Mintzberg'den Yeni Bir Bakış Açısı

Henry Mintzberg, 1973'ten bu yana çığır açan "Yönetim İşinin Doğası" adlı eseriyle yönetim ve organizasyonları anlamada tazeleyici bir güç olmuştur. Onun benzersiz yaklaşımı mı? Yöneticilerin ne yapmaları gerektiğini teorileştirmek yerine gerçekte ne yaptıklarını gözlemlemek. Yöneticilerin yansıtıcı planlamacılar olarak algılanmasının aksine, Mintzberg onların dinamik aktörler olduklarını, sürekli uyum sağlayan ve hareket halindeyken zorluklarla mücadele eden kişiler olduklarını gösterdi.

David Creelman

Günümüzün yönetim literatüründe, genellikle yönetimin katı gerçekliğinden ziyade idealleştirilmiş bir yönetim vizyonuyla karşılaşıyoruz. Mintzberg bunu, özellikle de kuruluşların monolitik, bürokratik varlıklar olarak yaygın şekilde tasvir edilmesini, yani "Programlanmış Makine" organizasyonlarını eleştiriyor. Bunun yedi organizasyonel arketipten yalnızca biri olduğunu ve kendi organizasyonunuzun (belki de) bir makine gibi çalışmadığını ileri sürüyor.

Mintzberg'in Son Kitabıyla Organizasyonların Şifresini Çözmek

Mintzberg'in son çalışması, "Organizasyonları Anlamak…Nihayet!", onun organizasyon dinamikleri üzerine yarım asırlık bilgeliğini sentezliyor. Bu 120 sayfalık kısa kitap, diğer kritik hususların yanı sıra yedi organizasyon tipini, koordinasyon mekanizmasını ve organizasyon tasarımının unsurlarını yeniden yapılandırıyor. Okuması keyifli ve kolay bir kitap, o kadar ki içindeki kavramların derinliğini gözden kaçırmak çok kolay. 5 sayfalık bir fikri alıp 300 sayfalık bir kitaba dönüştüren birçok yönetim yazarına rastlamışsınızdır. Mintzberg ise tam tersini yapıyor ve birçok ciltlik olabilecek şeyleri tek, ulaşılabilir bir eserde düzgün bir şekilde yoğunlaştırıyor.

Mintzberg'in İçgörülerini Uygulamak

Her zaman olduğu gibi Mintzberg, yönetim kılavuzlarının tipik 'beş adımlı nasıl yapılır' formülünü aşıyor, bunun yerine kurumsal gerçekliğin incelikli bir tasvirini sunuyor. Basit bir formülün çekiciliğine direnmek zordur; muhtemelen işe yaramayacağını bilsek bile. İncelikli bir şeyin çekiciliği nedir? Royal Dutch Shell'den Arie de Geus'un psikolog William Stern'in fikirleri hakkında söylediklerini her zaman hatırlarım.

Stern, canlıları kendilerini gerçekleştirmeye çalışan varlıklar olarak düşünüyordu. De Geus da organizasyonlar hakkında aynı şeyleri düşünüyordu. Şöyle dedi: "Bundan ortaya çıkan belirli bir karara işaret edemem ama aldığım her kararı ve yaptığım her hareketi etkiledi" (bkz. The Living Company: Habits of Survival in a Turbulent Business Environment). Mintzberg'i okursanız ve onun bakış açısını özümserseniz, bunun aldığınız her kararı etkileyeceğini göreceksiniz.

Bir Arkadaşınızı Aramanın Zamanı Geldi

Mintzberg'in görüşlerinden en iyi şekilde yararlanmak için, kitapla bölüm bölüm ilgilenerek kuruluşunuzla olan ilgisini değerlendirin. Bu içgörüleri bir arkadaşınızla tartışın. Kitabı okumuyor olsalar bile, anlayışınızı sağlamlaştırmanıza yardımcı olacak iyi bir dinleyiciye sahip olmak gibisi yoktur. Mintzberg ile CoachingOurselves'te iş birliği yapan Phil LeNir, konuşarak öğrendiğimizi söylüyor. O halde sadece Organizasyonları Anlamak'ı okumayın… Nihayet! Dinleyecek olan herkese bunun hakkında konuşun.