73. ATD Uluslararası Konferansı ve Fuarı 83 ülkeden 10 bin 200 yetenek gelişimi profesyonelini buluşturdu
Association for Talent Development (eski adıyla American Society for Training and Development) 73 yıldır düzenlediği uluslararası konferansında yetenek gelişimi alanında çalışan profesyonellerin kendi gelişimlerine odaklanıyor. İş dünyasında performansa katkıyı destekleyen ATD, mesleki buluşma niteliğindeki zirve ile bu yıl 83 ülkeden 10200 katılımcıyı Amerika’nın Denver şehrinde bir araya getirdi. Ana konuşmacılar Simon Sinek, Brene Brown ve Jeremy Gutsche ile sektörün yıldızları Ken Blanchard, Jim Smith, Sardek Love ve Bob Pike yoğun ilgi çekti, uluslararası konferansın programında iki de Türk konuşmacı vardı.
On yıl önce ilk Türk konuşmacı olarak ATD konferansında yer alan ve sekiz kere kendi tasarladığı eğitimleriyle iki kere de panelist olarak bu konferansa davet edilen Deniz Şenelt Kalelioğlu HRdergi okurları için yazdı.
Her tecrübe seviyesinden yetenek gelişimi, eğitim ve insan kaynakları profesyonelini bir araya getiren ATD Uluslararası Konferansı ve Fuarı bu sene 83 ülkeden 10200 katılımcı ve 420 fuar standı ile 22 – 25 Mayıs tarihlerinde Colorado Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. 23 ülkeden 60’ı yabancı 400 konuşmacıyla 283 eğitim seansının yer aldığı mesleki zirvede, uluslararası katılımcı sayısı bu yıl 1800’e ulaştı. Kore 274, Kanada 196, Japonya 156, Çin 142, ve İngiltere 90 kişilik delegasyonları ile katılımda ilk beşi oluşturdu. Türkiye’den 23 katılımcı, iki de konuşmacı vardı.
ATD Konferansı’nın yoğun programından en iyi şekilde faydalanmak ve paralel oturumları inceleyip arasında hedeflerinize uygun seçimleri yapmak için konferans akışını mobil telefonunuza indirebileceğiniz aplikasyondan takip etmek en kolay ve en verimli yöntemdi. 4 gün süren konferans programında her gün 3 seans ve her seansta 20 ayrı konuda gerçekleşen eğitim oturumları 10 içerik, 4 endüstri ve 11 oturum türü olarak sınıflandırılmıştı.
İçerik başlıkları; Kariyer Gelişimi, Global İK Gelişimi, İnsan Sermayesi, Eğitim Tasarımı, Liderlik Gelişimi, Öğrenme Ölçümlemesi ve Analizi, Öğrenme Teknolojileri, Yönetim, Öğrenme Bilimi, Eğitim Sunumu
Endüstri başlıkları; Devlet Kurumları, Sağlık Hizmetleri, Yüksek Eğitim, Satış Etkinleştirme
Oturum türü başlıkları; ATD Best Ödülü kazananlar, ATD Best Ödülü’nü 10 kere kazananlar, Popüler Konuşmacı, Eğitsel, Global Sesler, Enerjik, Mesleğin Liderleri, Yeni Konuşmacı, Panel, Kıdemli Liderler, Yeniliğin Sesleri...
Konferans öncesi Sertifika Programları
Konferansın öncesinde ayrıca kayıt olmayı gerektiren farklı alanlarda 2, 3 ve 4 günlük Sertifika Programları ile bir günlük çalıştaylar vardı. Bu programların iki önemli özelliği var, birincisi diğer katılımcıların da sizlerle benzer alanlarda farklı tecrübelere sahip oldukça dolu ve enteresan meslektaşlarınız olması ve interaktif ortamda çokça paylaşım yapıyor olmanız, ikincisi ise programı sunan kişilerin konunun uzmanı olmalarının yanı sıra konuyla ilgili değişik iş tecrübelerine sahip olup, örnekler verirken kendi müşterileriyle yaşadıkları hikayeleri anlatarak ufkunuzu genişletmeleri ve pratik anlamda size kaynak sağlıyor olmaları. Önemli bir nokta ise, bu uzman ekiple kurduğunuz bağ sürekli oluyor, program bittikten sonra da online olarak devam ettirebiliyorsunuz, böylece ilgilendiğiniz konuyla ilgili uluslararası bir destek ağınız oluşuyor.
Accelerated Learning
Daha öce katıldığım ATD Master Trainer, Consulting Skills ve Coaching Sertifika Programlarında bunları aynen deneyimledim ve tavsiye ediyorum. Bu konferans öncesi ise bilişsel psikolojiye ilgimden dolayı Accelerated Learning Sertifika Programına katıldım, programı sunan Gail Heidenhain 30 senedir bu konuda çalışıyor ve bu alandaki uluslararası sivil toplum kuruluşunun da başkanı (International Association for Accelerated Learning Practitioners). Heidenhain bu kavramı geliştiren kişilerden biri, yani ana kaynak.
Hızlandırılmış Öğrenme diye tercüme edilebilen kavram sadece hız kazanmak ve zamanı kısaltmakla sınırlı değil. Tasarlayacağınız eğitim programlarının daha etkin, ilgi çekici ve verimli olmasını sağlayacak bir süreç olan Accelerated Learning ile eğitime harcanacak her dakika daha faydalı hale geliyor. Bu sertifika programında fiziksel ortamın, katılımcının zihninin, sesli ve görsel desteklerin, kolaylaştırıcı tekniklerin etkisinin arttırılacağı entegre öğrenme programları yaratabilmek üzerine çalışıldı, Accelerated Learning Döngüsü anlatıldı ve derin kişisel bağlantı, yansıma ve uygulamayı destekleyecek aktiviteler incelendi. Konunun uzmanı Heidenhain sunumunu farklı sektörlerden kurum ve kuruluşlara verdiği eğitimlerden ve danışmanlık yaptığı firmalardan örneklerle ve kendi hikayeleriyle zenginleştirdi. Daha verimli bir öğrenme ve gelişim süreci için hem eğitim tasarımı yapanların, hem de eğitimi sunanların göz önünde bulundurması gereken teknik ve taktikleri içeren bu kavram günümüzde daha sık karşımıza çıkacağa benziyor.
Öğrenme Kültürlü Firmalar
ATD Başkanı Tony Bingham, konferansın açılış konuşmasında yüksek performanslı firmaların öğrenme kültürlerinin olmasıyla fark yarattığını açıkladı. Öğrenme fonksiyonunu kurum kültürlerine entegre eden bu tür firmalar yetenek gelişimini stratejik planları çerçevesinde yapılandırıyor ve öğrenme fonksiyonları ile hedeflenen iş sonuçları arasında da bağ kuruyorlar.
ATD olarak Kurumsal Verimlilik Enstitüsü ile yaptıkları yeni araştırmayla öğrenme kültürünün iş dünyasındaki başarı üzerine etkisini incelediklerini, analiz ve değerlendirmeleri içeren raporunu yayınladıklarını söyleyen Bingham öğrenme kültürünün firmalarda yüksek çalışan performansı, yüksek kurum performansı, değişime daha iyi uyumlanma ve daha büyük bağlılığa sebep olduğunu anlattı.
Bu araştırmaya göre, yüksek performanslı firmaların %71’inin öğrenme stratejileri ile kurumsal stratejileri paralel ve bu firmaların önemli özelliklerinden biri yetenek gelişimi için ihtiyaçları olan bütçeyi ayırıyor olmaları. Accenture, Ernst & Young, The Koehler Company, SAP, Twitter, Marriott, IBM gibi firmalardan örnekler veren Tony Bingham: ‘Zorlu ekonomik koşullarda ilk kısılan bütçenin eğitim ve gelişime ayrılan bütçe olduğu zamanlar geçmişte kaldı.’ dedi.
Liderliğin Fizyolojisi
‘Sarsılmaz iyimser’ olarak bilinen vizyoner konuşmacı ve yazar Simon Sinek, çarpıcı konuşmasında liderliğin fizyolojisini gözler önüne serdi. Başarılı bir lider olabilmek için insan vücudundaki salgıların etkilerinin bilincinde olmamız gerektiğini belirten Sinek, Endorphin, Dopamine, Serotonin ve Oxytocin etkisini bilinçli kullanarak yetenek yönetimi ve liderlikte daha uzun soluklu başarı ve daha etkin takım çalışması sağlanabileceğini anlattı.
Endorphin fiziksel acıyı bastırıyor ve insan iyi hissettiği sürece çalışmaya devam ediyor, Dopamine başarma sevincine katkı sağlıyor, hedefe odaklanmayı sağlıyor, satışı yap primi kap tarzı işlerde yoğun hissediliyor. Serotonin örneğin takdir edildiğinde salgılanıyor, gurur duygusu veriyor ve özgüveni destekliyor, Oxytocin dokunuşlar, nezaket ve cömertlik etkisiyle salgılanıyor ve çalışanlar arası bağlılık duygularını tetikliyor, birlikte verimli çalışmayı kolaylaştırıyor.
Sinek, Endorphin ve Dopamine kısa süreli etkili olduğundan buna odaklı iş ortamlarında stresin hakim olduğunu, kısa vadede başarı getirse de uzun vadede ekip iç huzurunu kaçırarak başarısızlığı getirdiğini, halbuki sosyal kimyasallar dediği Serotonin ve Oxytocin etkisiyle uzun soluklu ve huzurlu bir iş ortamıyla daha verimli bir çalışma ve sürekliliği olan başarının mümkün olduğunu örneklerle açıkladı.
ASTD’den ATD’ye 10 YILım
Değerli okuyucularım yıllardır olduğu gibi, bu yıl ki konferans hakkındaki düşüncelerimi sizlerle paylaşmam istendiğinde, kendi ATD geçmişimden elde ettiğim tecrübeleri de sizlerle paylaşmak istedim.
Bundan on beş yıl kadar önce uluslararası bir eğitimci olmayı hedeflerimin başına yazdığımda, Venezüellalı bir eğitmen olan Fernando Sanchez Arias’dan, mentörlük alma olanağım olmuştu. Benim için en değerli tavsiyesi, öğrenme ve gelişim profesyonellerinin en büyük organizasyonu olan, ASTD’ ye üye olmamdı.
Tabii ki onu dinledim ve üye olmakla da kalmayarak yıllık konferanslarına da katıldım. Hedeflediğim noktadaki binlerce kişiyi, bir arada görmek, birkaçıyla tanışmak, gözlem yapmak ve dersler çıkartmak için, kendime bu yatırımı yapmaya karar vermiştim.
ASTD’ ye ilk katılışım 2004 senesiydi ve konferans Washington DC’deydi, gerçek bir mesleki zirveye dâhil olmuştum. İlk üç sene izleyerek, not alarak, düşünerek, networkümü genişleterek ve kendimi geliştirerek geçti. 2007’de ilk Türk konuşmacı olarak davet edildiğimden bu güne, sekiz kere kendi tasarladığım eğitimlerimle iki kere de panelist olarak ICE kısaltmasıyla bilinen, bu konferansın programında yer aldım.
Bu dönem öğretici olduğu kadar zorlayıcıydı da, birçok milletten oldukça profesyonel meslektaşlarınızın karşısına çıkıyorsunuz. Planlamasından sunumuna kadar, her detayı ile önemli bir süreç. Bununla birlikte pek çok faydası da var tabii ki. Hem uluslararası profili tanıyor, beklentileri, ihtiyaçları ve etkinizi analiz edebiliyor, hem sektördeki önemli isimlerle Konuşmacı Odasında bir araya gelip, yönlendirmelerine başvurabiliyor, hem de iş bağlantıları kurabiliyorsunuz.
Son on yılda gündemdeki konular ve konuşmacılar, hatta kavramlar çok değişti, ASTD kabuk değiştirdi ve büyük bir organizasyonel değişime tanık olduk, ATD’ye dönüştü. Bu arada benim imzalı kitap koleksiyonum da büyüdü, dünya çapında konuşmacılarla dostluklarım derinleşti ve konferansın her yıl farklı eyaletlerde yapılması sayesinde de birçok eyaletten sahne fotoğraflarım oldu, ayrıca uluslararası işlerim de arttı…
Son olarak da, Tayvan’da gerçekleşen ATD Asya Pasifik Konferansında Asyalılara, Danimarka’da düzenlenen ATD Bölge Çalıştayı’nda Kuzeylilere, eğitim verme olanağım oldu. Bu gelişim odaklı organizasyon sayesinde mesleki ilerlemede sınır yok. Yeter ki, siz neyi hedeflediğinizi bilin ve harekete geçin.
Korumacı Olma, Fırsatları Gör
Akım yaratan, ilham kaynağı olan, yenilikçi ve yaratıcı fikirlerle dolu TrendHunter websitesinin kurucusu Jeremy Gutsche günümüz iş dünyasında başarının sırrı üzerine çok hareketli bir konuşma yaptı.
Başarılarımız sonrası fikirlerimiz ve yaptıklarımızla ilgili korumacı olduğumuzu, bunun da fırsatları görmemizi engellediğini, ancak değişime daha iyi uyum sağlayan ve hızı fikirler bulanların başarılı olduğunu söyleyen Gutsche ‘Daha İyi ve Daha Hızlı’ adlı kitabın yazarı.
Kendisinin ve babasının hayatından örneklerle konuşmasını renklendiren Gutsche, ‘değişime uyum sağlamak ve yeni fikirler bulmak herkesin görevi olmalı. Firmalar uyum sağlamaya değil, kurallar, prosedürler, standartlar oluşturmaya yönelik yapılandırılıyorlar, dünyanın bu kadar hızlı dönmediği zamanlar için bu uygunken şimdi yüksek oranda değişim söz konusu, yani şirketlerin de çalışanların da uyma yeteneği ve gerçek potansiyellerini ortaya çıkartma becerileri önemli’ dedi.
Yürekli Liderlik
‘Savunmasızlığın Gücü’ adlı TEDTalk konuşmasıyla 24 milyonluk izlenme rekoru sahibi araştırmacı Brene Brown ‘Yürekli Liderler, Cesur Kültürler’ başlıklı konuşmasında bir organizasyonun başarıyı nasıl tanımlarsa tanımlasın yürekli liderleri olmadan oraya ulaşamayacağını söyledi. Yürekli lider olabilmek için ise cesareti rahatlığa tercih etmek gerektiğini vurgulayan Brown, ‘Savunmasızlık zayıflık değil, cesur liderliğin temel bileşenidir’ dedi.
Liderlik ve cesaret ile ilgili 15 yıllık araştırmalarının sonucunda savunmasızlığın tüm duyguların özü olduğuna ulaştığını anlatan Brown, sevgi, bağlılık, sevinç, cesaret, yaratıcılık için ortamı hazırlayan ve umut, empati, sorumluluk, otantiklik için kaynak oluşturan özelliğin savunmasızlık olduğuna dikkat çekti.
Cesaretin öğretilebilir ve öğrenilebilir olduğunu öne süren Brown: ‘Lider risk alabilmelidir ve risk aldığında bazen başarısız olabilirsin ama bu kötü değildir çünkü başarısızlık olmasa öğrenme de olmaz. Riski alıp cesurca adım attığında kendin ol, savunma kalkanlarını indir ve tüm değerlerini net bir şekilde ortaya koy, bu neden cesur olduğunu, bu riski neden aldığını bilmektir ve bu da başarısız olduğunda tekrar ayağa kalkabilmeni sağlar. İyi bir liderin ana görevi cesareti konfora tercih etmektir, rahatlığı tercih eden kişi lider olmamalıdır. Liderlikle ilgili konforlu hiçbir şey yoktur.’
ATD - Yetenek Gelişimi Profesyonellerinin Birliği
Association for Talent Development, (eski adıyla American Society for Training and Development) altı kıtada 120 ülkeden 40.000 üyesi ve son yıllardaki uluslararası büyümesiyle dünyanın en büyük Yetenek Gelişimi Profesyonelleri organizasyonudur. ATD, üyelerine araştırmalar, analizler, yayınlar gibi çok çeşitli kaynaklar ve sertifika programları ile ortak çalışma ortamları gibi gelişim olanakları sunar. Amerika dışında da seminerler ve çalıştaylar organize eden ATD, Meksika, Çin, Hindistan, Arabistan, Singapur ve Tayvan’daki uluslararası toplantılarının yanı sıra son 3 yıldır Türkiye’de de bölge çalıştayı düzenlemektedir. ATD Uluslararası Konferansı ise her yıl Amerika’nın farklı bir eyaletinde gerçekleşerek binlerce organizasyonel öğrenme, insan kaynakları, yetenek gelişimi ve eğitim profesyonelini bir araya getirmeye devam ediyor. Daha detaylı bilgi için www.td.org web sitesini inceleyebilirsiniz.
Kirkpatrick Modeli oğlu tarafından yenilendi
Yetenek geliştirme kapsamında yapılan eğitimlerin etkinliğini analiz etmeye yarayan Eğitim Değerlendirme Modelini Donald Kirkpatrick 1959 yılında yaratmıştı. Öğrenmenin 4 seviyesini içeren bu model, eğitimde ölçümleme için kullanılan temel araç olmuş ve standardı oluşturmuştu. Donald Kirkpatrick’in modeli sırasıyla Tepki, Öğrenme, Davranış ve Sonuç basamaklarını incelemeyi içermektedir.
Donald Kirkpatrick’in oğlu Jim Kirkpatrick günümüz çalışma ve öğrenme ortamının modernleşmesi dolayısıyla babasının çalışmasının da güncellenmesi gerektiğini düşünerek geliştirilmiş bir model önermekte, Jim Kirkpatrick babasının modelini tersine çevirmiş ve artık 4. basamaktan 1. basamağa gitmek gerektiğini öne sürmektedir.
Eğitim ve yetenek gelişiminin şirketlerin stratejik iş planının parçası olması, öğrenme ve gelişim profesyonellerinin stratejik iş ortağı konumuna gelmesi gerektiğini bu nedenle de eğitim değerlendirmesinde ‘sonuç’ basamağının ilk ele alınacak basamak olması gerektiğini belirten Jim Kirkpatrick, en baştan yaratılacak değerin tanımlanması gerektiğini ve performansa katkının önemli olduğunu söyledi.
‘Teknoloji ilişki kurmamızı engelliyor, halbuki rakamlar soğuktur, elektronik katılımcı anketlerine bağımlı kalmayın, kalkın ve insanlarla konuşun, gözlem yapın, rakamsal raporlama yerine liderlere değerlendirme sunumu yapın ve katılımcıları davet edip onların yorumlarına yer verin’ diyen Jim Kirkpatrick anketler ve formlar yerine iş üzerinde gözlem yapmayı, focus grup çalışmalarını ve yüz yüze veya telefon görüşmelerini değerlendirme için tavsiye etti.
Mesleki gelişiminize yatırım için ATD Uluslararası Konferansını programınıza alın, her tecrübe seviyesindeki yetenek gelişimi profesyoneline hitabeden bu organizasyondan siz de faydalanın... Bana sormak istediğiniz sorularınız için mesajlarınızı deniz@proakademi.com.tr elektronik posta adresime gönderebilirsiniz.