Kral Geri Döndü! Düşük maaş Sessiz İstifa’yı mı getiriyor? 

Pandemiden kaynaklanan en büyük trendlerden biri şüphesiz “her yerden çalışma” anlayışı oldu. Hem işverenler hem de çalışanlar, işin geleneksel olarak bir ofiste oturmadan etkin bir şekilde yapılabileceğini anladıklarında, işler değişmeye başladı. Bazı işverenler dört duvardan ibaret işyerlerini temelli kapatmayı tercih ederken, bazı çalışanlar ailelerine daha yakın olmak veya daha düşük yaşam maliyeti olan bir bölgede yaşamak için taşınmaya karar verdi. Hele de Türkiye’de yaşam maliyetinin inanılmaz boyutlara ulaştığı bugünlerde uzaktan çalışma çalışanlar için can yeleği oldu. 

Şirketlerin de uzaktan çalışma ve hibrit modeli tercih etmeleri sadece çalışan memnuniyetini değil kendilerine sağladıkları maliyet avantajlarını da olumlu yönde etkiliyor. Çalışanlar artık konfor alanlarını genişlettiklerini düşündükleri anda başlayan ekonomik durgunluk ve hayat pahalılığı o konfor alanını da kaybettirmeye başladı. Şirketler, günlük operasyonel ve ofis maliyetlerini azaltırken çalışanların çalışma alanı maliyeti artmaya başladı. Bu da çalışanın daha yüksek gelir isteğini tetikleyen önemli bir faktör haline geldi. 

Anlayacağınız Kral geri döndü: Çalışan beklentilerinde her yıl geriye doğru giden ‘ücret ve yan haklar” artık yine birinci sıraya doğru gidiyor. Çünkü Türkiye’de ücret ortalamaları; temel ihtiyaçlar hiyerarşinin en alt kategorilerini bile karşılayamaz hale geldi. Türk-İş 2022 Eylül araştırmasına göre açlık sınırının 7 binlerde, yoksulluk sınırının 23 binlerde seyrettiği ülkemizde gerçekleşmeyen yüksek ücret beklentileri Sessiz İstifa’yı da tetikleyen önemli nedenlerden biri haline geldi.

Türkiye’de Youthall şirketi tarafından yapılan araştırmada “Sessiz İstifa” sürecinde olan gençlerin kendilerini bu duruma sürükleyen nedenlerin başında “düşük maaş” geliyor. Yüzde 35 oranında verilen düşük maaş yanıtını, yüzde 21,7 ile iş-özel hayat dengesizliği, yüzde 15 ile iş tanımının net olmaması, yüzde 14,2 ile kariyer yollarının kapalı olması ve yüzde 7,9 ile uzun mesai saatleri takip etti.

Sessiz İstifa’yı uzmanlar şöyle özetliyor: İşte en azını yapmak, yapılması gerekenler dışında hiçbir şey yapmamak, özel hayatı korumak ve daha az sorumluluk almak” olarak ifade edilen sessiz bir vazgeçiş süreci… Sözün özü; yetenekler kaybettikleri konforu arıyor ve bu konforu sağlayamayanları tercih etmeyecekler. Sessiz İstifa sürecini doğru okuyamayan şirketler de kaybetmeye mahkum olacaklar gibi… 


İyi okumalar, 

 

Gülcan Çağlar Çalışkan
Genel Yayın Yönetmeni 

Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)