0
GETİRİSİ BÜYÜK, KÜÇÜK ŞEYLER…
Ocak 01, 2025
İş hayatında başarılı olmanın sırrı, bıkıp usanmadan konuştuğumuz konulardan biridir. Önemli iş insanlarına da “başarılarının sırrı” sorulmuştur hep. Sanki bir formülü varmış, herkes için aynıymış ve başı-sonu belliymiş gibi… Ve adeta bu formülü uygulayan herkes benzer ödüllere kavuşacakmış gibi…
Çeşitli sabah rutinleri olabiliyor başarılı kişilerin mesela. Kimisi de kendisine edindiği akşam rutinlerine bağlıyor başarısını. Kimi çok okumasına, kimi çok gezmesine, kimi her şeyin üstesinden tek başına gelmiş olmasına, kimi ise hep iyi takım arkadaşlarına sahip olmasına… Formülü var mı, aslında yok. Zaten hayatta hiçbir şeyin kesin ve net, tek bir formülü yok. Ancak düşününce ortak bir payda arasak ne buluruz diye, sanıyorum cevabı “küçük şeyler” olur. Başarının sırrı,detaylarda gizli.
Çok büyük başarılar, ses getiren önemli projeler, dönüşüm yaratan teknolojiler, hepsi aslında küçük adımların, her gün yapılan sıradan alışkanlıkların eseri.
Gün içinde öyle çok da vakit ya da enerji ayırmamızı gerektirmeyen ve buna rağmen çok büyük etkileri olan küçük şeyler vardır mesela. Yani yatırım getirisi (ROI) çok yüksek, iş hayatında daha ne isteriz, öyle değil mi?
- Bir liderin ekip arkadaşlarına sıklıkla ve samimi bir şekilde teşekkür etmesi mesela. (Teşekkür etmenin gücü tahminimizden daha büyük)
- İş yoğunluğunda sıkışmış çalışma arkadaşına gidip (gelebilecek talebi de gerçekleştirmeye razı olarak) yardım teklif etmek mesela. (Sözde değil özde yardımlar)
- Bir iş ortağına dönüp “Geçen gün şöyle bir sorundan bahsetmiştiniz, benim şöyle bir kaynağım oluştu…” diyebilmek mesela. (Karşılık beklemeden yapılan paylaşımlar)
- Size gelip bir maruzatını anlatan kişiyi gözlerinin içine bakarak, dikkat vererek ve zaman ayırarak dinlemek mesela. (Dar zamanlara sıkıştırılmayan samimi, aktif dinleme)
- Gülümsemek mesela. (İçten bir gülümse)
- Konularla kişileri birbirinden ayırmak mesela. (Kişiselleştirme yapmadan konu ve çözüm odaklı olmak)
- (Parantez içindeki notlar mesela) Onlar iş hayatında çok kıymetli aslında.
Çünkü aslında ne yaparsak yapalım, hangi sektörde, hangi görevde çalışırsak çalışalım, teknolojiden ne kadar yararlanırsak yararlanalım esasında hepimizin yaptığı en önemli iş ilişki yönetimi. Ve iyi ilişki yönetimi, zamanında verilen yanıtlarda, verilen sözlerin davranışlara dönüşmesinde, nezaketle atılan adımlarda, minik an’larda, bir gülümsemede, bir teşekkürde gizli. Bunları da bir liste haline getirip yanına tik attığımız şeylere dönüştürmeden, ancak içtenlikle alışkanlık haline getirdiğimizde başarıya gerçekten katkısı oluyor.
Sanal gerçekliğin de gerçekliğimizin bir parçası haline geldiği, insan ve yapay zekâ üretiminin bir arada karşımıza çıktığı, iş yapış şekillerinin hızla değiştiği bir çağda, sadece teknik bilgi ve becerilerle donanmak yeterli değil; ilişkilerimizde “samimi” olmak ve bu küçük şeylere yatırım yapmak adeta sihirli bir dokunuş gibi. Oruç Aruoba’nın çok sevdiğim bir sözü vardır: “Yaşamın en küçük şeyleri bile bakım ister: ufak ayarlamalar, düzenlemeler, onarımlar... Ya büyük şeyleri?... —Yaşamın büyük şeyleri yoktur ki; yaşamın her şeyi küçüktür, ufacıktır, ayrıntıdır…”