Hindistan'da Önümüzdeki Yılın 10 Çalışma Trendi


Hızla değişen bir iş ortamı ve teknolojideki hızlı gelişmeler; İK profesyonellerinin çalışma tarzlarındaki yeni değişikliklere hazırlanmak için tetikte olmaları gerektiği anlamına geliyor. Gelecek yıl boyunca Hindistan'daki İK ekiplerini etkileyecek başlıca çalışma trendlerini kaleme aldım.
1. Geleceğin iş gücüne hazırlanın!

Dünyanın her yerinde ve Hindistan'daki şirketler, tüm iş alanlarında verimliliği artırmak için robotlar dahil daha fazla yapay zekaya dayalı araçlar kullanmaya başlıyor. Bu, bazı işlerin gereksiz hale geleceği ve yakında yeni işlerin yaratılacağı anlamına geliyor.

İK ekipleri kendilerine şunu sormalı: “Ne tür insanlara ihtiyacımız var?” diyor, Uno Minda İK Direktörü Rajiv Kapoor…  İK aynı zamanda insan etkileşimini ortadan kaldırmayacak şekilde otomasyonla dengeyi kurmak zorunda kalacak. Kapoor’un deyimiyle "Her ikisinin birlikte yaşaması gerekiyor, bu ortak yaşamı sağlayan da İK olmalı." 

2. Yetenek boşluklarını bir an önce kapatın! 

Hindistan her yıl onbinlerce üniversite mezunu yetiştirse de bu mezunların büyük bir kısmı iş için uygun becerilere sahip değil. Lisansüstü öğrencilerinin de sadece yarısı çalışmaya hazır yetkinliklere sahip. “İstihdam nüfus gereği Hindistan için her zaman büyük bir zorluk olmuştur ve gelecekte de olacaktır” diyor, Hindistan Çalışma Federasyon Başkanı Rituparna Chakraborty. 

Ülkede işsizlik artarken tüm sektörlerdeki şirketler kalifiye vasıflı personel sıkıntısı çekiyor. Hükümetin birçok meslek ve beceri programı başlatmış olmasına rağmen, bunlar yeterli olmuyor. Bu yüzden, organizasyonlar yetenekler arasındaki boşluğu kapatmak için kendi çabalarıyla adımlar atıyor. Otomobil, bankacılık, sigorta ve bilgi teknolojisi gibi endüstrilerdeki şirketler ve dernekler, kendi endüstrilerine ilişkin yetkinlikleri kazandırmak için öğrenme merkezleri ve endüstriyel eğitim enstitüleri kuruyor.

3. Mevcut iş gücünü güçlendirin!

Dinamik bir iş dünyasında ayakta kalabilmek için, çeşitli seviyelerdeki işlerde çalışanların yeteneklerini artırması ya da yenilerini edinmesi gerekir. Uzmanlar, şirketlerin çalışanların bilgi edinmesi veya eğitim görmesi için teşvik ve motivasyon sağlamaları gerektiğini söylüyor. Chakraborty, "Yaşam boyu öğrenme kültürü olmalı" diyor.

4. Z Kuşağını özümseyin! 

Yirmili yaşlardaki bireylerden oluşan bir ordu Hindistan'daki iş gücüne giriş yapıyor ve işyerlerine bambaşka ve hiç alışmadığımız çalışma tarzlarıyla geliyor.

İş güvenliğine ve hiyerarşiye daha az önem veriyorlar; nasıl ve nerede çalıştıkları konusunda zorlu görevler ve esneklikler almayı daha fazla önemsiyorlar. Şirketler zaten bu kuşak çalışanları cezbetmek için İK politikaları üzerinde ince ayarlamalar yapıyor.

“Ancak onları elde tutmak için, ofiste bir meyve suyu barı veya koşu bandı ya da armut koltuk koymak yeterli olmayacak” diyor Kapoor. Sonuçta, bu kuşak aynı zamanda sorumluluk, takdir/tanıma ve bir amaç duygusu gibi motivatörleri diğer nesillere göre daha çok istiyor. Kapoor, "Bir dengeye ihtiyacımız var" diyor.

5. Esnek olun!

Hindistan'daki birçok şirket, bir çalışanın; fiziksel konumun getirdiği saatlerden ziyade işin yapılmasına daha fazla odaklanması gerektiğini düşünüyor. Örneğin bazı büyük şirketler çalışanlara farklı ofislerden çalışma seçeneği sunuyor. Bunu yaparak, "yetenek ağınız aslında daha da genişliyor" diyor, Delhi'deki Sterlite Power İnsan Kaynakları Yönetimi Başkanı Mohit Mathur…

6. Motivasyonu sağlayın!  

Hindistan'da devam eden ticari yavaşlama ve nakit sıkışıklığı arasında şirketler çalışanların bağlılığına odaklanmayı hızlandırmalı. İK'nın moralini yüksek tutması ve personeli motive etmesi gerekir, bu da çalışanları daha fazla sorumluluk almaya ve şirketin gelişmesine yardımcı olmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırlar.

7. Gig ekonomisine tıklayın!

Hindistan'da, geleneksel bir işin gösterişi ve unvanı olmadan geçici, serbest çalışan ya da "gig" çalışanları bulmaları ve sözleşme yapmaları için şirketlere hükümet tarafından yeni platformlar sunuluyor. Bunlar arasında yemek teslimatı yapan mavi yakalı işçilerin yanı sıra mimarlık, bankacılık ve teknoloji gibi çeşitli alanlarda uzmanlaşmış yeteneklere sahip beyaz yakalı işçiler de yer alıyor.

Şirketler gün geçtikçe ‘gig’ çalışanların sayısını artırıyor ve böylelikle İK'nın da politikaları yeniden oluşturması ve ‘gig’ çalışanları şirketin ekosistemine entegre etmek için yeni sistemler kurması gerekecektir.

Mumbai merkezli Kotak Mahindra Bank CHRO'su Sukhjit Pasricha, "Üst düzey uzmanlık becerisine ve profesyonel yetenek havuzuna sahip ‘gig’ ekonomisi, geleceğin organizasyonları için ayrı bir stratejik fırsat sunuyor." diyor. Ancak ‘gig’ ekonomisinin gelişmesi için Pasricha, şirketlerin açık bir zihniyet ve iyi tanımlanmış beklentilere sahip olmaları gerektiğini söylüyor.

8. Çalışan çeşitliliğini cinsiyetin ötesine taşıyın! 

Danışmanlık firması Grant Thornton tarafından yayınlanan bir rapora göre, kadınlar Hint şirketlerinde üst düzey rollerin sadece yüzde 20'sini elinde tutuyor. Bu, kadınların üst düzey rollerin yüzde 14'ünü elinde tuttuğu 2014'teki orana göre iyi bir gelişme olarak kabul ediliyor. Bu oranı artırmak için, Hindistan'daki bazı büyük şirketler, açık pozisyonlar için kadınlardan daha fazla özgeçmiş istemektedir.

Aynı zamanda uzmanlar; farklı etnik kökenlerden, sosyoekonomik durumdan gelen, engelli ve farklı cinsel yönelime sahip çalışanları dahil etmek için çeşitliliğin cinsiyetten öteye gitmesi gerektiğini söylüyor.

Pasricha, "Daha büyük ve uzun vadeli zorluk, sayısal olarak çeşitli bir iş gücüne ulaşmaktan değil, kapsayıcı ve olumlu bir ortam oluşturmaktan kaynaklanmaktadır" diyor.

9. Ruh Sağlığına Yatırım Yapın!

Endüstri kuruluşu Assocham tarafından yayınlanan bir rapora göre, Hindistan'daki iş gücünün yaklaşık yarısı, çoğu depresyon dahil olmak üzere bir tür stresten muzdarip.

Hindistan hükümeti de bu konulara dikkat çekmeye başladı, bazı şirketler danışmanlık hizmeti veriyor ve çalışanlara destek programları oluşturuyor. Diğerleri bu konuda nasıl yol alabileceklerini araştırıyor. 

Delhi merkezli bir şirket olan DCM Shriram'da İK Direktörü Sushil Baveja, "Biz şimdi çalışanlara ruhlarını tazelemeleri için özel ve bireysel programlar sunuyoruz, aksi takdirde elimizdeki yetenekleri ruh sağlığı yüzünden kaybedeceğiz" diyor.

10. Teknik olmayan (sosyal) becerilere odaklanın! 

Olumlu davranış, takımda çalışabilme ve liderlik yapabilme yeteneği gibi "teknik olmayan sosyal becerilere" sahip olmanın önemi iyi bilinse de Hindistan'daki az sayıda şirket, birini işe alırken bunlara dikkat ediyor.

Ancak bu değişiyor ve şirketler artık unvanların, derecelerin ve diplomaların da ötesine bakıyor. Chakraborty, "Bir farkındalık kayması var" diyor.

Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)