zorlayıcı duygusal yaşantılarla öğrenileni özümsemeyi ve gerçek hayata taşımayı kolaylaştırdığına değinen Prof. Dr. Zuhal Baltaş sözlerine şöyle devam etti: ‘Baltaş grubu iş ortağı olduğu kurumlara; iş yaşamına bütünsel bakış, kurumsal değişim, proje yönetimi, satış pazarlama, finans, inovasyon vb konularda Türkiye Celemi olarak farklı simülasyon fırsatları sunar.’
Gelişim merkezleri
Dünyanın önde gelen uluslararası tütün şirketlerinden Imperial Tobacco İnsan Kaynakları Eğitim Müdürü Sinem Tüzer de ‘Gelişim Merkezleri’ başlıklı sunumuyla zirvede söz alan isimlerden oldu. Tüzer, Imperial Tobacco olarak hayata geçirdikleri Gelişim Merkezi’ne dair bilgiler aktardı. Neden Değerlendirme Merkezi değil de Gelişim Merkezi demeyi tercih ettiklerini iki anlayış arasındaki farkla açıklayan Sinem Tüzer şunları söyledi: ‘Değerlendirme Merkezi SEÇME (işe alım ya da iç terfi) amaçlı kullanılır ve bir sürecin sonucudur. Gelişim Merkezi, GELİŞİM (potansiyellerin belirlenmesi, katılımcılara ait güçlü ve gelişime açık yönlerin belirlenmesi) amaçlı kullanılır ve bir sürecin başlangıcıdır. Imperial Tobacco Gelişim Merkezi’nden topladıkları bilgiyi çalışanların kişisel gelişimine katkı sağlayacak bir şekilde kullandıklarını belirten Sinem Tüzer ayrıca çalışanlara uyguladıkları davranış odaklı bir değerlendirme sürecine dair bilgiler de paylaştı.
Sosyal medya ve eğitim…
Zirvede günümüzün en sıcak konularından biri olan “Sosyal Medya” konusunu ise, “Social Media for Trainers” (Eğitimciler için sosyal medya) kitabının yazarı, Dr. Jane Bozarth paylaştı. Uluslararası alanda tanınan bir konuşmacı ve eğitmen olan Dr. Bozarth, işyerinde eğitim ve gelişim çalışmalarının artırılması ve iyileştirilmesi için sosyal medya araçlarının kullanılması konusunda somut fikirlerini paylaştı. Sosyal medya teknolojilerinin etkili kullanımının, iş ortamındaki eğitim ve gelişim çalışmalarının arttırılması ve geliştirilmesine yardımcı olabileceğini belirten Bozarth, sosyal medya ve sosyal eğitim konularındaki konuşmaların büyük bir bölümünün çok yükseklerde seyretse de, eğitim ve gelişim profesyonellerinin tüm bunların kendi işlerine uygulanabilecek pek az fikri beraberinde getirdiğinin altını çizdi. Dr. Jane Bozarth yeni sosyal medya araçlarının görünür değerini değil, temel amacını tartışmak gerektiğine vurgu yaptı.