Vaka çalışması: İşyerinde hırsızlık

Bunun üzerine devreye giren güvenlik departmanı suçlunun yakalanması için iki farklı aksiyon planı önerdi:

a) Bu kişinin masasını güvenlik kameraları tarafından takip edilebilecek bir yere taşıyarak olası bir hırsızlık halinde yakalayabilmek,

b) Bir tuzak hazırlamak... Şirketin yemek salonunda gerçekleştirilecek bir doğum günü partisi için, içinde para bulunan bir zarf masada bırakılacak, güvenlik departmanı bu zarfı ve parayı sadece özel yöntemler ile görünür olabilecek bir toz ile kaplayacaktı. Daha sonra çalışanların elinde bu toz aranacak ve suçluya ulaşılmış olunacaktır.

Bu durumda İK yöneticisi ne yapmalıdır? Her iki aksiyon planı ile ilgili yasal düzenlemeler nelerdir? Bir çalışanın hırsızlık gibi bir konuda şüphe altında olması durumunda organizasyon ne yapmalıdır? İşte bu iki yöntem ve alternatif uygulamalar ile ilgili bazı değerlendirmeler…

Birinci öneri:
Yasal uygulamalar kadar etik değerlerinizin açıklığını da sorgulayın


İş yerinde hırsızlık ve benzeri olayların yaşanması sadece yasal bir problemle değil aynı zamanda şirketin etik değerleri ile ilgili de bir takım sorunlar olduğunun göstergesidir. Eğer organizasyonda hırsızlık yapan bir çalışanın varlığı söz konusu ise bu durum iş yerinde dürüst olmayan davranışların yaygınlaşması konusunda da bir risk unsuru oluşturur.

Bir çok şirket çalışanlarının işe yerinde bulundurdukları özel eşyalarının güvenliği ile ilgili sorumluluk almaktan kaçınır. Bu noktada İK yöneticisinin yapması gereken, çalışanlara kişisel eşyalarının güvenliğinden şirketin sorumlu olmadığını, dolayısı ile bunların kötü niyetli kişiler (ziyaretçiler ve çalışanlar) tarafından alınabilecek şekilde açıkta bırakılmaması gerektiğini sık sık hatırlatmak olacaktır.

Şüpheli çalışanı gizli kamera ile izlemek ileride işveren için özel hayata saygı yasaları konusunda bir risk oluşturabilir. Ayrıca çalışanları video ile kayıt altına almak (özellikle bu çalışanlar tarafından öğrenildiği zaman) şirketin tüm çalışanlarına karşı güvensizlik beslediği konusunda bir hissin oluşmasına sebep olabilir. Fakat şu da unutulmamalıdır ki, işveren böyle bir şeyi ne kadar gizli tutmaya çalışırsa çalışsın bir gün mutlaka öğrenilecek ve uygulama çalışanların tümüne güven konusunda oldukça olumsuz bir mesaj gönderilmesine neden olacaktır. “Güven” ise başarılı şirketler yaratmak son derece önemli bir kavramdır.

Firmanın bir “etik değerler sözleşmesi” oluşturması ve (iş yerinde hırsızlık da dahil olmak üzere) güvenlik ile ilgili tüm konuları iletişime açması durumunda çalışan iş yerinden beklentilerinin hangi düzeyde olması gerektiğinin ve neleri korumanın kendi sorumluluğu altında olduğunun farkına varacaktır.

Şüpheli çalışan ile yapılacak görüşme sürecinde ise yönetici karşısındaki kişinin sorgulanması ile ilgili mantıklı delillere sahip olmalıdır. Bu yüzden süreç öncesi görgü tanıkları ve mağdurlarla yapılacak bir takım görüşmeler oldukça yararlı olabilir. Sorgu sırasında çalışanın davranışları şefleri tarafından da incelenebilir. Tüm bunların ertesinde elde edilen bilgiler hala aynı kişiyi işaret ediyorsa işte o zaman devreye güvenlik departmanı ve yasal süreçlerin girmesi söz konusu olacaktır.

Saydıklarımızın dışında bir diğer alternatif de şüpheli çalışanın suçunu itiraf etmesini sağlamaya çalışmak olabilir. Tabii ki kişi böyle bir durumda önce suçunu inkar etmeye çalışsa da en azından şirketin bu konuda alarm halinde olduğunun farkına varacak ve yaptığı davranıştan vazgeçecektir.

İkinci öneri:
Şüpheli çalışanın suçluluğu kanıtlanmadan
ona suçlu gibi davranmayın


Böyle bir durumda İK yöneticisinin ilk yapması gereken şirketin araştırma yapmaya ve gizliliğin korunmasına ilişkin politikalarını kontrol etmek olmalıdır. Önemli bir nokta da şüpheli çalışanın suçlu olduğunu kanıtlamadan ona suçlu gibi davranmamaktır. Meydana gelen olayları elinize geçen kanıtlar dahilinde ve gizliliği korumaya özen göstererek araştırmaya çalışın. Eğer yanlış davranışın gerçekleştiği ile ilgili elinizde yeterli kanıt olduğunu düşünüyorsanız bu aşamadan sonra yapmanız gereken, şirketin disiplin politikalarını izlemek olacaktır.

Her iki durum için de yasal bazı uygulamalar mevcuttur. Bu nedenle güvenlik departmanının önerdiği her iki aksiyon planı da bazı yasal davaların gündeme gelmesine yol açabilir.

Bir kişiyi gizlice videoya kaydetmek özel hayata tecavüz ile ilgili bazı davaların açılmasına yol açabilir. Bunun yanı sıra çalışanın yerini değiştirirken ona bunun nasıl açıklanacağı konusu da gündeme gelecektir. Bu çalışana yerini şüpheli olduğu için değiştirdiğinizi söyleyemeyeceğinize göre bunu cinsiyet veya benzeri diğer yasal olmayan kurallar ile açıklamanız gerekecek bu da çalışanın sizi ayrımcılık gibi konularda suçlamasına olanak verecektir.

Hazırlanan tuzakta ise bu davranışı yapma potansiyeli olan ama tebrik kartını almamış bir kişinin yakalanması da söz konusu olabilir. Bununla beraber özensiz yapılan soruşturmalar yanlış kişilerin zan altında kalmasına da yol açabilir.

Hırsızlık vakasında bir çalışanın şüpheli olması durumunda organizasyon tüm soruşturmaları şirket politikalarına göre ve sıkı güvenlik ortamında gerçekleştirmelidir. Görüşmeler ve envanter analizleri süresince, hangi objelerin ne zaman ve nereden yok olduğunu ve o sırada çevrede kimlerin olduğu araştırılmalıdır.

Şüpheli çalışan ile yapılan görüşme sırasında onu rahatlatmaya özen gösterin. Tanıklar ile yaptığınız görüşmelerde ise söylenen her şeyi ayrıntıları ile kaydedin. Bunun haricinde eğer video kaydı gibi bir uygulama söz konusu olacaksa çalışanlarınızı bundan mutlaka haberdar edin ve bunu sadece şirketin güvenliği için yaptığınızın sık sık altını çizin.

Üçüncü öneri:
Araştırmalarda inisiyatifi ele alın ve ihtiyaçları önceden görün


Özel sektörde faaliyet gösteren bir iş yerinde meydana gelen bir hırsızlık vakasında şirket içi araştırmalar söz konusu olacaksa dikkat edilmesi gereken bir çok farklı konu var. Güvenlik kamerası kullanımına ilişkin bir uygulamada şüpheli çalışanın masasının yerini değiştirmektense muhtelif köşelere güvenlik kameraları yerleştirmek daha doğru olacaktır. Çünkü daha sonra şüphe edilen çalışanın suçsuzluğunun kanıtlanması durumunda sizi karalama, duygusal baskı ve ayrımcılık konusunda suçlaması ve yasal yollara başvurma hakkını kazanacaktır. (Goodrich Corp. 2002 yılında benzer sebepten açılan bir davada 500 bin $ ödemeye mahkum edilmişti)

İş yerine kamera yerleştirerek iş veren belli bir çalışanı değil genel olarak iş yerini izliyor olacaktır. Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan bir çok federal ve eyalet yasası bu tarz kameraların ses ve görüntü değil sadece görüntü kaydetmesine izin verir. Özel hayata saygısızlık konusunda şirketin her hangi bir şikayetle karşı karşıya gelmemesi için çalışanların kamera uygulaması hakkında bilgilendirilmesi çok önemli bir noktadır.

Şüpheli çalışan için bir “tuzak” kurmak ile ilgili izin konusunda herhangi bir sorun yaşanmasa da çok tavsiye edilebilir olduğu söylenemez. Çünkü bir insanı araştırmak kaybolan eşyaları aramaktan çok daha saldırgan bir tutum olarak algılanabilir. Tabii bunun dışında iş veren çalışanların “ellerinin görüntülenmesi” konusuna nasıl bir açıklık getireceklerini çok iyi düşünmeleri gerekiyor.

İş veren şirket içinde yapılacak araştırmalarda inisiyatifi ele almalı ve ihtiyaçları önceden görmelidir. Bunun yanı sıra gelecekte yapılması gerekebilecek araştırmalar ve bu araştırmaların gizliliği ile ilgili bir politikanız olsun. Çalışanlarınıza ofisteki tüm eşyaların iş verene ait olduğunu sık sık hatırlatın ve bunlarla ilgili hiçbir beklentileri olmamasını sağlayın. Çalışanlarınıza şirket çapında yapılabilecek araştırmalarda katılımlarının mutlaka beklendiğini ve verecekleri bilgilerin doğru aksiyon almada ne kadar önemli olduğunu belirtin.

Bu makalenin hazırlanmasında “Theft” adlı vaka çalışmasından yararlanılmıştır. (shrm, Kasım 2004)

Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)