Çalışan memnuniyetini sağlamada dikkat edilmesi gereken temel ilkeler


“Yüksek performans için bir çalışanda bulunması gerekli unsurlar nelerdir?” diye bir soru sorsak, sanırım hepimiz şu kelimeleri sıralarız: bilgi, beceri, tutum, güdü... Bu gereklilikler çalışanın davranış kalitesini belirlemekte ve dolayısıyle performans üzerinde etkili olmaktadır.

Performansın devamlılığını sağlamak ve daha da arttırmak için de kişinin ödül/takdir mekanizmaları ile memnun edilmesi gerekmektedir.

Memnuniyet kişinin güdülenmesini olumlu olarak tetikleyeceğinden performansın tekrarlanmasına ve artmasına neden olacaktır. Memnuniyet, güdülenme ve performans arasındaki böyle bir teorik kabulun pratikte gerçekleşmesi ise, ödül ve takdirin YETERLİLİK ve ADALET temelinde yapılması ile mümkündür.

YETERLİLİK İLKESİ: Ödül ve takdirin, davranışın (dolayısıyla performansın) tekrarlanmasına neden olacak düzeyde kişiye verilmesi... Bir başka deyişle, kişiye sunulan ödül/takdirin kişiyi memnun edecek yeterlilikte olması...

ADALET İLKESİ: Ödül ve takdirin, davranışın (dolayısıyla performansın) tekrarlanmasına neden olacak şekilde adilce kişiye verilmesi… Bir başka deyişle, aynı veya benzer davranışları/performansları gösteren kişilere ödül/takdirin eşit derecede sunulması...

Ödül/Takdir bu iki ilke temelinde kullanılmazsa kişinin memnuniyeti gerçekleşmeyecektir. Bu ise davranışın tekrarlanması olasılığını eninde sonunda azaltacaktır. İlk zamanlar kişinin içsel güdülenmesi sayesinde davranış/performans tekrarlansa bile, en sonunda yeterli ve adil olmayan ödül/takdir nedeniyle, güdülenme önce yavaşlama, sonra durma ve nihayetinde azalmaya gidecektir.

Yeterlilik ve adaletin önemini ve gerekliliğini göstermek için ücret sistemlerini nasıl kurduğumuzu -kurmamız gerektiğini- düşünelim: Bilindiği gibi ücret sistemimizi kurarken önce iş analizleri yaparız. İş analizi sonrasında iş değerleme çalışması yapılır. İş değerleme esnasında işler birbirleriyle karşılaştırılarak sıralanır. İşlerin birbirlerine göre sıralanmasında oybirliği ile karar verilmesi bir zorunluluktur. Gerek iş değerlemesi yapılması, gerekse bu sıralama işleminde oybirliği ile karar alınması adaleti sağlamaya yönelik bir uygulamadır.

Ücret sisteminin oluşturulması için yapılan bir diğer çalışma ise piyasa ücret araştırmasıdır. Bu aşamada iş değerlemede ele alınan işlere piyasada ne kadar ücret verildiği araştırılır. Piyasa ücret araştırmasının yapılma amacı ücretlerde piyasaya göre yeterliliği sağlamaktır. Görüldüğü gibi ücret sisteminde kullandığımız araçlar tamamen yeterliliği ve adaleti sağlamaya yöneliktir.

Yeterliliği ve adaleti sağlamanın yolu da objektiflik ve açıklıkla mümkündür. Adil ve yeterli takdir/ödül için davranışların/performansın objektif bir şekilde ölçümlenmesi gerekir. Objektif bir değerlendirmenin olmadığı yerde ise bu iki ilkeyi sağlamak tesadüflere kalır. Çalışan memnuniyetinin tesadüflere bırakılamayacak kadar önemli bir konu olduğunu tekrarlamamıza gerek yok sanırım.

Aynı şekilde, kime neyi, nasıl, niçin, ne kadar verdiğimizin de açık bir şekilde belirtilmesi memnuniyetin sağlanmasında bir başka önemli noktadır. Gerekçelerin/kriterlerin/ölçme sistemlerinin gizli-saklı kaldığı bir ortamda insanlar verilen takdir/ödüllerin adil ve yeterli olduğundan emin olamazlar. Açıklığın olmadığı yerde ise spekülasyonlar ve dedikodular açıklığın bıraktığı boşluğu doldururlar. Doldururlar doldurmasına ama istenmeyen yorum ve öykülerle tabii ki... Bu istenmeyen yorum ve öyküler ise kurum kültürünün temelinde kolay kolay silinemeyecek şekilde uzun yıllar kalır.

Yeterlilik ve adalet sağlamada sistemsel yaklaşımların ve araçların önem/ gerekliğine de değinmek zorundayız diye düşünüyorum. Çünkü kişiye sunulacakların yeterli miktarda ve adil bir şekilde belirlenmesi ve sunulmasının şartı ve yöntemi çeşitli sistemlerin varlığına ve bu sistemlerde bir takım araçların kullanılmasına bağlıdır. Örneğin bir sistem temelinde olmaksızın yapılan performans ölçümünün sonuçlarını ve bu ölçümleme sonucunda verilecek ödül/takdirleri kişilere açıklamakta zorlanacağımız çok açıktır.
Şu ana kadar yazdıklarımızı özetlersek; çalışan memnuniyeti, güdülenme üzerinde doğrudan etkileyici bir unsurdur. Güdülenme ise çalışan davranışlarının/performansının kalitesini, miktarını ve devamlılığını belirlemektedir. Memnuniyeti sağlamak için de kişiye sunulan takdir/ödüllerin yeterlilik ve adalet temelinde verilmesi bir zorunluluktur.

Değerli HR Dergi okuyucuları yorum ve sorularınızı ilhan@stratejika.com adresine yazabilirsiniz. Sevgi ve saygılarımla...

İlhan ÖZDİLLER
stratejİKa Eğitim & Danışmanlık Genel Müdürü


Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)