Search
Menü
HRdergi
Cart 0 My Account
  • Giriş Yap Cart 0
  • Web Sitemize Üye Ol
  • Bu Sayı
  • Geçmiş Sayılar
  • Yaklaşan Zirveler
  • Geçmiş Zirveler
  • Gündem
  • Makaleler
      Eğitim Görsel Haberler İş Hukuku Kariyer Liderlik Motivasyon Söyleşiler
  • Blog
  • İK 101
  • Reklam Ver
  • Ekibimiz
  • HRdergi
  • Dergi
    • Bu Sayı
    • Geçmiş Sayılar
  • Zirveler
    • Yaklaşan Zirveler
    • Geçmiş Zirveler
  • Gündem
  • Makaleler
    • Eğitim Görsel Haberler İş Hukuku Kariyer Liderlik Motivasyon Söyleşiler
  • Blog
  • İK 101
  • Reklam Ver
  • Üye Ol
  • Anasayfa
  • Tag - wellbeing

Tag - wellbeing

Çalışan refahı dünyada ilk, Türkiye'de dördüncü sırada

Çalışan refahı dünyada ilk, Türkiye'de dördüncü sırada

Aon'un yayımladığı rapora göre küresel çapta şirketler çalışan refahının kendileri için en öncelikli konu olduğunu söylerken Türkiye’deki şirketler için ise çalışan refahı öncelikler içerisinde küresel trendin aksine dördüncü sırada yer alıyor. Ülkemizdeki şirketlerin öncelikleri arasında ilk sırada yetenekleri çekmek veya elde tutmak konusu bulunuyor. Ayrıca Türkiye’de çalışan refahı konusundaki sorunlara bakıldığında küresel trendlere paralel bir şekilde zihinsel ve duygusal sağlık ilk sırada geliyor. Risk, emeklilik ve sağlık konularında veri ve analizlerden faydalanarak profesyonel hizmetler sunan Aon, dünyanın en büyük pazar araştırması ve anket şirketlerinden biri olan Ipsos ile ortaklaşa gerçekleştirdiği “Küresel Çalışan Refah Araştırması 2022 – 2023” sonuçlarını yayımladı. Ankete Türkiye de dahil 46 ülkede çeşitli sektörlerden 1.138 şirket katıldı. Ankete katılan şirketlerin faaliyet gösterdiği sektörler içerisinde imalat ve sanayi (yüzde 19) en fazla katılım gösteren sektör olurken bunu toptan ve perakende (yüzde 12) ile finans, sigorta ve emlak hizmetleri (yüzde 9) takip etti. Anketin küresel sonuçlarına göre katılımcıların yaklaşık üçte ikisi 2020'den bu yana çalışanlar için refahın şirketleri için daha önemli olduğunu söylerken yarısından biraz azı ise bu zaman diliminde çalışan refahının önceliğinin arttığını belirtiyor. Şirketler refah konusunu önemsemeye de devam ediyor. Her sekiz şirketten yedisi çalışanların refahı için en az bir girişimi yürütüyor, yüzde 83’ü çalışan refahı konusunda bir stratejiye sahip. Bu oran 2020'den bu yana yüzde 28'lik bir artış gösterdi. Bu da şirketlerin dörtte birinden fazlasının son iki yılda çalışan refahı için yeni bir strateji uygulamaya koyduğu anlamına geliyor. Ayrıca şirketlerin yüzde 43’ü çalışan refahı için yatırımlarını artırdıklarını da ifade ediyor.  Konula ilgili açıklamada bulunan Aon Türkiye Sağlık ve Wellbeing Çözümleri Genel Müdür Yardımcısı Sinem Yalçın, “Şirketlerin enflasyon, ekonomik şok, iş gücü kaybı ve uluslararası çatışmalar gibi dalgalanma ve belirsizliklerle karşı karşıya olduğu bir ortamda, çalışanların refahına yönelik girişimlerin ve stratejilerin öneminin azaldığı düşünülebilir. Buna ek olarak, COVID-19 salgınının başlangıcında, şirketler çalışanlarını güvende tutmak için çabalarken refah konusu da en öncelikli konuydu. Ancak pandemi etkisini yavaş yavaş azaltırken refahın zaman içinde önemini ve önceliğini yitirebileceği de varsayabilir. Buna karşın Aon'un 2022 - 2023 Küresel Refah Araştırması bunun tam tersi bir durum olduğunu gözler önüne seriyor. Çalışan refahı hala şirketlerin en öncelikli konuları arasında bulunuyor. Geçmişte finansal baskılar şirketlerin refah konusuna odaklanmasını engellerdi ve bu alan şirket performansını artırabilecek bir alan olmaktan ziyade bir maliyet etkenli olarak görülürdü. Fakat günümüzde şirketler refah konusunda hem desteklerini hem de finansal yatırımlarını artırmaya devam ediyor ve yetenekleri çekmenin ve elde tutmanın bir yolunun çalışanlar için sürdürülebilir bir çalışma hayatı inşa etmek olduğuna inanıyor.” dedi. Küresel çapta şirketlerin en önemli öncelikleri Aon’un anketine göre küresel çapta şirketler çalışan refahını en öncelikli konu olarak belirlerken yetenekleri çekmenin ve elde tutmanın kurumları için en önemli öncelikler arasında olduğunu da ifade ediyor. Şirketler önümüzdeki beş yıl için en önemli önceliklerini şu şekilde sıralıyor: •    Çalışan refahı (bir çalışanın genel, fiziksel, duygusal, sosyal, kariyer ve finansal sağlığı) •    Yetenekleri çekmek ve elde tutmak •    Kârlar ve finansal marjlar (yani, maliyetlerin ve verimliliklerin kontrolü) •    Ürün ve/veya hizmetlerde yenilik •    Çevre, Sosyal ve Yönetişim (ÇSY) En önemli sorun zihinsel ve duygusal sağlık Şirketler, refah stratejilerini uygularken karşılaştıkları en önemli sorunun ise duygusal sağlıkla ilgili olduğunu kaydediyor. Şirketler çalışan refahı konusunda en önemli beş sorunu şekilde sıralıyor:  •    Zihinsel ve duygusal sağlık •    Tükenmişlik / bitkinlik (uzun süreli iş stresi) •    Çalışma ortamı / kültürü •    Sanal ve hibrit çalışma desteği •    Finansal risk ve stres Türkiye’deki şirketlerin en önemli önceliği yetenekleri çekmek ve elde tutmak Anketin Türkiye sonuçlarına göre ise çalışan refahı ülkemizdeki şirketlerin öncelikleri içerisinde küresel trendin aksine dördüncü sırada yer alırken ilk sırada yetenekleri çekmek veya elde tutmak konusu yer alıyor. Türkiye’deki şirketlerin ilk beş önceliği şu şekilde sıralanıyor: •    Yetenekleri çekmek ve elde tutmak •    Ürün ve/veya hizmetlerde yenilik •    Kârlar ve finansal marjlar •    Çalışan Refahı •    Çevre, Sosyal ve Yönetim (ÇSY) Türkiye’de de en önemli sorun zihinsel ve duygusal sağlık Türkiye’de çalışan refahı konusundaki sorunlara bakıldığında ise küresel trendlere paralel bir şekilde zihinsel ve duygusal sağlık ilk sırada yer aldı. Türkiye’deki şirketler çalışan refahı konusunda en önemli beş sorunu şekilde sıraladı:  •    Zihinsel ve duygusal sağlık •    Tükenmişlik / bitkinlik •    Fiziksel sağlık •    Finansal risk ve stres •    Çalışma ortamı / kültürü Türkiye’deki her on şirketten yedisi çalışan refahını önemsiyor Türkiye’deki şirketlerin yüzde 68’ine göre çalışan refahı hala önemini koruyor. Hatta şirketlerin yüzde 46’ısı çalışan refahını genel iş süreçlerine ve yetenek stratejilerine tamamen entegre ettiğini düşünürken yüzde 36’sı az da olsa bu entegrasyonu sağladıklarını belirtiyor. Diğer yandan şirketlere çalışan refahını neden önceliklendirmedikleri sorulduğundan katılımcıların yüzde 25’i yaptıkları kurum içi anketlere göre çalışan refahının zaten oldukça yüksek olmasını neden gösteriyor.   

Çalışanların %75’inin Duygu Durumunu Doğrudan İş Hayatı Etkiliyor

Çalışanların %75’inin Duygu Durumunu Doğrudan İş Hayatı Etkiliyor

Meditopia, 2025 yılının ilk üç çeyreğinde topladığı verilerle hazırladığı Wellbeing Raporu’nda Türkiye’deki çalışanların duygu durumları, ağrı noktaları ve esenlik düzeylerini analiz etti. 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde açıklanan veriler, iş yaşamında psikolojik dayanıklılığın ve duygusal esenliğin önemini yeniden hatırlattı. Türkiye genelinde 100 şirkette 150 bini aşkın çalışanın dahil olduğu Meditopia Çalışan Destek Platformu tarafından hazırlanan Meditopia 2025 Wellbeing Raporu, çalışanların stres ve kaygı düzeylerinin yüksek, mutluluk düzeyi ve uyku kalitesinin orta, hareket seviyesinin ise düşük seviyede seyrettiğini ortaya koydu. Verilere göre, çalışanların %93’ü duygularını en çok iş, eğitim veya yakın ilişkilerinin etkilediğini belirtirken esenlik dengesinin yıl boyunca dalgalı seyrettiği görülüyor. Sağlık ve esenlik, geçmişten günümüze, üzerine en çok çalışmaların gerçekleştiği konuların başında yer alıyor. Bu yüzden Dünya Ruh Sağlığı Günü, bireylerin ve kurumların psikolojik iyi oluş ve dayanıklılığa verdiği önemi yeniden düşünmeleri için güçlü bir hatırlatıcı oluyor. Meditopia, 2025’in ilk üç çeyreğini baz alarak hazırladığı Çalışan Wellbeing Raporu ile Türkiye’deki çalışanların hem ruhsal hem de bütüncül esenlik durumuna dair güncel tabloyu ortaya koydu. Ülke genelinde 15 bini aşkın çalışanın katılım sağladığı raporun sonuçlarına göre çalışanların genel esenlik seviyesinin 54,4 puanla orta düzeyde seyrettiği raporlandı. 100 puan üzerinden yapılan skorlamada 66 puanla stres ve 63,3 puanla kaygı indekslerinin ise yüksek seviyelerde olduğu vurgulanıyor. Meditopia uzmanlarına göre bu tablo, yılın farklı dönem ve aylarında değişkenlik gösteriyor ve çalışanların yıl boyunca duygusal dalgalanmalar yaşadığını ve destek mekanizmaları yetersiz kaldığında bu dengenin hızla bozulabildiğini ortaya koyuyor.   Çalışanların %49’u stres ve kaygılarının en büyük sebebi olarak gelecek belirsizliğini işaret ederken, %46’sı fiziksel sağlık ve uyku problemlerini, %40’ı ise kişisel zaman eksikliğini öne çıkarıyor. Bu veriler, çalışanların psikolojik desteğe ek olarak fiziksel ve sosyal açıdan da desteklenmeye ihtiyaç duyduklarını gözler önüne seriyor.   Çalışanların Mutluluk Seviyesi 54,3 Puanla Orta Düzeyde   Raporun en çarpıcı bulgularından biri, çalışanların duygusal durumları üzerindeki iş ve özel yaşam dengesinin belirleyici rolü oldu. Rapora göre katılımcıların %93’ünün duygularını en çok iş, eğitim veya yakın ilişkileri etkiliyor. %75’i ise bu dalgalanmaların merkezinde doğrudan iş hayatının yer aldığını belirtiyor. Bu veriler, işverenlerin çalışan esenliğinde üstlendikleri sorumluluğun büyüklüğünü bir kez daha ortaya koyuyor. İş yükü, performans baskısı, finansal zorluklar ve yönetici ilişkileri, stres ve tükenmişliğin en güçlü tetikleyicileri arasında geliyor. Mutluluk İndeksi bulgularına göre çalışanların mutluluk seviyesi 54,3 puanla orta düzeyde raporlandı. Araştırma süresi boyunca elde edilen sonuçlara göre her 10 çalışandan 1’i son bir ay içinde hiçbir zaman ya da neredeyse hiç bir zaman mutlu veya memnun hissetmediğini ifade ediyor.   İş-Özel Yaşam Dengesindeki Bozulmalar Hareketsizliği Artırıyor   Rapor, çalışanların yalnızca duygusal değil, fiziksel esenlik alanında da desteğe ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Uyku kalitesinin 50,6 ile orta, egzersiz indeksinin ise 37,1 puanla düşük seviyede kaldığı ise diğer bulgular arasında. Verilere göre katılımcıların %84’ü fiziksel ağrı yaşıyor olsa da %50’sinden fazlası hiç egzersiz yapmıyor. Meditopia verilerine göre düzenli hareket ve kaliteli uyku, genel esenlik skoruyla paralel dalgalanmalar gösteriyor. Ancak iş-özel yaşam dengesindeki zorlanmalar, çalışanların bu alanlarda sürdürülebilir bir rutin oluşturmasına engel teşkil ediyor.    “Çalışan Sağlığı ve İyi Oluş, Kurum Kültürünün Ayrılmaz Bir Parçası”   Bugün iş yaşamının profesyonel becerilerin ötesinde, duygusal dayanıklılığın da sınandığı bir alan haline geldiğini belirten Meditopia Kurucu Ortağı ve CEO’su Fatih Mustafa Çelebi, “Çalışanlar, artan tempo ve belirsizlik içinde fiziksel sağlıklarını, sosyal ilişkilerini ve kişisel alanlarını korumakta zorlanıyor. Hızla değişen koşullar, artan belirsizlikler ve sürekli tetikte olma hali, çalışanların içsel dengesini korumasını her zamankinden daha zor hale getiriyor. Kurumların çalışanlarının iyi oluşunu stratejik bir öncelik olarak ele almadıkları sürece sürdürülebilir bir başarı inşa etmeleri ise mümkün görünmüyor. Gerçek sürdürülebilirliğin, finansal büyüme ya da operasyonel verimlilikle sınırlı kalmaması, çalışanların ruhsal dayanıklılığının, yaşam dengesi ve aidiyet duygusuyla ölçülmesi gerektiği tartışılmaz bir gerçek. Meditopia olarak, bireylerin ve kurumların ruh sağlığına dair farkındalığını artırmak, bu alanı konuşulabilir ve erişilebilir kılmak için çalışıyoruz. Geliştirdiğimiz bütüncül çözümlerle çalışanların stres, kaygı, uyku, hareket ve mutluluk gibi temel wellbeing alanlarında ihtiyaç duydukları desteğe diledikleri anda ulaşmalarını sağlıyoruz. Çünkü bizce çalışanların sağlık ve wellbeing hizmetlerine erişebiliyor olması, kurum kültürünün ayrılmaz bir parçası.” açıklamalarında bulundu. Raporun tamamına linkten ulaşabilirsiniz.

İş yerinde “psikolojik güvenlik” çağındayız

İş yerinde “psikolojik güvenlik” çağındayız

...

Hastalıkta ve Sağlıkta Çalışanın Yanında Olmak

Hastalıkta ve Sağlıkta Çalışanın Yanında Olmak

...

İK’nın Çalışan Esenliği ile bitmeyen imtihanı!

İK’nın Çalışan Esenliği ile bitmeyen imtihanı!

...

İş Performansında Sessiz Kriz: Çalışanların yüzde 76’sı Mental Sağlık Sorunlarıyla Mücadele Ediyor!

İş Performansında Sessiz Kriz: Çalışanların yüzde 76’sı Mental Sağlık Sorunlarıyla Mücadele Ediyor!

...

Çalışan Mutluluğu 4.0: Kurumsal Refah mı, Gerçek Refah mı?

Çalışan Mutluluğu 4.0: Kurumsal Refah mı, Gerçek Refah mı?

...

‘Çalışan Biyohack’ Dönemi: İş Yerinde İnsan Performansını Maksimuma Çıkarmak Mümkün mü?

‘Çalışan Biyohack’ Dönemi: İş Yerinde İnsan Performansını Maksimuma Çıkarmak Mümkün mü?

...

Wellbeing’den Wellfeeling’e Geçiş: Yeni Kuşak İyilik Hali Arayışı

Wellbeing’den Wellfeeling’e Geçiş: Yeni Kuşak İyilik Hali Arayışı

...

Zihinsel Sağlık Girişimleri: Şüpheciliğin Gücü, İyilik Halinin Gölgesinde

Zihinsel Sağlık Girişimleri: Şüpheciliğin Gücü, İyilik Halinin Gölgesinde

...

  • Hakkımızda
  • Ekibimiz
  • İletişim
  • Bu Sayı
  • Geçmiş Sayılar
  • Yaklaşan Zirveler
  • Geçmiş Zirveler
  • Video Röportaj
  • Blog
  • Gündem
  • Eğitim
  • İş Hukuku
  • Kariyer
  • Liderlik
  • Motivasyon
  • Söyleşiler
  • Reklam Ver
  •  
  • HRthinksMe
Email Gelişmelerden Haberdar Ol
  • Linkedin
  • Instagram
  • Youtube
  • Facebook
Logo

2025 © HRdergi bir Küre Eğitim Basın Yayın Org.Hiz.Ltd.Şti kuruluşudur. KVKK ve Gizlilik Politikası

E-posta Bülteni

Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)