Roche Diagnostik, yeni ilerleme alanını “teşhis etti”: Stratejik Çeviklik ve “İnsana Değer”
Roche Diagnostik, Türkiye’de doğrudan hizmet vermeye başladığında takvimler 1991’i gösteriyordu. Aradan geçen yıllar içinde şirket, ülke çapındaki yapılanmasını geliştirdi, büyüdü, ülkemizde kaynakların verimliliğini ve etkinliğini artıracak ‘Laboratuvarlarda Entegrasyon ve Konsolidasyon’ kavramını getiren ve yerleştiren ilk firma oldu; halihazırda Türkiye’nin önde gelen hastane ve laboratuvarlarına laboratuvar cihazları ve test kitleri sağlamaya devam ediyor.
Bu yolculuğun önemli bölümüne tanık olan bir isim, Roche Diagnostik İnsan Kaynakları ve İletişim Direktörü Banu Gülsün… 20 yıldır Roche ailesinde Gülsün; kariyerini son 10 yıldır da Diagnostik tarafında sürdürüyor. “Ben göreve başladığımdan bu yana çalışan sayımız 2 katına çıktı, İK tarafında ise uygulamaları sıfırdan hayata geçirdik” diyen Gülsün, şimdilerde stratejik çeviklik konusunda atılan adımları ve dört bacaklı şirket stratejisinin ilk sırasında yer alan “insana değer” kavramını odağına alan uygulamaları HRdergi okurları için anlattı.
Bundan tam 20 yıl önce kesişmiş Roche ile yollarınız. Nasıl başladı bu yolculuk?
Boğaziçi Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezunum. Okul bitmeden önce, psikolog olarak çalışmak değil, kurumsal hayata yönelmek istediğime karar vermiştim.
Mezun olur olmaz da Roche İlaç İK departmanında çalışmaya başladım. 1999 yılında göreve başladığım Roche İlaç’ta İnsan Kaynakları’nın farklı alanlarında deneyim kazandıktan ve son olarak İşe Alım ve Yetenek Müdürü olarak görev yaptıktan sonra 2009 yılında Roche Diagnostik’e geçtim.
Anlayacağınız kariyerimin 10 yılını ilaç tarafında sürdürdüm, 10 yıldır da diagnostik alanında devam ediyorum.
Tam 20 senedir Roche ailesindeyim.
Bize Roche Diagnostik hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Diagnostik, kelime anlamı olarak “teşhis” demek. Kan, hormon, idrar ve genetik testleri gibi farklı alanlarda laboratuvar cihazları ve kişisel kullanıma yönelik şeker ölçüm cihazları alanında faaliyet gösteriyoruz. Kısacası Roche Diagnostik teşhis, Roche İlaç ise işin tedavi tarafını oluşturuyor.
Peki, sizin göreve başladığınız 10 yıl öncesine geri dönersek, İK yapılanması anlamında neler değişti?
Ben, sıfırdan sistemleri kurmak üzere göreve başladım çünkü burada bir İnsan Kaynakları departmanı yoktu.
İlk 2 yıl süreçleri oturtmak gerçekten büyük bir deneyim oldu benim için. Bu süre içinde İletişim tarafı da bana bağlandı ve ekibimiz büyümeye başladı; şu anda toplamda 7 kişiyiz.
İnsan Kaynakları ekibimiz büyürken, şirketin çalışan sayısının da arttığını belirtebilirim: 10 yıl içinde 280 kişi olduk; yaklaşık 2 kat büyüdük.
Şu anda İzmir ve Ankara’daki bölge merkezlerimiz dışında tüm illerde görev yapan saha ekibimiz var.
KARİYER GÖLGELEME DE VAR, “CHECK - IN” YAPMA FIRSATI DA….
Roche Diagnostik’te son 2 – 3 yıldır imza atılan “insana dair” uygulamalarına birlikte bakalım:
GÖLGELEME: Bu uygulama, aslında klasik rotasyonun bir alt başlığı….Roche Diagnostik çalışanları, mevcut görevlerini sürdürürken, şirket içinde ilan edilen bambaşka bir bölüme, belli bir değerlendirmeden geçtikten sonra haftanın 10 saati gölgelemeye gidebiliyor. Kişinin CV’sini de zenginleştiren bu uygulama sayesinde bir bölümden diğerine geçen çalışanlar da olmuş, kendi departmanının daha uygun olduğunu keşfeden de.
CHECK-IN: Roche dünyasında klasik performans görüşmesi artık neredeyse yok. Onun yerini global bir uygulama olan ‘’Check-in’’ alıyor. Bu uygulamaya göre, çalışanlar yıl içinde kendi tercih ettikleri zamanda, kendi tercih ettikleri bir yönetici ya da fikirlerine önem verdikleri kişiyle 5 dakika kahve içerken kariyeri, yetkinlikleri ve gelişimi konusunda sohbet ediyor; fikir alışverişinde bulunuyor. Bu kısa görüşmelerin takibi yapılmıyor, zaten felsefesi de çalışanın sorumluluğunda olması; çalışandan “kapıyı çalması”, talep etmesi bekleniyor.
ÇOCUKLAR TAMAM, SIRA ANNE BABALARDA: Pek çok şirkette olduğu gibi özel günlere önem veriliyor; sadece yaş günleri değil, çalışanların işe giriş yıldönümleri de kutlanıyor; özellikle çalışanların çocuklarına yönelik uygulamalara imza atılıyor. Şimdi ise hedef, çalışanların anne babaları ile daha sıkı iletişime geçmek.. Bunun ilk adımı, kıdem ödül töreninde atılmış: Kurumda 20 yılını geride bırakan çalışanlardan habersiz olarak anne babalarından mesajlar kaydedilerek tüm şirketin önünde izletilmiş. Yakında, çalışanların anne ve babalarının ofise davet edilmesi ve çocuklarının yaptığı işi, çalıştığı ortamı deneyimleyecekleri bir etkinlik yapılması planlanıyor.
ARA DÖNEM ÜCRET ARTIŞI: Gülsün, geçen yıl enflasyon artışına tedbir olarak hızla aksiyon aldıklarını ve ara dönem ücret iyileştirmesi yaptıklarını belirterek, bu konuda çalışanlardan çok olumlu geri bildirimler aldıklarını söylüyor. Bunun, ücret artışı şeklinde sürdürülebilir bir aksiyon olarak fark yarattığını dile getiren Gülsün, şirket Genel Müdürü başta olmak üzere üst yönetimin desteğinin de bu süreçte başarıyı getirdiğini vurguluyor.
ESNEK UYGULAMALAR: Gülsün, esnek çalışma saati ve esnek yan haklar gibi uygulamalar ile kendi sektörlerinde öncü firmalardan olduklarını dile getiriyor. Şirkette uzun zamandır, ayın iki günü evden çalışma uygulaması var.
10 yıl içinde İK yaklaşımı hangi noktaya geldi?
Biz her zaman insanı odağımıza alan çalışmalar yaptık ama bu sene başında yaptığımız hedef belirleme toplantımızda sunduğumuz dört bacaklı stratejimizin ilk sırasına “insana değer” kavramını oturtarak bu yaklaşımımızı daha da pekiştirdik.
Evet, rekabet gücümüz yüksek, sektörde iyi bir yerimiz var, sağlık teknolojisi konusunda Roche güçlü bir marka ama tüm bunları gerçekleştirirken insan odağını kaybetmemeye özellikle önem veriyoruz.
Bu nedenle çalışanlarımızı dinlemek için çok sayıda yazılı ve sözlü platform yarattık.
Yönetim ekibi olarak bölgelere gidiyor; salt çalışan bağlılığı gibi klasik araçlarla değil çalışanlarımızı formal olmayan yollarla da dinlemek amacıyla çaba sarf ediyoruz.
İnsan Kaynakları olarak son 2 senedir sahaya giderek, saha ekiplerimizin iş planını takip ediyor ve bir tam günü çalışanlarımızla geçiriyoruz.
Bu, gerçekten çok beğenilen, olumlu geri bildirimler aldığımız bir uygulama oldu ve özellikle 3 büyük il dışındaki çalışan arkadaşlarımıza ulaşmak gerçekten büyük fark yarattı.
Geleceği konuşarak bitirelim. Bundan sonrası için neler var odağınızda?
Global trendlere baktığımızda; dijitalleşmenin tüm dünyada, tüm sektörler bazında çok ön planda olduğunu görüyoruz. Böyle baktığımızda, avantajlıyız; çünkü dijital bir iş yapıyoruz, ürünlerimiz zaten dijital.
Bunu stratejik çeviklik kavramı ile birleştirmek çok önemli. Roche’un globalde de çok önem verdiği bir konu bu. Biz yönetim ekibi olarak, globalde bu konuyla ilgili çeşitli workshop’lara katıldık, eğitimler aldık. Bu ay içerisinde ise, Türkiye’deki tüm orta kademe yöneticilere bu konuda bir eğitim verilecek ve yıl içerisinde bu eğitimlere devam edilecek. Bu sene odağımızda bu var.
Öte yandan alımlarımız devam edecek; yıl içinde büyümeyi sürdüreceğiz. Çalışan bağlılığı konusunda ise rakam değil gelişim alanı bazlı ilerliyoruz. Nerelerde gelişmemiz gerektiği bizim için çok daha önemli. Bizim bu noktalara odaklanacağımız bir dönem olacak.
“HEP KADIN İSTİHDAMININ ÖNEMİNE İNANAN GENEL MÜDÜRLER İLE ÇALIŞTIK”
“Kadın istihdamı konusunda şanslı bir organizasyonuz; Genel Müdürümüz kadın... Üst yönetimde de yüzde 40 civarında kadın yöneticimiz var. Zaten Roche’un global stratejisinde çeşitlilik çok önemli; kadın – erkek oranına çok önem veriliyor. Türkiye olarak biz bu konuda hep iyi bir konumda yer aldık. Kadın istihdamına hep inandık ve inanan Genel Müdürler ile çalıştık. Bu bizim güçlü alanlarımızdan biri”.