"Daha iyi düşünmek, sadece bazılarına özel bir armağan değildir"

Düşünme konusunda yüzlerce kitap bulunabiliyor. Hemen hemen tüm yönetim kitapları, liderlik makaleleri ve kişisel gelişim yöntemlerinde daha iyi düşünmenin öneminden dem vuruluyor. Ancak, gerçekten iyi düşünmenize yardımcı olarak hemen kullanılabilir, açık bilgiler içeren kitaplar bulmak çok da kolay değil.

25 yılı aşkın süredir kişilerin ve şirketlerin karşı karşıya kaldıkları mücadeleleri çözmesine yardım etmeye çalışan, deneyimlerini HRdergi’nin 2004 yılında düzenlediği 6. Performans Yönetimi Zirvesi’nde Türkiye’deki İK yöneticileri ile de paylaşan Tim Hurson’ın yeni kitabı Think Better işte tam da bunu sağlıyor. Kitap, “gerçekten neler yapmanız gerektiğini gösteren inovatif bir çalışma” olarak tanımlanıyor.

Daha önceleri reklam ve iletişim alanlarında Yaratıcı Direktör olarak görev yapan Hurson’ın kitabı, kendisinin “verimli düşünme” adını verdiği Yaratıcı Sorun Çözme sürecini okurla paylaşıyor. Verimli düşünme; insanların daha net anlamasına, daha yaratıcı düşünmesine ve daha etkili plan yapmasına yardımcı olan pratik ve tekrarlanabilir bir süreç…

İnovasyon gurusu Sid Parnes, Hurson’ın kitabıyla ilgili şunları söylüyor: “Genellikle bir kitap hakkında ender olarak heyecanlanırım. Oysa Think Better harekete geçirici bir kitap. Örnekleri ve öyküleri son derece güçlü… Verimli bir biçimde inovasyon yapmak için heyecan verici fikirler arayanlar için temel bir kaynak olacak”.

Hurson, HRdergi’ye özel verdiği konunun ayrıntılarını paylaştı.

KUŞBAKIŞI “THINK BETTER”…

• Hurson’ın kitabı yazarken temel çıkış noktası, herkesin daha iyi düşünmeyi öğrenebileceği üzerine kurulu… Ona göre temel ekipmanlarımız, geçmiş eğitimlerimiz ne olursa olsun daha verimli düşünmek için belirli yollar bulunuyor.
• Hurson kitabına “verimli” ve “üretken” düşünme arasındaki farkı açıklayarak başlıyor. Hurson’a göre, pek çok organizasyon üretken düşünme konusunda çok da başarısız değil. Pek çok şirket kaizen’e ulaşmak ya da iyi değişim için üretken düşünceyi uygulayarak kaliteyi artırdı, hata oranını azalttı ve etkinliği artırdı. Üretken düşünmek ardışık gelişimler için kullanılabilir ama sıra dışı inovasyonlara imza atmak için verimli düşünmek gerekiyor. Verimli düşünme, Tim’in “iyi devrim” adını verdiği olguları güçlendiriyor. Ancak ne yazık ki pek çok organizasyon (ve kişi) bunun için gerekli olan becerileri geliştiremiyor.
• Hurson bu durumun önündeki biyolojik, psikolojik ve sosyal engelleri de kitabında gündeme getiriyor. Ardından bunların üstesinden gelmek için kullanılabilecek prensipleri ayrıntılandırıyor. Son olarak okura verimli düşünme modeli ve araçları konusunda adım adım bir süreç iletiyor.
• İnatçı bir teknik sorun, bir müşteri ihtiyacı ya da ticari strateji içindeki önemli bir eksiklikle nasıl başa çıkılabileceğini gösteren Hurson, bunu açık olarak tanımlanmış, pratik bir düşünce süresiyle aktarıyor. Bu sayede uygulayıcılar sağlam ve inovatif bir çözüme ulaşabiliyor.
• Ancak Think Better sadece bilimsel incelemelere dayalı değil. Kitap öyküler, farklı bakış açıları ve mizah ile dolu. Süreç sırasında yeni yeni fikirler zihninizde canlanırken, aynı zamanda iyi vakit de geçiriyorsunuz. Ayrıca iş dünyasında herkesin istediği rekabetçi fark da yaratılabiliyor.

HRDERGİ: Öncelikle bize Think Better?’ın temel çıkış noktasından söz eder misiniz?

Tim HURSON: Temel çıkış noktamız; hepimizin daha iyi düşünmeyi öğrenebileceği… Pek çok kişi düşünmenin (özellikle yaratıcı düşünmenin) bazılarında var olan, bazılarında var olmayan özel bir armağan olduğuna inanır. Kariyerim boyunca iş adamları, bireyler ve çocuklar ile çalışırken şunu öğrendim: Başladığımız her neyse, onu geliştirebiliriz. Aslında hepimiz daha iyi düşünmeyi de öğrenebiliriz.

Benim kitabım bu konudaki bariyerlerin ne olduğu ve bunların üstesinden nasıl gelebileceğimiz hakkında… İnsanların nasıl daha iyi düşünebileceğini, nasıl daha iyi çalışacağını ve yaşamlarının her alanında daha iyiye nasıl ulaşabileceklerini gösteriyor.

HRDERGİ: Verimli Düşünme nedir? Neden önemlidir?

Tim HURSON:
Verimli düşünme, yaratıcı düşünme ile kritik düşünmeyi bir araya getiren, altı adımdan oluşan benzersiz bir süreçtir. Sürecin her adımı, konunun önemli bir yönüne ve üstesinden gelinmesi gereken mücadele alanlarına gönderme yapar.

Birinci adım “Neler Oluyor?” adını taşır. Temel amacı, konuyu gerçekten anlayabilmektir. Bu adımı tanımlamak için genellikle yapbozun tüm parçalarını bir araya getirme analojisini kullanırım.

İkinci adım olan “Başarı Nedir?”, ulaşmak istediğiniz geleceğin (ben buna Hedeflenen Gelecek diyorum) canlı ve kapsamlı bir resmini çizmekle ilgilidir. Bu, vizyon adımıdır.

Üçüncü adım “Soru Nedir?” adını taşır ve Hedeflenen Geleceğe ulaşmak için yanıtlanması gereken doğru soruları bulmakla ilgilidir.

Dördüncü adım olan “Yanıtlar Üretmek”, kişinin Hedeflenen Geleceğe ulaşmak için mümkün olduğunca çok fikirle ortaya çıkmasını sağlayacak beyin fırtınası sürecinin bir parçasıdır.

Beşinci adım “Çözümü Düzenlemek” adını taşır. Kimileri için bu adım, en önemli olandır. Bu adımda yanıtlar; güçlü, işe yarar ve aksiyona dönüştürülebilir çözümlere dönüştürülebilir.

Altıncı adım “Kaynakların Ayrılması”dır ve kişilere, kullanılabilir bir aksiyon planı yaratmak konusunda rehberlik eder.

Verimli düşünme modelini bu kadar özel hale getiren noktalardan biri, bunun gerçekten bir model olmasıdır. Bu model sadece araçların toplamı değildir; farklı sorun ve mücadele alanları ortaya çıktığında tekrar tekrar kullanılabilecek, açık ve güvenilir, adım adım izlenebilecek bir süreçtir.

Aslında bir yönüyle portmantoya benzetilebilir. Portmantoya farklı paltoları asabileceğiniz gibi, bu model içinde de farklı düşünme araçlarını bir arada kullanabilirsiniz. (Altı Şapkalı Düşünme Tekniğinden, Yaratıcı Problem Çözme Teorisi’ne ve Akıl Haritalama’ya kadar…) Burada önemli olan model ve yapının kendisidir. Bu modeli uygularken bildiğiniz ve kendinizi rahat hissettiğiniz düşünme araçlarını kullanabilirsiniz.

HRDERGİ: Verimli Düşünme nasıl işe yarar? İş ve ev hayatında nasıl kullanılabilir?

Tim HURSON:
Verimli Düşünmenin her şeyin üzerinde olan prensibi, yaratıcı ve kritik düşünmeyle bir ayrım ve sıralama yaratmasıdır. Bu, bir tarafı YARATICI diğer tarafı KRİTİK yazılı eskimo kayığı küreğine benzetilebilir. Eğer tek yaptığım YARATICI kürekleri kullanmak olursa, tek bir yönde ilerleyip dururum. (SADECE yaratıcı olan kişiler bunu yapar.) Ve eğer tek yaptığım KRİTİK küreğini kullanmak olursa (sadece kritik düşünmek konusunda iyi olan pek çok organizasyonun yaptığı gibi) bu kez farklı bir yönde ilerleyip dururum. Buradaki kilit nokta YARATICI – KRİTİK – YARATICI – KRİTİK sıralamasını izlemektir. Bu sayede inanılmaz, hatta durdurulamaz ilerleme kaydedebilirsiniz.

HRDERGİ: Kitabınız okurun yeni fikirleri ortaya çıkarmasını, organize etmesini ve işlemesini sağlayacak orijinal beyin fırtınası araçlarını içeriyor. Bunlarla ilgili bazı örnekler verebilir misiniz?

Tim HURSON:
Cephanedeki en güçlü araçların başında, başarı kriterini oluşturmanın yollarından biri olan SÜRMEK ve fikirleri ortaya çıktığı zaman değerlendirmenizi sağlayan GÜÇ yer alıyor. GÜÇ, zayıf bir fikri alıp güçlü ve işe yarar bir çözüm yaratan bir araçtır.

Bir başka araç ise “What’s UP” adını taşır. U-P “Underlying Principle” yani “Öncelikle Prensip” teriminin yerine kullanılır. Bu, çılgın gibi görünen bir fikrin nasıl iyiye dönüşebileceğini görmenin, çok umut vaat eden çılgın bir fikrin altında yatan temel prensibi ortaya çıkarmanın bir yoludur.

25 YILINI VERİMLİ DÜŞÜNMEYE ADADI

• 25 yılı aşkın süredir, kişilerin ve şirketlerin, karşı karşıya kaldıkları mücadeleleri çözmesine yardım etmeye çalışıyor.
• Geçmişte, Yaratıcı Direktör olarak reklam ve iletişim sektörlerinde görev yaptı.
• Bazı insanların neden bir şekilde “yaratıcı” olmasına karşın, bazılarının daha az yaratıcı olduğunu hep merak etti.
• Farkı yaratan unsurları araştırdı, şimdilerde öğrettiği prensiplerin eğitimini aldı.
• Şimdi dünyanın dört bir yanındaki şirketlere danışmanlık yapıyor.
• Ayrıca meslektaşları ile birlikte kurduğu “Facilitators Without Borders” aracılığıyla, yeterli maddi güce sahip olmayan organizasyonlara eğitim veriyor.
• Kar amacı güden ve gütmeyen organizasyonlarda yaptığı tüm bu çalışmalarda strateji, organizasyonel gelişim, yeni ürün geliştirme, pazarlama, sağlık ve pek çok farklı konuda danışmanlık yaptı.
• Bu süreçte kendisi de verimli düşünmenin önündeki engellerin ne olduğunu ve bunların üstesinden nasıl gelineceğini öğrendi.


Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)