Sodexo’dan çalışanları mutlu eden yepyeni bir dünya


Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme CEO’su Eda Uluca Özcan, çalışanların değişen ihtiyaç ve beklentilerini, şekil değiştiren İK dünyasının yeni trendlerini HRdergi okurları için anlatıyor. Uluca Özcan ile 30 yıl önce Türkiye’deki faaliyetlerine yemek kartı şirketi olarak başlayan Sodexo'nun, değişen dinamiklerin etkisiyle çalışan deneyimi platformu Pluxee’ye dönüşüm yolculuğunu da konuştuk.

Günümüz iş dünyasında, İnsan Kaynakları yönetimi sadece işe alım, eğitim ve performans değerlendirmesi gibi geleneksel fonksiyonlarla sınırlı kalmayıp çok daha fazlasını ifade etmeye başladı. Teknolojinin hızla gelişmesi ve iş gücü dinamiklerindeki değişimler, şirketlerin İK stratejilerini ve süreçlerini yeniden değerlendirmesini de beraberinde getirdi. Bu sebeple dijitalleşen dünyada başarılı olmak için doğru iş gücünü ve organizasyonu tasarlamak, geliştirmek ve dönüştürmek şirketler için daha kritik bir önem arz ediyor. İK dünyasının bu büyük dönüşümü, çalışanların ihtiyaçları ve beklentilerinde de büyük bir değişime yol açtı. Dijitalleşme, esnek çalışma modelleri, şeffaflık ve çeşitlilik gibi faktörler çalışanların iş hayatıyla ilgili beklentilerini yeniden şekillendirdi.

Kişiye uygun geliştirilmiş, nitelikli bir fayda teklifi, işverenin rekabetteki pozisyonunu kuvvetlendirmesi için önem taşıyor. Çalışan memnuniyetini artırmak için iş verenlerin çalışan yan hakları konusunu 360 derece ele alması gerekiyor. “Çalışan deneyimi” markası olarak yan haklar dünyasını şekillendiren Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme ise şirketlerin başarısı için kritik rol üstlenen İK dünyasının değişen ihtiyaçlarını yakından takip ederek iyi bir çalışan deneyimi sağlama konusunda şirketlere rehberlik ediyor.

Mükemmel çalışan deneyimini sağlamak için değişen İK dünyasını yakından takip ettiklerini ve bu doğrultuda dönüşen bir şirket olduklarını belirten Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme CEO’su Eda Uluca Özcan, “Faaliyete ilk başladığımız yıllarda bir yemek kartı şirketiydik. Ancak iş dünyasının değişmesiyle birlikte çalışan deneyimi de şekil değiştirdi ve biz de zaman içinde çalışanların hayatına çeşitlilik, seçme özgürlüğü ve kişiselleştirilebilen çözümler katan, iş hayatlarında ve ötesinde faydalanabilecekleri farklı yan hakları da sunmaya başladık. Sodexo olarak kurulduğumuz günden bu yana sürekli bir gelişim ve dönüşüm içerisinde olduk ve sektörümüzde de bu anlamda hep ilkleri gerçekleştirdik. Yan haklar dünyasını şekillendiren, ‘çalışan deneyimi’ alanında öncü bir marka olarak dönüşümümüzün şu anki aşamasında ise markamızı yeniliyoruz. Artık yolumuza Pluxee ismiyle devam edeceğiz. Pluxee’yi yalnızca bir isim değişikliği olarak düşünmeyin. İsmimizle birlikte tüm dünyamız da değişiyor. Pluxee vizyonumuzu ve güçlü hedeflerimizi somutlaştıran yepyeni, dijital, pozitif ve yenilikçi bir marka. Bu marka ile kendimizi yeniden tanımlıyoruz. Pluxee olarak insanların hayatında değerli olan her şeyi dolu dolu yaşaması için yepyeni bir dünyaya kapılar açacağız” diyor.

Çalışanlar kişiselleştirilmiş yan haklar istiyor

Sodexo Global’in öncülük ettiği Benify ve YouGov tarafından 8 ülkeden 8 bin katılımcıyla gerçekleştirilen “Insights 2023” araştırması; çalışanların, memnuniyetlerinin artması için yan hakların kişiselleştirilmiş olmasını ve sağlanan fayda ve indirim paketlerinin artırılmasını beklediklerini gösteriyor. Sodexo’nun kişiselleştirilmiş çözümleriyle her zaman şirketlerin yanında olduğunu belirten Özcan, çalışanlara sundukları yan hak çözümlerini şöyle anlatıyor:

“Türkiye’de yan haklar alanında 30 yıllık tecrübemizle, çalışanların iş ve özel hayatlarına yönelik kişiselleştirilmiş deneyimler sunan; yemek, yol, gıda, giyim, sağlık, eğitim, teşvik ve ödüllendirme gibi tüm ihtiyaçlarına bütünleşik olarak her yerde ve her zaman cevap veren ‘çoklu fayda platformu’na dönüşmüş bir şirketiz. Artık Pluxee markamızla birlikte çalışan dünyasındaki değişimler ve çalışanların bireysel esenlik beklentileri doğrultusunda, hayatı kolaylaştıran çözümler geliştiren bir iş ortağı olarak müşterilerimizi daha fazla desteklemeye hazırlanıyoruz. Bu çözümlerin yanı sıra çalışanların hayatına seçme özgürlüğü ve çeşitliliği getirerek onlara en iyi deneyimi sunmayı önceliklendiriyoruz.

Yaptığımız araştırmalar, çalışanların kendilerine sağlanan bütçe ile yan haklarını özgürce seçmek ve kolayca kullanmak istediklerini gösteriyor. Biz de bu gerçekten hareketle hayata geçirdiğimiz yan haklar dünyasının dönüşümüne öncülük eden inovatif hizmetimiz Flexo-Gift ile cep telefonu üzerinden kullanılabilen dijital bir kart sunuyoruz. Flexo- Gift, dijital, esnek kolay ve çevre dostu çözümleriyle şirketlerin hayatını kolaylaştırırken, çalışanlara da hayatın her alanındaki ihtiyaçlarına kişiselleştirilmiş, alternatif çözümler sunuyor. Firmalar birçok farklı kategoride kurumsal hediye seçeneklerini çalışanlarına tek bir dijital platform üzerinden sunabiliyor, çalışanlar şirketleri tarafından tanımlanan bakiyeleriyle FlexoGift mobil uygulaması üzerinden gıda, giyim, e-ticaret, turizm, teknoloji, iyi yaşam, ev dekorasyon ve kişisel bakım gibi çeşitli kategorilerden alışveriş yapabiliyorlar. Aralarında A101, CarrefourSA, ŞOK, Hopi, Teknosa, Mavi, Ayakkabı Dünyası, Defacto, Network, Meditopia, MacFit, Divarese, Opet, Braunshop, Otelz gibi markaların da bulunduğu geniş marka yelpazesi çalışanların iş ve yaşam dengesini korumalarına yardımcı oluyor.”

Çalışanlar iş yaşam dengesini korumak istiyor

Dünyada kendi sektörlerinin yanı sıra birçok farklı sektörde çalışan deneyimi konusundaki trendleri yakından takip ettiklerini belirten Özcan, çalışanların güncel ihtiyaçlarını ve beklentilerini şöyle anlatıyor: “Geçtiğimiz birkaç yıl, iş yaşamının çeşitli ve değişen ihtiyaçları karşısında yeni çalışanları çekmek ve var olanları elinde tutmak için iş verenlerin çok daha esnek bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini öğretti. Dünya çapında yaklaşık 8,5 milyon kişiyi istihdam eden 720 şirketin katıldığı WTW Dynamics of Work Survey 2023 araştırmasına göre, çalışanların %55'inin hibrit veya tamamen uzaktan çalışması bekleniyor. Bu dönüşüm sürecinin olumlu etkileri olsa da süreci doğru yönetemeyen ve değişim karşısında ‘dayanıklı’ kalamayan şirketlerin çalışan bağlılığının, verimliliğin azalması, yetenek eksikliği ve çalışanların refahında (iyi yaşam) düşüş yaşanması kaçınılmaz. İş ve özel hayatın bu kadar iç içe geçtiği bir ortamda iş-yaşam dengesini desteklemek, iş verenlerin önem vermesi gereken bir unsur.

Geçtiğimiz 2-3 yıllık süreç içerisinde şirketlerin odak noktası daha çok çalışanların fiziksel refahını desteklemek iken, bu durum bir süredir zihinsel esenliğe doğru bir harekete dönüştü. Bu doğrultuda biz de tüm insan kaynakları politikalarımızı esenlik üzerine kurduk. Esenlik programlarımız, kişisel gelişime odaklı mentorluk, webinar ve dijital akademi platformumuz ile desteklediğimiz içerik ve eğitimlerimizle çalışanlarımızın sürekli gelişimini, bütünsel zindeliğini ve motivasyonunu önemsiyoruz. Çalışanlarımızın sağlığı ve esenliğini önemsiyor liderlik ve gelişime yatırım yapan, sürdürülebilirliğe katkı sağlayan, esnek ve zengin seçeneklerle onların ihtiyaçlarına ve özgürlüğüne odaklanan politikalar uyguluyoruz.”

Pluxee ile bu çalışmaları bir adım öteye taşımaya ve çalışanı mutlu edecek bir dünya yaratmaya odaklandıklarını belirten Özcan, “Türkiye’de 30 yıl içerisinde biz sadece yemek kartı dünyasını değil, çalışan dünyasını, sektörü değiştirdik. Bugün geldiğimiz noktada çalışanlar hayatlarına ekstra değer katan şirketlere yöneliyor. Bizim de tam olarak hedefimiz bu. Pluxee ile iş hayatında ve ötesinde kişiselleştirilmiş ve sürdürülebilir bir çalışan deneyimi yaratmayı hedefliyoruz. Sodexo Grubu’nun vizyonu, globalde 45 yılı aşkın deneyimi ve değerlerinin gücünü de arkamıza alarak yan haklar ve çalışan bağlılığı alanında fark yaratacağız” diyor.

Bizde içerik bol, seni düzenli olarak bilgilendirmemizi ister misin? :)