“Dünyanın ve ekonominin çarkını kadınların döndürdüğünü daha görünür kılacağız”
1986’dan beri, yoksulluk, eşitsizlik, afet ve göçlerden en fazla etkilenen dar gelirli kadınlara ve mevsimlik tarım işçisi kadınlara yönelik çeşitli faaliyetler yürüten Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’nın Kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyesi Şengül Akçar ile önümüzdeki dönem hedefleri üzerine...
KEDV’in kuruluşundan bugüne damga vuran kilometre taşlarını nasıl özetlersiniz?
Vakıf olarak, yoksulluk ve eşitsizliklerin var olmadığı bir dünyanın ancak kadınlar tarafından yaratılacağına inanıyoruz. 1986’dan beri, yoksulluk, eşitsizlik, afet ve göçlerden en fazla etkilenen dar gelirli kadınlara ve mevsimlik tarım işçisi kadınlara yönelik çeşitli faaliyetler yürütüyoruz. Bu çabala- rımızla, yılda yaklaşık 20 bin kadın, kendi hayat tecrübeleri, mücadele güçleri ve emekleriyle bir araya geliyor; toplumsal re- fahı sağlamada devletlerin rolünün azaldığı bir dünyada hem kendi hayatlarını yeniden kuruyor hem de toplumlarının sosyal ve ekonomik dönüşümüne katkıda bulunuyor.
Türkiye’de istihdama katılamayan 11 milyon kadın; çocuk, yaşlı ve hasta bakımı gibi aile içi sorumlukları nedeniyle sosyal ve ekonomik yaşamın dışına itiliyor. Özellikle yoksul mahallelerde uygun ücretli kreş ve diğer bakım hizmetlerinin olmaması, kadınları yoksulluğa daha fazla mahkum ediyor. Vakıf tarihimize damgasını vuran en önemli kilometre taşlarından biri, bu soruna karşı 1987 yılında başlattığımız toplum temelli bakım hizmetleri modelimiz olan Mahalle Yuvaları oldu. Kooperatif çatısı altında işletilen Mahalle Yuvaları ile, yoksul semt- lerde kadınlar bir araya geliyor, istihdama katılıyor, ucuz, erişilebilir ve kaliteli çocuk bakım ve eğitim hizmetleri sunuyor.
Ülkemizde ilk kez mikro kredi uygulamasını başlatarak kendi işini kurmak isteyen mikro girişimci kadınların finansa erişim ihtiyacını gündeme getirdik. Maya Mikro Kredi işletmemiz ile 2002’den beri 14 binin üzerinde kredi verdik.
Kadın kooperatifi hareketi, bir diğer kilometre taşımız. İlkini 2001’de kurarak, yoksullukla mücadele ve kadınların güçlendirilmesinde önemli bir araç olan kadın kooperatifi modeliyle kadınlar kooperatifleşiyor, çocuk bakım hizmetlerinden tekstil ve organik tarıma kadar çok çeşitli işler kuruyor. Bugün 200’ü geçen kadın kooperatifleri, yerel kalkınmada önemli bir potansiyel taşıyor. Kadın kooperatiflerinin güçlenmesi, kapasitelerinin artırılması için savunuculuk yapıyor; eğitim, tasarım, pazarlama, finans desteği veriyor, aralarındaki iletişimi güçlendirmek için ulusal ve bölgesel toplantılarla bir araya getiriyoruz.
2003'de kurduğumuz iktisadi işletmemiz Nahıl ise bir sosyal girişim örneği. Bireysel kadın üreticiler ve kadın kooperatiflerinin ürünlerini tasarım desteğiyle iyileştirip, pazarın taleplerine uygun hale getiriyor ve pazarla buluşmasını sağlıyoruz. Bu ürünler, İstanbul, Mardin ve İzmir’de bulunan Nahıl Dükkanlarda ve www.nahil.com.tr üzerinden tüketiciyle buluşuyor. Elde edilen gelir KEDV’in misyonu için kullanılıyor. Nahıl’da, satış kanallarını çeşitlendirmek ve kadın kooperatiflerinin ürünlerinin tedarik zincirlerine girişini desteklemek üzere kurumsal işbirlikleri geliştiriyoruz.
Şimdi öncelikli hedefleriniz neler?
Dünyanın ve ekonominin çarkını kadınların döndürdüğüne inanıyoruz. Bunu daha gö- rünür kılmak ve kadın kooperatifleri yoluyla daha farklı sektörlerde başarılı örnekler yaratılması ve yaygınlaşması gelecek beş yıl içinde öncelikli hedeflerimizden biri.
Bu kapsamda, bakım hizmetlerinden gıda, enerji ve agro-turizme uzanan bir sektör yelpazesinde model işler kurmaları için kadın kooperatiflerini destekleyeceğiz. Geleceğin önemli toplumsal sorunlarından biri haline geleceği öngörülen bakım hizmetleri (yaşlı, çocuk, hasta vs.) sunumunun toplum temelli olarak, kadın kooperatifleri tarafından nasıl sunulabileceğine dair fizibilite çalışmaları yürütüyoruz. Gıda sektörü bir başka önceliğimiz. Köylerde kooperatif çatısı altında ortak üretim ve marka yaratma girişimlerimize Biga’daki butik peynir üretim tesisi ile başladık.
Buna paralel olarak, kadın kooperatifleri çatısı altında yürütülen işletmelerin sürdürülebilirliğini sağlamak ve ölçeklerini büyütmek için gerekli finans, danışmanlık ve ARGE hizmetleri sunacak bir destek merkezi kuracağız.
İş dünyasına yönelik mesajlarınız var mı?
Eşitsizliğin ve yoksulluğun giderilmesinin sadece biz STK’ların çabalarıyla mümkün olmadığının farkındayız. Biz ancak iyi örnekler yaratabilir, ülkenin bu konudaki vicdani rolünü üstlenebiliriz. Gerçek bir değişim için bireyler, kurumlar ve sektörler arasında dayanışma ve işbirliği gerekli. Ku- rumsal sosyal sorumluluk meselesine, kurum imajını cilalamaktan çok öte, eşitsizliği giderecek bir kalkınma anlayışıyla yaklaşan özel sektör kuruluşlarıyla işbirliğini önemsiyoruz. Şimdiye kadar pek çok ulusal ve çok uluslu firmayla gerek sosyal uygunluk çalışmaları gerekse iş ortaklığı yaptık. Bu iş birliklerini artırmak istiyoruz.
Kadın kooperatiflerinin ürünlerinin özel sek- tör tedarik zincirlerinde sürdürebilir şekilde yer alması bizim önceliğimiz. Bu alanda daha fazla firmayla kurumsal iş birlikleri geliştirilmesine ihtiyaç duyuyoruz. Öte yandan özel sektör emeklilerinden oluşturacağımız havuzda, özellikle gıda üretimi, turizm, enerji, yönetim danışmanlığı ve iç denetim konusunda gönüllü uzmanları heyecanla bekliyoruz.