Salus’un önleyici sağlık dünyası ile tanıştınız mı?

“Türkiye’nin en kapsayıcı dijital sağlık uygulaması olma” hedefiyle yola çıkan Salus’ta bugün gelinen noktada aktif kullanıcılar eşleştikleri çeşitli uzmanlarla ayda ortalama 3.5’dan fazla görüşme gerçekleştiriyor, neredeyse her hafta bir uzmanla görüşme yapıyorlar. Hedeflerinin yıl bitmeden kurumsal tarafta 100 binin üzerinde hayata dokunmak ve toplam kullanıcı sayısını 600 binin üzerine çıkarmak olduğunu söyleyen Salus Kurucu Ortağı ve CEO’su Alperen Adikti ile yola çıkış öykülerini ve bundan sonraki gündem maddelerini konuştuk.

Salus olarak sloganınız “Kişisel Sağlık Danışmanınız”. Ne anlama geliyor bu? Neydi yola çıkış amacınız?

Salus, sizin de belirttiğiniz gibi kendisini “kişiselleştirilmiş dijital önleyici sağlık platformu” olarak konumluyor. 2022 yılının Nisan ayında kurulan, genç ve dinamik bir şirketiz. Yaklaşık 30 kişilik bir çekirdek ekip ve 400’e yakın uzmanla hızla büyüyoruz. Salus fikrinin ortaya çıkışı, benim Salus öncesindeki işimden öğrendiklerim ve gözlemlediklerimle bağlantılı. Yaklaşık 9 yıl McKinsey & Company’de yönetim danışmanlığı yaptım. Bu süreçte, çoğunlukla finansal kurumlarla çalışırken, sağlık alanındaki ihtiyaçları yakından görme fırsatım oldu. Özellikle pandemiden sonra artan dijital sağlık çözümleri arayışları ile tüm dünyada bu alanda bir hareketlilik yaşandı.

Dijital sağlık trendinin hızla yükselişe geçtiği yerlerde hem çalışanlar hem de işverenler için bu sağlık hizmetleri çok daha ulaşılabilir hale gelmeye başladı. Fakat Türkiye’de özellikle dijital önleyici sağlık alanında çok büyük bir eksiklik vardı. Bunu fark ettikten sonra Türkiye’de bu boşluğu dolduracak, kullanıcılara her yerden ulaşabilecekleri ve onlara özel bir önleyici sağlık dünyası kurgulamak için yola çıkma isteği duydum. Sonrasında McKinsey’den arkadaşım Dinçer Karaduman’la birlikte bu yolculuğa çıkmaya karar verdik. Salus’un hedefi en başından beri oldukça net: Türkiye’nin en kapsayıcı dijital sağlık uygulaması olmak. Hedeflerimize ulaşabilmek için birçok farklı alandan uzmanla çalışıyoruz.

Salus’un büyük bir titizlikle oluşturulan uzman ekibinde 350’den fazla klinik psikolog, psikolojik danışman, diyetisyen, fizyo-terapist, doğum koçu, aile danışmanı, spor eğitmeni ve çocuk gelişim uzmanı var. 

Her bir uzman öncelikle ilgili klinik ekipler tarafından çok titiz bir mülakat sürecinden geçiriliyor. Sonrasında uzmanlarımızın uygulamaya alışma sürecinde çeşitli iç eğitimlerle ilerliyoruz.

Bunlara ek olarak yine tüm uzmanlarımızı Salus kariyerleri boyunca mesleki eğitimlerle de destekliyoruz. Kullanıcılarımıza uzman görüşmelerinin yanında kendine yardım dünyası da sunuyoruz. Yüzlerce içeriğin yer aldığı bu dünya; meditasyonlar, günlük öneriler, görüntülü, sesli ve yazılı kaynaklardan oluşan oldukça geniş bir kütüphane. Kısacası her bir kullanıcımız için hem kişiye özel seçilen içeriklerden hem de yine kişiye özel olarak atanan uzmanlarımızdan oluşan, oldukça kapsayıcı bir önleyici sağlık dünyası kurguluyoruz. Kolay anlaşılır, sade ve net arayüzümüz ve kişiselleştirme algoritmalarımız sayesinde terapiye, beslenme danışmanlığına, fizyoterapiye, spora başlamayı kolaylaştırıyoruz.

Şu anda temel olarak hangi hizmetleri sunuyorsunuz?

Salus temel olarak 3 alanda aktif olarak hizmet veriyor: Mental sağlık, beslenme ve fiziksel sağlık. Mental sağlık alanında stres, kaygı, tükenmişlik gibi durumları psikologlarımız, psikolojik danışmanlarımız aracılığıyla; beslenme alanında kilo alma / verme, özel beslenme gerektiren durumların yönetimi gibi durumları diyetisyenlerimiz aracılığıyla; fiziksel sağlık alanında da ağrı yönetimi, aktif yaşam, pilates, mobilite egzersizleri gibi hizmetleri spor eğitmenlerimiz ve fizyoterapistlerimiz aracılığıyla veriyoruz. Ayrıca çocuk gelişim uzmanları, aile danışmanları, doula’lar, emzirme danışmanları gibi uzmanlarımızla da annelik ve ebeveynlik üzerine sağladığımız hizmetlerimiz de mevcut. Çok geniş ve kaliteli uzman ağımızın yanında kullanıcılarımız Salus’un her kullanıcı için özel olarak hazırladığı zengin içerik dünyasına da erişebiliyorlar.

Uzman onaylı meditasyonlar, makaleler, sesli ve görüntülü içerikler Salus içerisinde mevcut. Tüm bu içerikler kullanıcılara ücretsiz olarak sunuluyor ve kullanıcıların içerik okuma ve izleme alışkanlıklarına göre yenileniyor.

Hizmetleriniz işverenler açısından hangi faydaları sağlıyor?

Gallup tarafından yapılan bir araştırmaya göre ABD’de çalışan nüfusun %63’ü bir sonraki işinden sağlıklı bir iş yaşam dengesi kurma konusunda destekleyici olmasını ve bireysel iyi oluşu önemsemesini bekliyor. Bu kriterler daha yüksek maaşın önünde geliyor. Çalışanlar yaşamlarının her anlamda, 360 derece desteklendiği ve değer gördüğünü gerçekten hissettiği şirketlerde yer almak istiyor ve tüm bunlar çalışan bağlılığını doğrudan artırıyor. Salus da Türkiye’deki işverenlerin çalışanlarına sunabileceği en kaliteli ve kapsayıcı önleyici sağlık uygulaması olarak burada ön plana çıkıyor.

İkinci olarak hem bizi hem birlikte çalıştığımız şirketleri çok mutlu eden yüksek kullanım oranlarımızdan bahsedebilirim. Salus olarak çalıştığımız tüm şirketlerin aktiflik ve devamlılık verilerini yakından takip ediyoruz. Ve görüyoruz ki Salus daha önce tercih edilmiş olan diğer çalışan destek programlarına göre 10 kat daha aktif kullanılıyor. Bu bizim için harika bir sonuç.

Ek olarak her bir kullanıcının Salus yolculuğu yine diğer programlarla karşılaştırıldığında çok daha uzun dönemli. Aktif kullanıcılarımız eşleştikleri çeşitli uzmanlarla ayda ortalama 3.5’dan fazla görüşme gerçekleştiriyorlar. Yani aktif kullanıcılarımız neredeyse her hafta ihtiyaçlarına uygun bir uzman ile seans yapıyorlar. Bu da bize gerçekten hedeflerimize ulaşma yolunda doğru adımlarla ilerlediğimizi gösteriyor. Kullanıcılarımızın yaşamlarına dokunabildiğimizi, sağlık ve mutluluklarına gerçekten katkı sağlayabildiğimizi görmek bizim için çok değerli.

En son fayda olarak da çok önem verdiğimiz bir diğer konu olan ölçülebilirliğe değinebilirim. Mental check-up ismini verdiğimiz ve globalde stres (DASS-21), kaygı (GAD-7), depresyon (PHQ-9) sevi- yelerini belirlemek için kullanılan ölçeklerle kullanıcılarımızın duygu durumlarını düzenli olarak ölçüyoruz. Buradan elde ettiğimiz sonuçlara göre uzun dönemli kullanıcılarımızda kaygı ve stres seviyelerinde yaklaşık %20, depresyon seviyesinde ise %10’luk bir azalma oluyor. Bireylerdeki bu pozitif değişim tabii ki işe ve performansa da yansıyor.

Bundan sonrası için öncelikli hedefleriniz neler?

Bizim uzun vadeli hedefimiz Türkiye’nin en kapsayıcı dijital sağlık uygulaması olmak. Yapmaya çalıştığımız şey, her bireyin kendi ihtiyaçlarını anlamak ve ona uygun şekillenen bir destek ağı kurmak. Bu yolda tabii ki en büyük önceliğimiz kullanıcılarımızın iyi oluşlarını destekleyecek adımlar atmak.

Kullanıcılarımızın iyi ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları geliştirmelerine yardımcı olarak, uzun vadeli potansiyel sağlık sorunlarını mümkün olduğunca engellemeyi hedefliyoruz. Bu fikri kurumsal çözümlerle bir araya getirerek de işverenlerle çalışanlar arasında çok daha anlamlı bir bağ kurmayı amaçlıyoruz.

Daha kısa dönemli bir noktadan bahsetmek gerekirse de 2024 bitmeden kurumsal tarafta 100 binin üzerinde hayata dokunmayı ve toplam kullanıcı sayımızı da 600 binin üzerine çıkarmayı hedeflediğimizi söyleyebilirim.

Son olarak, kurumsal kullanıcılarımızın verilerinin bize bireylerin en çok mental sağlık alanında destek aldığını gösterdiğini söylemek isterim. Tabii ki bu çok şaşırtıcı bir sonuç değil. Nitekim yapılan birçok çalışma ve araştırma bireylerin son yıllarda mental sağlık alanında eskisine göre çok daha fazla desteğe ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre Türkiye’de toplumun %60’ı günlük hayatta yoğun strese maruz kalıyor. Bireylerin %20’si ise klinik psikoloji desteğine ihtiyaç duyuyor. Biz Salus olarak psikolojik desteği ulaşılabilir kılmak ve özellikle iş hayatında bir yan hak olarak yerini sağlamlaştırmak için çalışıyoruz. Aynı durum beslenme ve fiziksel sağlık danışmanlığı için de geçerli. Salus, farklı yaşam dönemlerinde, değişen ihtiyaçları en iyi şekilde karşılamak için her zaman kullanıcılarının yanında oluyor.

Biz ülkemizde Salus’un önemli ve ciddi bir ihtiyaç olduğuna inanıyoruz. Açıkçası bu konuda yalnız da değiliz. Kullanıcıların gösterdiği ilgi, Salus henüz 2 yaşını doldurmamış bir girişim olmasına rağmen Spotify, Spring Health, Personio, Klarna gibi ikonik girişimlere yatırım yapmış dünyaca ünlü bir yatırım fonu olan Northzone’un Türkiye’deki ilk yatırımı olmamız bu ihtiyacın en önemli kanıtı.