Bu atölyede rüyalar gerçek oluyor
İlk olarak markalarına da adını veren Atelier Yume’nin anlamını sorduk ikiliye. Yume Japonca’da rüya anlamına geliyormuş. Yani burası bir rüya atölyesi… İkilinin kariyer öyküsünü dinledikçe böylesine bir markayı anlatmak için bundan daha uygun bir isim olamazdı diye düşünüyor insan ister istemez.
Kariyerlerine ekonomi ile başladılar, modacı oldular
Müge Ersin, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun olduktan sonra bir süre çeşitli reklam ajanslarında ve halkla ilişkiler şirketlerinde çalışmış. Daha sonra da kendi halkla ilişkiler şirketini kurmuş. Ersin bu arada evlenip ve çocuk sahibi olmasına rağmen içinde çocukluk yıllarından beri devam eden moda eğitimi alma hayalinin hiç bitmediğini söylüyor.
Ersin, o güne kadar kurmuş olduğu düzeni elinin tersiyle itip yepyeni bir başlangıç yapmak üzere moda okuluna başlama kararı almasını ise şöyle anlatıyor: “Kendi işimin sahibiydim ve halkla ilişkiler konusunda da başarılıydım. Ama içimden bir ses bana hiç durmadan modanın içinde olmak zorundasın diyordu. Yeni bir şeyler tasarlamak ve bir şeyleri yoktan var etmek benim için apayrı bir heyecan…Bu duygunun yerini hiçbir şeyin tutamayacağını anladım ve böylece kendimi Uluslararası La Salle Moda Okulu’nda bulum. Bu aşamdan sonra çok sıkıntılı zamanlar geçirdim. Ama şimdi geri dönüp baktığımda bir kez bile pişman olmadım”
Ersin bu okulda kumaşından tasarımına kadar modayı her yönüyle öğrenmiş. La Salle’de aldığı iki senelik moda eğitiminin ardından “Muse” adlı çocuk markasını oluşturan Müge Ersin bu sırada ortak bir arkadaşları sayesinde ortağı Zeynep Tuncel ile tanışmış.
Zeynep Tuncel’de tıpkı ortağı Ersin gibi ekonomi eğitimi almış. Tuncel, Boğaziçi Üniversitesi’nde aldığı ekonomi eğitiminin ardından bir süre finans sektöründe çalışmayı denediğini fakat çok mutsuz olduğu için asıl hayali olan moda tasarımcılığına yöneldiğini söylüyor.
Tuncel’e ortağı Müge Ersin ile kendisini aynı çatı altında buluşturan şeyin ne olduğunu sorduğumuzda “Galiba ortak hayallerimiz, benzer hayat tarzlarımız ve aile yapılarımız bizi bir araya getirdi” diyor.
Tuncel ve Ersin tüm tasarımları birlikte yapıyorlar. Yani ortaya çıkan her birin ürün ikisinin ortak tasarımı oluyor. Bunun yanı sıra Tuncel, “Müge ile birbirimize çok benzediğimiz için birbirimizi çok iyi anlıyoruz” diyor.
“Çocuklarımın mutsuz bir anneye sahip olmasını istemedim”
Atelier Yume’nin iki kurucusu da hayallerini belli bir kariyere ve aileye sahip olduktan sonra gerçekleştirmişler. “Peki…” diyoruz “Hiç mi korkmadınız başaramamaktan ya da alacağınız tepkilerden?” Öyle ya köklü değişiklikler her zaman endişe ile karşılanır çoğumuzun çevresinde... Ersin, “Gerçekten ne istediğinizi bildiğiniz zaman çevrenizden çok büyük bir tepki almıyorsunuz. Çünkü insanlar sizin gözünüzdeki heyecanı gördüğünde engel olmaya çalışmıyorlar” diyor ve şöyle ekliyor “Sonuçta çocuklarım için de en doğrusunun bu olduğunu düşündüm. Onların mutsuz bir anneye sahip olmalarını istemedim”
Tuncel’de tıpkı ortağı gibi önüne çıkacak engellerin kendisini hiçbir zaman korkutmadığını söylüyor. “Ne istediğimi çok iyi bildiğim için, hiçbir zaman hiçbir geleceğe dair bir endişem olmadı. Yaşayacağım zorlukların hepsini göze alarak işe başladım. Etrafta çok fazla genç ve kafası karışık insan görüyorum ve her seferinde gerçekten yapmak istedikleri şeylerin peşinden gitmeleri gerektiğini söylüyorum onlara… Çünkü her şey istemekle başlıyor”
“Zamansız tasarımlar ortaya çıkarmak üzere yola çıktık”
Ersin ve Tuncel markaları Yume’yi oluştururken zamansız, renkli, eklektik, retro modeller içermesini istemişler. Kendi tarzlarını ise “zorlamadan feminen” olarak tanımlıyorlar. Maslak’taki atölyelerini ilk kurdukları zaman burayı bir satış noktası haline getirmek gibi bir fikirlerinin olmadığını, fakat zamanla buranın müşterileri tarafından sık sık ziyaret edilen bir mekan haline geldiğini söylüyorlar. Şimdi ise mümkün olduğu kadar burada müşterileri ile birlikte olarak onların giysilerinin yanı sıra bunları hangi ayakkabı giyeceklerinden saç modellerine kadar yardımcı oluyorlar.
İkili, markalarını daha çok farklı olmak isteyen iş kadınlarının tercih ettiğini söylüyor Bunun yanı sıra modelleri çok az sayıda çalıştıkları için bunarlı kimsenin üzerinde görme olasılığının olmadığını ifade ediyorlar.