Yeni nesil için iş güncesi…

Yeni nesil çalışanlar bir önceki neslin yıllarca öğrendiği bilgilere çok daha kısa bir zamanda ulaşıyor. Eski nesillerden daha fazla yetenek ve yetkinliklere sahip olarak iş hayatına atılıyorlar. Ben bu kısa yazımda sizlere iş hayatımdan çıkardığımız bazı ders ve tavsiyeleri paylaşmak istedim. İşte bazıları…

Akıl danışacak birini bulun; sizi işe alma sürecine dahil olmuş birisi daha iyi olabilir. 2-3 yıl boyunca karşınıza neler çıkabileceğini öğrenin ve bunlara hazırlıklı olun.

Üstünüzdeki insanların hareket ve davranışlarını edinin, böylece o seviyeyi kaldırabileceğinizi gösterin.

Ne yaparsanız yapın, bir gün Wall Street Journal gazetesinin birinci sayfasında haber olma ihtimalini göze alarak bunların sonuçlarının onurlu ve bilgece olmasına dikkat edin, çünkü gerçekten böyle bir şey olabilir.

'Hangi işlerde iyi olduğunuzu, nelere karşı hırs duyduğunuzu ve bunları yapmanız için size para ödeyecek birini bulmaya çalışın'' - ispatlanmıştır ki başarıya ve mutluluğa giden yol budur.

İlk işiniz sadece bir başlangıçtır. Elinizden gelenin en iyisini yapın, sevdiğiniz ve takdir ettiğiniz insanlar için çalışın ve en iyisini umun. Yaşamınız boyunca pek çok sefer iş değiştireceğinizi unutmayın.

Size terfi sözü verip bunun karşılığında yaptığınız işleri kendi üzerine alan patronlardan kaçının. Genelde sözlerini tutmazlar.

Bir anda her şeyinizi kaybedebileceğinizi unutmayın, finansal sıkıntılar ömür boyu kendini gösterebilir, buna karşı en iyi hazırlanmış kişilere bile.

Spekülatif girişimlerden kaçının. Eğer para kazanmak o kadar kolay olsaydı herkes zengin olurdu. Eğer birisi tüm soruları ve “eğer“leri cevaplayamıyorsa bir sorun vardır.

Aynı anda birden fazla işle uğraşmak aslında kendimize oynadığımız bir oyundur, daha çok işi hallettiğimizi sanırız. Gerçekte, verimliliğimiz %40 oranında azalır. Yani aslında birden çok iş yapamamış oluruz. Yaptığımız işler arasında geçiş yapmaktır, bir işten diğerine hızlıca geçiş yapmak hem verimliliğimize engel olur hem de zaman kaybederiz. Siz farklı olduğunuzu düşünebilirsiniz, bunu o kadar çok yapmışsınızdır ki artık bu konuda iyi olduğunuzu düşünürsünüz. Ne de olsa pratik mükemmelleştirir.

Ama yanılıyorsunuz. Araştırmalara göre sık sık birden fazla işi aynı anda yapan kişiler bunu nadiren yapanlara göre bu konuda daha kötüler. Diğer bir deyişle, hayatımızdaki her şeyin aksine aynı anda birden fazla işi ne kadar sık yaparsanız bu konuda o kadar kötü oluyorsunuz. Bu konuda pratik yapmak sizin aleyhinize çalışmakta.

Bir deney yapmaya karar verdim. Bir hafta boyunca aynı anda birden fazla iş yapmayacak ve neler olacağını görecektim. Hangi teknikler işe yarardı? Sadece bir konuya o kadar süre odaklanmış olarak kalabilir miydim? Büyük kısmında başarılı oldum. Eğer telefondaysam, tek yaptığım konuşmak ve karşı tarafı dinlemekti. Bir toplantıda isem toplantıya odaklanmaktan başka hiçbir şey yapmadım. Dışarıdan gelen herhangi bir durumu (e-posta ya da çalan bir kapı gibi) üzerinde uğraştığım işi bitirene kadar beklettim.

Bu bir hafta boyunca altı şey keşfettim: Birincisi, keyif vericiydi. İkincisi, zor projelerde kayda değer ilerlemeler sağladım. Üçüncüsü, stresim ciddi anlamda azaldı. Dördüncüsü, zaman kaybı olan birçok şeye önceden göstermekte olduğum sabrı kaybettim. Beşincisi, işe yarayan ya da eğlenceli şeylere karşı çok daha sabırlı oldum. Altıncısı, olumsuz tarafı yoktu. 

Bu sebeplerden dolayı insanların aynı anda birden fazla işle uğraşmayı bırakamaması şaşırtıcı. 

Eğer bunun hiçbir kötü yanı yoksa, neden hepimiz birden bırakmıyoruz ki? Bence bunun sebebi aklımızın dış dünyadan hatırı sayılır derecede daha hızlı çalışması. Bir insanın bir dakikada konuşacağı kelimeden çok daha fazlasını duyabilirsiniz. Yapmamız gereken çok fazla şey var, zamanımızı neden harcayalım ki? Yani, telefonda biri ile konuşurken neden arta kalan beyin gücünüzü Floransa’ya yapacağınız gezinin rezervasyonunu yapmak için kullanmayasınız.


Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)