Ekonomik Sebeplerle Fesih

Avukat Hasan Erdem
İş Hukuku Danışmanı
Bilirkişi

 

 İş Güvencesi kapsamında, İş Yasası’nın 18. maddesinde yer alan, geçerli nedenle fesih gerekçeleri, işçinin yeterliliği veya davranışları ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebeplere dayanmak zorundadır. İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler, işyerinin dışından kaynaklanan, satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasadaki genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini olanaksız hale getiren gerekçelerden oluşabileceği gibi, işyerinde yeniden yapılanma, yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyerinin iç işleyişine bağlı gerekçelerden de kaynaklanabilmektedir.


Bu yazımızda, işletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan gerekçelerden biri olan, işverenin ekonomik sebeple fesih gerekçesi incelenecektir. İş güvencesi kapsamında, işverenin ekonomik gerekçelerle fesih yoluna gitmeden önce fesihten kaçınma imkânlarının tümünü kullanması ve feshe son çare olarak başvurması gerekmektedir. İşverenin fesihten kaçınma imkânlarını kullanmasına rağmen sona çare olarak feshe başvurmak zorunda kalması halinde ise, bu konuda alacağı işletmesel kararı tutarlı şekilde uygulaması gerekmektedir. Ayrıca, işverenin, dayandığı fesih sebebinin geçerli olduğunu, kanıtlarla inandırıcı bir biçimde ortaya koyması, kanıt yükümlülüğünü yerine getirmesi ve ekonomik sebeple işyerinde işçi sayısının azaltılması arasındaki bağlantıları ortaya koyması gereklidir.

İşletmesel Karar Alınması

Ekonomik olumsuzluklara bağlı olarak, feshin işletme, işyeri veya işin gerekleri nedenleri ile yapıldığı ileri sürüldüğünde, öncelikle bu konuda işveren tarafından alınmış bir işletmesel kararı bulunmalıdır. İşveren yönetim hakkı kapsamında, amaç ve içeriğini serbestçe belirleyeceği kararlar alabilir. Geniş anlamda, işletme, işyeri ile ilgili işin düzenlenmesi ve bu kapsamda çalışanın iş sözleşmesinin feshi dahil olmak üzere işverenin aldığı kararlar, işletmesel kararlardır. Söz konusu karar yönetim kurulu kararı şeklinde olabileceği gibi üst düzey yöneticiler tarafından da alınabilir. Kararda veya alınacak kararlarda işyerinin veya işletmenin ekonomik olumsuzluklardan etkilenmesine bağlı olarak, ekonomik tedbirler ve yapılanmalar, tasarruflara ilişkin düzenlemeler yer almalı, örneğin kiralık araç kullanımında, şirket toplantı ve seyahatlerinde tasarruf yapılması bazı diğer giderlerin kısıtlanmasına ve benzeri tedbirlerin uygulanmasına yönelik olarak ve ayrıca istihdamda daralmaya karar verilmesi halinde, öncelikle istihdamı engelleyen veya daraltan durum belirtilmeli ve sonrasında istihdamın daralmasına bağlı olarak, fazla mesai yapılmaması, yıllık ücretli izinlerin kullandırılması, kısmi süreli çalışma, ücretsiz izin kullanımı, kısa çalışma ve benzeri gibi tedbirlere müracaat edilmesi yönünde düzenlemeler yapılmış olmalıdır.

Tasarruf Tedbirlerine Başvurulması

Feshin son çare olması ilkesi uyarınca, işverenin öncelikle ekonomik yönden alabileceği diğer tasarruf tedbirlerine başvurması gerekmektedir. Bu kapsamda işveren genel giderlerini azaltabileceği gibi, iş ve işyeri ile ilgili olarak, işin mahiyetini ve işyerinin iktisadi geleceğini gözeterek diğer tasarruf tedbirlerine başvurmalıdır. Bu tedbirler belirtildiği üzere gider azaltımı olarak maliyetlerin düşürülmesi şeklinde olabileceği gibi, üretimin kısmen daraltılması, stok eritilmesi gibi çeşitli işletmesel kararlar ve uygulamalar ile gerçekleştirilebilir.

Fazla Çalışmaların Kaldırılması

Ekonomik sebepler nedeniyle, fesih yoluna gitmek isteyen işverenin, fesihten önce işyerinde var olan fazla çalışmaları kaldırması, bu doğrultuda, fazla mesai ile elde ettiği işgücünü normal istihdam ile elde ederek mevcut çalışan sayısını korumayı hedeflemesi gerekmektedir. Öte yandan, ekonomik gerekçelerle işgücü ihtiyacının azaldığını iddia ederek aynı zamanda çalışanlara fazla mesai yaptırmanın da bir çelişki yaratacağı açıktır.

Esnek Çalışma

Bunu yanı sıra, işyerinde çalışma sürelerinin yeniden düzenlenmesi çalışanın oluru ile çalışma sürelerinin kısaltılması, işi zamana yaymak suretiyle mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmesi de düşünülmeli ve işverenin fesihten kaçınma imkanlarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir. Ayrıca birikmiş yıllık ücretli izinlerin kullandırılması, mutabakat ile ücretsiz izin kullanımı, kısmi süreli çalışma ve kısa çalışma gibi olasılıklar da değerlendirilmelidir.

Çalışanların Başka Bölümlerde Değerlendirilmesi

İşverenin ekonomik sebeplere dayalı olarak feshe gitmeden önce başvurması gereken bir diğer yol ise çalışanları başka bölümlerde çalışmak üzere değerlendirmesidir. Bu kapsamda işverenin doğrudan çalışanın iş akdinin feshi yoluna gitmeden önce çalışana başka bir bölümde çalışma imkanını da sunması gerekmektedir. Çalışanın eğitim durumu, mesleki deneyiminin başka bir bölümde çalışmak üzere yeterli olmaması halinde ise çalışanı yeniden eğiterek bu sorunun aşılması gerektiği öngörülmektedir.

Feshe Son Çare Olarak Başvurulması

Yerleşik yargı içtihatları feshe son çare olarak başvurulması gerektiği yönündedir. Bu kapsamda, ekonomik sebeplere dayalı olarak feshe gitmeden önce işverenin öncelikle yukarıda belirtilen fesihten kaçınma imkânlarını kullanması gerekmektedir. İşverenin belirtilen imkânları kullanmasına rağmen feshin kaçınılmaz olması halinde ise feshe son çare olarak başvurulması gerekecektir.

Feshin Geçerli Nedene Dayanması

Ekonomik gerekçelerle fesih yoluna giden işverenin fesih gerekçesinin geçerli nedene dayanması için, işverenin mevcut personel istihdamı ile ekonomik olarak zarara uğraması ve bu durumun fesih için geçerli bir neden oluşturması gerekir. Bu nedenle yargı sürecinde feshin kaçınılmaz olup olmadığı yönünde değerlendirme, işletmesel kararın hukuka uygun olup olmadığı ve işçinin çalışma olanağını ortadan kaldırıp kaldırmadığı kısaca feshin son çare olması ilkesi çerçevesinde yapılmaktadır.

Tutarlılık-Keyfilik-Ölçülülük Denetimi

İşveren tarafından ekonomik sebeplerle fesih yoluna gitmeden önce bu konuda bir işletmesel karar alınması gerektiği gibi alınan işletmesel karar da tutarlı şekilde uygulamalıdır. İşveren İşletmesel kararın amacını ve içeriğini belirlemekte serbest olmakla birlikte karar ve uygulanması tutarlılık, keyfilik, ölçülülük açısından denetime tabidir. Bu kapsamda, işletmesel karar ve uygulanması, işletmesel gerekçenin işyerinde personel fazlalığı oluşup oluşturmadığı, işverenin tutarlı bir şekilde diğer tasarruf tedbirlerine başvurup başvurmadığı, tüm çabalara karşın feshin kaçınılmaz olup olmadığı bir bütün olarak inceleme konusu oluşturmaktadır. İşverenin, fesih öncesi ve sonrası 6 aylık dönemlerde yeni personel istihdam etmesi tutarlı bir davranış oluşturmayacağı gibi, ekonomik gerekçelerle fesih yoluna giden işverenin ekonomik yönden de alınan işletmesel karara uygun hareket etmesi aranmaktadır.

Ayrıca işverenin fesihte keyfi davranıp davranmadığı (keyfilik denetimi) ve işletmesel karar sonucu feshin kaçınılmaz olup olmadığı (ölçülülük denetimi-feshin son çare olması ilkesi) açıklığa kavuşturulmalıdır.

İş ilişkisinde işletmesel kararla iş sözleşmesini fesheden işverenin, yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken, keyfi davranmaması gerekmektedir. Keyfilikle ilgili olarak, işverenin keyfi davrandığını ispat külfeti çalışandadır. Yine işverenin işten çıkarılacak personelin seçiminde kriter belirleyip belirlemediği ve bunlara uyup uymadığı keyfilik kapsamında değerlendirilmelidir. Ölçülülük kriteri açısından ise fesih gerekçesine ilişkin feshe konu edilen işlemlerde işverenin ölçülü davranması ve fesih hakkının kullanımında, kötü niyetli şekilde aşırıya kaçılmaması gerekliliği söz konusudur.

Sonuç

İşveren işletme, işyeri ve işin gerekleri nedeni ile aldığı ekonomik olumsuzluklara bağlı fesih kararında, işyerinde işgücü ve personel fazlalığı meydana geldiğini ve bu nedenle feshin kaçınılmaz olduğunu kanıtlamakla yükümlüdür. Bu doğrultuda, feshin ekonomik gerekçelere bağlı olarak gerçekleştirildiği ileri sürüldüğünde, bu konuda öncelikle işverenin işletmesel kararı bulunmalı, kararda istihdamın daralmasına sebep olan etkenler yer almalı, ekonomik olumsuzluklar nedeniyle istihdam fazlalığı meydana gelmeli, işveren bu kararı tutarlı şekilde uygulamalı, fesihte keyfi davranmamalı, ölçülü olmalı ve feshe son çare olarak müracaat edilmiş olmalıdır. Bu koşullara uyulmaması halinde fesih işlemi geçersiz olacaktır.

Soru ve görüşleriniz için;
bilgi@erdem.av.tr

DERGİ

HRdergi Nisan sayısı çıktı! İyi okumalar

SATIN AL Nisan 2024