İK, Ücret ve Ödül yönetiminde fark yaratmak için ne yapmalı?

Günümüzde çalışanlar daha eşitlikçi işyerleri istiyor ve aradıklarını sunan bir işveren bulmak için var olan işlerinden ayrılmaya hazırlar. Ne yazık ki, adil bir iş yeri yaratmanın sihirli değneği yok – bu çok yönlü bir yaklaşım gerektiriyor. Ancak başlamanın bir yolu, şirketlerin üst düzey yetenekleri çekmesine, harika bir çalışan deneyimi geliştirmesine ve rekabet avantajı elde etmesine yardımcı olabilecek bir toplam ödül programına yatırım yapmaktır.

İK genellikle bir toplam ödül programı hazırlama sorumluluğunu yönetmekle görevlendirilir, ancak bu kolay bir iş değildir. Bugün, bu tür bir teklifi hazırlamanın zorluğu iki yönlüdür. İlk olarak, İK uygulayıcıları, çalışanların ihtiyaçlarını karşılayan kapsayıcı, stratejik toplam ödül programları tasarlamalıdır. Onları hayata geçirmek için, önceliği genellikle en önemli olan üst düzey liderliğin desteğini almak için bu programların değerini etkili bir şekilde iletmelidirler.

Toplam ödüllere önemli bir yatırım için iş gerekçesi oluştururken çalışan savunuculuğuna öncelik vermek, sağlıklı bir strateji ve empati karışımı gerektirir - bu, günlük rollerinin doğası göz önüne alındığında, İK uygulayıcılarının benzersiz bir şekilde doldurmaya yetkili oldukları bir ihtiyaçtır.
Doğru kaynaklar, araçlar ve eğitimle İK uzmanları, kuruluşlarının ve çalışanlarının hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmak için Toplam Ödül uzmanlıklarını geliştirmeye devam edebilirler.

Toplam Ödül Bulmacasını Çözmenin ilk yolu: Kişiselleştirme 

Herkese uyan tek bir toplam ödül programı oluşturmak artık şirketler için geçerli bir seçenek değil. Günümüzde İK uygulayıcılarının, özelleştirilmiş bir yaklaşım oluşturmak için çalışan ihtiyaçları ile kurumsal hedefler arasındaki kesişimi anlamaları gerekiyor. Kendilerini başarıya hazırlamak için İK uygulayıcıları üç taktiğe öncelik vermelidir:

İK'yı toplam ödüller konusunda uzman olacak şekilde donatın. 

Geçmişte, rekabetçi bir maaş ve sağlık sigortasının çalışanları elde tutmak için yeterli olduğu düşünülüyordu. Bugünün çalışanları bu teklifleri önemsiyor, ancak aynı zamanda sağlam bir ödül paketi de bekliyor. Bu beklentileri karşılamak için İK uygulayıcılarının, aşağıdakileri içeren toplam ödüllerin tüm kapsamını anlamaları gerekir:

• İş hedefleri ve çalışan değer önermesiyle uyumlu bir ücret stratejisi ve teşvik planı geliştirmek için ücretlendirme uygulamalarını değerlendirmek.

• Üniversite tasarruf planları, işe gidip gelme yardımları, esnek çalışma programları ve geleneksel sağlık ve emeklilik planlarının ötesine geçen diğer teklifleri içerecek şekilde yan hakların kapsamını genişletmek.

• Diğer önceliklerin yanı sıra çalışanların takdir edilmesini, refahını ve topluluk etkisini vurgulayan öğrenme ve gelişim destekleri veya seyahat yardımları gibi yaşam tarzı ve deneyim ödüllerine yatırım yapmak.

İyi haber: İK uygulayıcıları bu işe sıfırdan başlamak zorunda değiller. Birçok kuruluş, toplam bir ödül programı oluşturmak için bir temele sahip ve doğru strateji ile İK, tam potansiyelini ortaya çıkarabilir.

İK, aşağıdakileri yaparak çalışanların gerçek istek ve ihtiyaçlarını toplam ödül tekliflerinin ön saflarına taşımaya yardımcı olabilir:

• Anketler ve “yoklama görüşmeleri” yaparak çalışan deneyimini çalışan perspektifinden değerlendirmek.
• Çalışanları doğru araç ve kaynaklarla desteklemenin onların mesleki potansiyellerini gerçekleştirmelerine yardımcı olabileceğini anlamak.
• Çalışanlar için gerçekten değerli ve iş için sağlam olan yan hak seçimlerine rehberlik etmeye yardımcı olan, verilere dayalı toplam ödül stratejileri oluşturmak.

İK, çalışanlar ve kuruluş hakkında bilgiden yararlanarak, toplam ödül programları hazırlarken çalışanların ihtiyaçlarının adil ve doğru bir şekilde temsil edilmesini sağlayabilir.

İK'yı, iş karar vericileri için stratejik bir ortak olarak yapılandırın. Yönetici katılımı ve onayı, toplam ödül programının uygulanmasının gerekli bir parçasıdır.

Stratejik bir iş ortağı olarak görülmek için İK uygulayıcılarının iş karar vericilerinin dilini konuşmaları gerekir. Her iş liderinin önceliklerini anlamak ve toplam ödül tekliflerinin bu belirli öncelikleri nasıl destekleyebileceğini göstermek, İK uygulayıcılarının yöneticilerle güven oluşturmasına ve daha iyi sonuçlara yol açmasına yardımcı olabilir.

Örneğin, bir CFO, bir toplam ödül programının çalışan üretkenliğini nasıl etkileyebileceğiyle ilgilenirken, bir CTO, programın kuruluşun dönüşüm stratejisine nasıl katkıda bulunabileceği hakkında daha fazla şey duymak isteyebilir.

Bir toplam ödül programına yatırımın nasıl olumlu iş sonuçları sağlayabileceğini göstermek, İK'nın programın kurumsal desteğini güvence altına almasına yardımcı olabilir.

Toplam ödül başarısını artırmak karmaşık ve sürekli devam eden bir süreçtir

Günümüz çalışanlarının beklentilerini karşılayan ve kurumsal hedefleri destekleyen etkili bir toplam ödül programı tasarlamak, İK'nın benzersiz bir şekilde çözmek için konumlandırıldığı bir zorluk olabilir. İK uygulayıcıları, iş karar vericileri ile stratejik bir ortaklık kurarak, çalışan ihtiyaçlarını anlayarak ve savunarak ve toplam ödül tekliflerinde uzmanlığı derinleştirerek toplam ödül girişimlerini ilerletme potansiyeline sahiptir.
İnsan Kaynakları uygulayıcıları, ücret ve ödüllendirme konusunda aşağıdaki adımları takip etmelidir:

Piyasa Araştırması: İnsan Kaynakları uygulayıcıları, benzer pozisyonlarda çalışan çalışanların ücret düzeylerini araştırmalı ve sektörün genel ücret eğilimlerini analiz etmelidir. Bu, doğru ve rekabetçi bir ücret yapısı oluşturmalarına yardımcı olur.

İş Değerlendirmesi: İş değerlendirmesi, pozisyonların karmaşıklığını, sorumluluklarını ve gereksinimlerini değerlendirmeyi içerir. Bu değerlendirme, pozisyonlar arasında adil bir ücret farklılaştırması yapılmasını sağlar.

Performans Değerlendirmesi: Çalışanların performansını objektif bir şekilde değerlendirmek önemlidir. Performansa dayalı bir ücret sistemi, çalışanların performansını teşvik eder ve ödüllendirir. Performans hedeflerinin net olarak belirlenmesi ve değerlendirme sürecinin adil ve şeffaf olması gerekmektedir.

Ödül Sistemleri: İnsan Kaynakları uygulayıcıları, çalışanları motive etmek ve ödüllendirmek için etkili ödül sistemleri oluşturmalıdır. Bu sistemler, çalışanların başarılarına dayalı olarak maddi ve manevi ödüller sunmayı içerebilir. Örneğin, performans primleri, bonuslar, terfi fırsatları, esnek çalışma saatleri gibi teşvikler sunulabilir.

İşe Alım Süreci: İnsan Kaynakları uygulayıcıları, işe alım sürecinde doğru ücret ve ödüllendirme paketlerini sunmalıdır. İşe alınacak kişinin tecrübesi, becerileri ve performans potansiyeli göz önünde bulundurularak adil bir ücret teklifi yapılmalıdır.
Çalışan Memnuniyeti Anketleri: Çalışan memnuniyeti anketleri, çalışanların ücret ve ödüllendirme sistemleriyle ilgili görüşlerini öğrenmek için kullanılabilir. Bu geri bildirimler, mevcut sistemlerin etkinliğini değerlendirmeye ve iyileştirmeler yapmaya yardımcı olur.

Yasal Uyumluluk: İnsan Kaynakları uygulayıcıları, ücret ve ödüllendirme konusunda yasalara ve düzenlemelere uygun olmalıdır. Çalışanların maaşları, yan hakları ve özlük hakları ile ilgili olarak geçerli yasalara uygun hareket etmek önemlidir.

Bu adımları takip ederek, İnsan Kaynakları uygulayıcıları, adil, rekabetçi ve motive edici bir ücret ve ödüllendirme sistemi oluşturabilirler. Aynı zamanda çalışanların performansını teşvik ederek, iş gücü verimliliğini artırabilirler.

Toplam ödül iki şeye dayanmalıdır: Çalışan deneyimi ve organizasyonel hedefler (yetenek edinme, elde tutma ve katılım) 

Çalışan deneyimi ve organizasyonel hedefler arasındaki boşluğu kapatmaya yardımcı olmak da İK'nın en temel görevidir. İK'nın çalışanları başarıyla savunabilmesi için öncelikle çalışanların ihtiyaçlarını anlayın.

Liderler, çalışanlarıyla ilgilenme konusunda iyi bir iş çıkardıklarını düşünme eğilimindeyken, çalışanlar genellikle tam tersini, liderlerin çalışanlarının ihtiyaçlarından çok kendi ihtiyaçlarına odaklandığını düşünür.

Genişletilmiş yan haklar konusunda İK’ya yardımcı olabilecek başlıklar 

Esnek yan haklar, çalışanların iş-yaşam dengesini sağlamalarına, motivasyonlarını artırmalarına ve iş verimliliğini yükseltmelerine yardımcı olan önemli unsurlardır. İnsan Kaynakları departmanının esnek yan haklar konusunda yapması gereken bazı adımlar şunlardır:

Araştırma ve Analiz: İK departmanı, çalışanların ihtiyaçlarını ve beklentilerini belirlemek için araştırma yapmalı ve analiz etmelidir. Çalışanlar için hangi esnek yan hakların değerli olduğunu anlamak, doğru politikaların ve programların oluşturulmasına yardımcı olur.

Esnek Çalışma Saatleri: İK departmanı, çalışanların iş saatlerini esnetme seçenekleri sunabilir. Örneğin, esnek başlangıç ve bitiş saatleri, yarı zamanlı çalışma, uzaktan çalışma veya esnek çalışma günleri gibi düzenlemeler yapılabilir. Böylece çalışanlar, kişisel ihtiyaçlarına ve sorumluluklarına uygun olarak işlerini organize edebilirler.

Uzaktan Çalışma: İK departmanı, uzaktan çalışma politikalarını ve prosedürlerini geliştirmeli ve uygulamalıdır. Çalışanların gerektiğinde evden veya başka bir yerden çalışabilmesine olanak tanımak, esneklik ve iş-yaşam dengesini artırır.

Esnek Tatil ve İzin Düzenlemeleri: İK departmanı, çalışanlara esnek tatil ve izin düzenlemeleri sunabilir. Bunlar, esnek izin günleri, takas tatilleri, uzun hafta sonları, sabbatical izinleri gibi seçenekleri içerebilir. Çalışanlara kendi ihtiyaçlarına göre tatil ve izinlerini planlama ve kullanma imkanı verilmesi, memnuniyetlerini artırır.

Kısmi Zamanlı ve Esnek İstihdam: İK departmanı, kısmi zamanlı çalışma veya proje bazlı işler gibi esnek istihdam modellerini değerlendirebilir. Bu, çalışanların daha fazla esneklik ve denge sağlamasına yardımcı olabilir.

Esnek Yan Hak Politikalarının Oluşturulması: İK departmanı, esnek yan hak politikalarını belirlemeli ve bunları yazılı bir şekilde çalışanlara iletmelidir. Bu politikaların, kimlerin bu haklardan faydalanabileceği, nasıl başvurulacağı, izin ve tatillerin nasıl planlanacağı gibi detayları içermesi önemlidir.

İletişim ve Eğitim: İK departmanı, esnek yan haklarla ilgili bilgilendirici toplantılar, eğitimler veya rehberler düzenleyerek çalışanları bilgilendirmelidir. Çalışanlara nasıl faydalanabileceklerini ve bu hakların kuruluş içinde nasıl yönetileceğini anlatmak önemlidir.

Geri Bildirim ve İyileştirme: İK departmanı, esnek yan hakların etkinliğini ve çalışan memnuniyetini düzenli olarak izlemeli ve değerlendirmelidir. Geri bildirimler alarak, politikaları ve programları gerektiğinde güncelleyerek iyileştirmeler yapmak önemlidir.
Bu adımları takip ederek, İK departmanı esnek yan haklar konusunda etkin bir şekilde yönetim sağlayabilir ve çalışanların iş-yaşam dengesini destekleyebilir.
 

DERGİ

HRdergi Mayıs sayısı çıktı

SATIN AL Mayıs 2024